Bölüm & 18

2.3K 138 76
                                    

Cihangir kafeden çıktığında derin bir nefes aldı.Kafe'nin hesap işleri onu çok yoruyordu.Seyfi amca yaşlandığı için artık kafasının götürmediğini söylemişti.O da seve seve bunu yapabileceğini söylemişti.

Cebinden telefonunu çıkarıp Ece'yi aradı fakat telefonu kapalıydı.Ona hala kırgın olduğunu düşündü.Son zamanlarda kendisi de her şeyden nem kapmaya başlamıştı.Hem kafe işleri,hem de düğün ile alakalı işler yüzünden gerginliğe girmişti.Fakat bugün bunlara gerek olmadığını fark edince Ece ile aralarındaki buzları eritmek adına ona bir sürpriz hazırlamıştı.

Ece'nin evine geldiğinde kapıyı çaldı fakat kapı açılmadı.Cihangir'in aklına direk kötü olan gelmişti.Ona bir şey olmamasını umarak ayakkabılığın içinden anahtarı alıp kapıyı açtı.İçeride derin bir sessizlik vardı.Ece'nin odasını tıklattığında ses gelmeyince içeri girdi ve gördüğü manzara ile şok geçirdi.Ece bütün kıyafetlerini toplamıştı.Çoğu eşyası da yoktu.Açıklaması olmalı diye düşünüp bir kağıt parçası aradı.Yatağının yanındaki komodinde bir not bırakılmıştı.Notu okurken öylece kalakalmıştı oturduğu yerde.

"Cihangir,son birkaç gündür yaşadığımız olaylardan ötürü durup düşündüm ve ayrılmamız gerektiğine karar verdim.Üzgünüm,kendine çok iyi bak."

Cihangir bir süre öylece durduktan sonra kahkaha atmaya başlamıştı.Kafasını sallayarak notu yırttı.

-Çok saçma bir şaka Ece bu!Burada bir yerde olduğunu biliyorum güzelim,hadi çık dışarı!

Hiçbir yerde ses soluk yoktu.Çaresizce telefonundan tekrar tekrar Ece'yi aradı fakat kapalıydı,ulaşamıyordu.Yaklaşık bir saatin sonunda bilmediği bir numara onu arıyordu.Telefonu açtığında Ece'nin sesini duydu.

-Cihangir benim,Ece.

-Neredesin sen güzelim?Hem sen niye beni başka bir numaradan arıyorsun?

-Öyle olması gerekti.

-Nasıl yani?Neden böyle olması gerekiyordu?

-Seni sevmediğime,sadece benim için çocukluktan kalma bir heves olduğuna farkettim.Üzgünüm,seni de bu duruma dahil etim.

-Ne saçmalıyorsun lan sen!Kızım sesinden bile anlarım ben senin,başında bir iş falan mı var?

-Saçmalama Cihangir,ne işi Allah aşkına?Bir rüyaydı geldi geçti.Unut sende.Bir iki güzel an geçirdik ve evlenmeye karar vermek gibi bir hata yaptık.Hoşçakal,umarım doğru kadını bulursun bu sefer.

Cihangir suratına kapanan telefon ile duyduklarına inanamadı.Tekrar aradığında ise "ulaşılamıyor" sesi ile olduğu yere çöktü.Ece ise çığlık atmamak için ağzını kapatırken telefonu Fırat'a uzattı.Fırat Ece'ye sarılıp sakinleştirmeye çalıştı.

-Ece biliyorsun en iyisi bu,herkes için.

Ece kafasını sallarken telefonunu kapatıp arabaya geri bindi.Araba hareket ettiğinde başının ağrısından gözlerini kapattı.Şu bir saatte neler yaşamıştı öyle,akıl sır erdiremiyordu.

Ece gözlerini yavaşça açtığında ilk nerede olduğunu sorguladı.Bir araba'nın içindeydi.En son hatırladığıysa biri tarafından bayıltıldığıydı.Kafasını yana çevirdiğinde Fırat'ı gördü.Ne olup bittiğini anlamıyordu.Eli ile yüzünü ovuşturup konuştu.

-Fırat abi ne oluyor?Kim bayılttı beni?

Fırat derin bir nefes alıp anlatmaya başladı.

Gül Güzeli (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin