2. Bölüm - İlk İz

508 159 72
                                    

Ömer gözlerini açtı. Dudaklarına belli belirsiz gülümseme kondurdu.İçinden o gün iyi ki düşmüşüm diye geçirdi. Kendine "Bende bal gözlümü hatırlatan ilk iz." dedi. Aşk izi.

Masada Ömer'in Elif'e bakarak gülümsediğini farkeden kıskanç birisi vardı. Ece, Elif'i mahaleye taşındıkları günden beri nefret boyutunda sevmiyordu.

Ece ve Yağız ikizdi. Yağız ne kadar yumuşak kalpliyse Ece bir o kadar kötülük düşünen, ailesi tarafından şımarık büyütülmüş bir kızdı.

Küçüklüğünden beri Ömer'e saplantılı şekilde aşıktı. Ömer ve ailesi yurtdışına çıktıktan sonra dahi Ömer'in peşini bırakmamıştı. Ömer'in annesi Sevde Hanımla sürekli iletişim halinde olmuştu. Yaz tatillerinde ve yılın farklı zamanlarında sık sık onların yanlarına gezmek ya da kurs bahanesiyle giderdi.

Yemek yendikten sonra gençler çay için semaver yakmışlardı. Tabi bu sırada masayı toplayıp Şeker nenelerine hiçbir iş yaptırmadan ona dinlenmesini söylemişlerdi. Bütün işler yapılırken mahallenin havalı ve ukala kızları yerlerinden bile kalkmamıştı.

Elif'e göre böyle davranmalarının nedeni aileleri tarafından şımarık büyütülmeleriydi.

Ece ve kankaları Leyla ve Su bu şekilde yetiştirilmiş.

Kardeşi kadar sevdiği Derya iyi ki böyle şımarık olmamıştı. Derya kuzusu tam bir prensesti yine de elinden geldiğince yardım etmeye çalışırdı. Kimseye üstten bakmazdı. Elif'e kalsa Derya'nın yardım etmemesi daha iyi olurdu.

Derya büyürken ailesi kendi evlerinde hiç iş yapmasına izin vermemişti. Derya, Elif bir şeyler yaparken annesini takip eden yavru ördekler gibi onun yaptıklarını yapmaya çalışırdı. Ve bu durum çoğunlukla Derya'nın sakarlıklarıyla biterdi.

Elif, Derya'nın sakarlıklarına çoğu zaman sabredemezdi. Ama annesi Melek hanım Derya'yı kendi kızından ayırmadığı için ona kızmamasını, arkadaşına karşı sabırlı olmasını söylerdi. Derya, Melek teyzesinden yüz bulduğundan sürekli bir şeyler yapmaya çalışırdı ve başarılı olunca çocuklar gibi sevinirdi. Derya ona anlayış gösterip kendi kızından ayırmayan Melek teyzesi, ismi gibi melek olup bu diyardan göçtüğünde en az Elif kadar yıkılmıştı.

Elif yemek boyunca içinde oluşan hissin nedenini sorguluyordu. Elif Ömer'i yıllar sonra karşısında görünce farklı bir duygu hissetmişti. İçinde oluşan ve anlamlandıramadığı histen dolayı daha soğuk bir ruh haline bürünmüştü. Bu yüzden bu akşam iyice düşüncelere dalmıştı.

Elif ve Derya çay bardaklarını ve yanında yenmesi için atıştırmalıkları içeriden getirmeye mutfağa geçtiler. Elif atıştırmalık tabakları bir tepsiye koyuyordu ki Derya'nın çay bardaklarını almak için elini uzattığını gördü.

"Dur"

Elif'i sesi normalden yüksek çıkmıştı.

"Kuzum sen bunları al."

Derya'ya göz kırparak önündeki tepsiyi aldı.

Araştırmalık tepsisini Derya'nın eline tutuşturdu. Darılmaması için masum masum bakmıştı. Akşam akşam bir de sakarlık kaldıramazdı. Çayları içip hemen bu ortamdan uzaklaşmak istiyordu. Derya neden öyle yaptığını anlamıştı. Alınmış gibi yapıp dudaklarını da sarkıtıp elindeki tepsiyi oldukça dikkatli tutarak mutfaktan çıktı.

Derya mutfaktan çıkmasından birkaç dakika sonra mutfağa Ömer gelmişti. Elif arkası kapıya dönük bir şekilde şekeri arıyordu. Mutfakta şeker diye bir şey yoktu ya da Elif bulamıyordu.Bir anda arkasını dönüp Ömeri görünce bir an irkildi. Elini istemsizce kalbine götürdü.

AŞK İZİ- İLK AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin