Bölüm: 12 '' GERÇEKLER''

508 196 207
                                    

BÖLÜM:12 '' GERÇEKLER''

 Kalbim yağmur bulutu gibi yüklü, bir yağsa ortalğı yakıp savurucak. Etrafı darma duman edicek, dinse içim  dolu. Uyanmıştım günün bilmem kaçında, gözlerimi açar açmaz ilk yaptığım şey bilinmeyen numaradan gelicek olan mesaja bakmak olmuştu, ama mesaj gelmemişti. Bu duruma canım çok sıkıldı ama, kafama takmamaya çalıştım. Odaya göz gezdirdigim de ise rüzgarın olmadığını farketim. Hoş neden kalıcaktı ki yanımda tüm gün zaten fazlasıyla kalıp mahçup olmuştum rüzgara. Telefonumun çalmasıyla heyecanla telefona baktım, derin bir nefes alıp açtım . Arayan malesef aras abimdi. Sesim toparlayarak telefona cevap verdim.

'' Alo''

'' Abicim ariyicam dedin aramadın akşam 18.00 oldu saat. Neredesin sen?'' Saat o kadar olmuş mu ya, kış uykusuna yatmışım mübarek.

'' Abilerin en mükemeli, en yakışıklısı, enlerin eni mükemmel abim benim. Kızlarla sabahladık o yüzden uyuya kalmışız yeni kalktım sayılır gerçekten.''

'' Yağmur bi ece vardı ecede yurt  dışında diye biliyorum kim bu arkadaşlar?.''

'' Ece işte dün gelmiş, beni arıyınca da kıramadım. Öbür kızlar ise ecenin arkadaşları abim.'' İçim parçalana parçalana yalan söylemek zorunda kaldım, sanırım 2. yalanımdı bu benim.

''Şey aras abim, bu gün bir cafe de oturup konuşabilirmiyiz?''

'' Akşam gelirim ben babamlara o zaman konuşuruz.'' Amcamlar olamazdı. ah be alas abim ya sana nasıl anlatıcağım ki ben şimdi''.

'' Olmaz 2 saat sonra buluşalım işte, seninle vakit geçirmeyi özledim. Ha dersen yok istemem anlarım ben.'' Biraz duygu sömürüsü yapalım kesin işe yarar . Hafifce kendi kendime kıkırdadım.

'' Tamam yağmur hanım, sen ikizleri de geçtin. Bir daha seni ikizlerle görüştürmiyecegim, dün bir araya geldiniz maşallah cadılıklarını sana devretmişler.'' Aras abimle kahkaha patlattık.

'' Yaaaa valla ben küsücem alas abi beni o cadılarla bir tutuyosun ''Diye söylendim.

'' Tamam tamam pes, siz kadınlarla uğraşılmaz anam, Hadi 2 saat sonra görüşürüz.'' 

Telefonu kapatmamla derin bir nefesi koyu verdim. Nasıl açıklama yapmıcağı mı düşünmem gerekiyordu. Düşünmemi bölen şey birinin bana sarılması olmuştu. Kafamı çevirmemle şok oldum. Bu cesurdu aman allahım beni nereden bulmuştu bu. pis kolarından çıkmak için çırpındım benim çırpınmamla kolarını daha çok sardı bana. Salak mı bu kaburgalarımın çatlamış olduğundan haberi yokmuy du?. Daha fazla dayanamayıp çığlık attım. Çığlıgımla beraber göz yaşlarımda aktı gerçekten canım çok acımıştı.

''Özür dilerim. Özür dilerim...'' Birçok defa daha özür diledi, olanlar için özür diliyordu, halbuki kaburgalarımın çatlak olup canımı yaktığından bir haberdi. Dudaklarımın arasından ;

'' Hemşire'' diyebilmiştim . Hemen anladı allahtan. Hızlı adımlarla odadan çıktı. Dünden beri ilk defa bu kadar çok ağrımıştı. Bu ağrı normalmiydi peki?. Gözlerimi kapatım agrının geçmesi için dua etmeye başladım. Adım sesleri geliyordu.

'' Yağmur hanım ne oldu?''. Cevap vericek nefesim dahi yoktu. Cesur hemen lafa girdi.

''Ben sarıldım sadece, hemen aglamaya başladı.''

'' Beyefendi siz iyimisiniz, Yağmur hanımın kaburgaları çatlak, lütfen dikkatli, olun.'' Pes etmiş bir şekilde baktı kadın . 

'' Hemen size agrı kesici igne yapıcagım, normalde çıkmanız gerekiyordu ama, sanırım 1-2 saat daha kalsanız iyi olur.'' Hemşire çıkmıştı, cesur şaşkın gözlerle izledi beni.

Hastalıklı VuslatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin