(25)

846 71 120
                                    

Selamlar~ Umarım günleriniz iyi geçiyordur~ Beğenmeyi, yorum yapmayı ve kanala abone olmayı unutmayın kkkk tamam şaka şaka ama yorum yapın okumayı seviyorum.

-Yaş 17-

"Lee Jeno denen gevşek sesin değil mi?" 

Jeno kendisine oldukça kaba bir şekilde söylenen cümlenin sahibine dönmüştü ki yakasından tutulduğu gibi ara sokakların birisine sokuldu.

"Düzgünce bir kere söyleyeceğim o yüzden beni yorma." diye tısladı karşısındaki şahıs, hala Jeno'nun yakasını tutuyordu. Jeno gözlerini kısarak genci süzdü. Son sınıflardandı herhalde. 

"Min Jae den uzak duracaksın? Senin adını onun ağzından bir daha duyarsam kendini ölmüş bil."

Jeno kafası karışık bir şekilde baktı gence "Kim olduğunu bile bilmediğim birisinden nasıl uzak durabilirim ki?"  diye sordu. Onun bu sorusu karşısındaki saçlarını kele yakın kestirmiş ve kaşında bir pircing bulunduran genci daha da kızdırmıştı.

Korkunç durduğu bir gerçekti yani Jeno tırsmıyor değildi, özellikle de örnek öğrenci olup kavgalara neredeyse hiç karışmadığını göz önünde bulundurursak. 

 "O seni bir saniye ağzından düşürmüyor ama sen kim olduğunu bile bilmiyor musun?" diye sordu genç Jeno'nun yüzüne tükürükler saçarak. Jeno kibirli bir bakışla genci süzüp "Bana aşık olan herkesin listesini mi yapayım?" diye sordu. Hem liste yapsa da hatırlamazdı, daha doğrusu umursamazdı. Listedeki isimlerden birisi Na Jaemin değilse tabi.

"ŞEREFSİZ!" 

Jeno aniden yere savrulurken gencin sesini sonradan duyabilmişti. Çok güçlü bir yumruğu olduğu yadsınamaz bir gerçekti. Jeno gülümseyip ağzında birikmeye başlayan kanı yere tükürdü.

"Ah, cidden." diye tısladı hiçbir şey olmamış gibi yerden kalkarken. "Bu gün önemli bir oyunum vardı."

"O zaman yüzüne biraz makyaj yapalım değil mi?" dedi genç eğlenen bir tavırla parmaklarını kütleterek. "İzleyicilerde iyi etki bırakır."

Jeno kısa bir selam verip gülümsedi, o güzel gülümsemesi nedense bu gün biraz garip görünüyordu.

Genç iyiden iyiye sinirlenince hızlı adımlarla Jeno'nun yanına gidip tam yakasına yapışacaktı ki saniyeler içerisinde kendisini yerde buldu. Jeno ise hiçbir şey olmamış şekilde ayakta ona bakıyordu. 

Genç kaşlarını çatıp onu bekleyen iki arkadaşına "Yarım etsenize, ne bekliyorsunuz?" diye bağırdı.

İkili aniden irkilip Jeno'ya vurmaya davranmıştı lakin sonları arkadaşlarının hemen iki yanı olmuştu. Jeno ise kibirli bir şekilde onlara bakmaya devam ediyordu. 

"Jeno-yah!" 

Genç adam kulaklarına dolan sesle gülümseyerek sokağın başındaki arkadaşına baktı ve el salladı. Jaemin koşa koşa gencin yanına gelip cipsinden çıkan bedavayı gösterdi. "Bak! Bedava çıktı hadi gidip bir tane daha alalım."

Jeno onaylar bir ses çıkarırken yerde yatan üçlü sanki görünmezmiş gibi hissetmeye başlamışlardı.

"YAH! DAHA İŞİMİZ BİTMEDİ." diye bağırdı grubun başı olan genç yerden kalkmaya çalışırken. Jaemin aniden kaçan neşesi ile cıklayıp ayağını sertçe gencin göğsüne vurdu. "Tek kelime daha edersen seni buraya gömerim." dedi tıslayarak. Gözleri resmen ateş püskürüyordu. Jeno'nun kendisinin halledeceğini bildiği için karışmak yerine uzaktan izlemekle yetinmişti ama bu Jeno'nun  yüzüne atılan yumruğu değiştirmiyordu. O eli karşısındaki gencin götüne sokmayı nasıl da çok istiyordu.

||When You Call My Name|| [Nomin /Jaeno]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin