Kayıp Altı: Görünmez Yaralar

264 154 91
                                    

Faith Marie ~ NVM

Bebe Rexha ~ I'm A Mess

Müziği açmayı unutmayın Kayıplarım<3

"Bazen en büyük yaralar göremedikleridir..."

Üzerimden bir örtü gibi çekilen uyku, yanında yorgunluğumu da alıp gitmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üzerimden bir örtü gibi çekilen uyku, yanında yorgunluğumu da alıp gitmişti. Göz kapaklarım istemsizce açılınca bakışlarımın ilk hedefi pencereden içeriye süzülen karanlık ışık olmuştu. Boğazımda bulunan yakıcı tat ile öksürüp hafifçe yerimden doğruldum. Sırtımı yatak başlığına yaslayıp gözlerimi pencereye çevirdim. 

Gün ışığı gökyüzünden devrilip, pencereden kasvetli odayı sarmaya çalışıyor gibiydi. Fakat buna yetecek pek fazla ışığı yoktu. Gün ışığı bile karanlıkta kalmış, yeterince görevini yapamıyordu. Yağan kar, yağmurla karışıp tanelerini yok ederken daha fazla yatmayı sürdürmeden üzerimdeki örtüyü kenara ittim.

Yorgun hissetmiyordum. Fakat çok da iyi olduğum söylenilemezdi. Adımlarım yok saydığım kesik acını arttırmamak için yavaştı. Odadan çıktığımda beni geniş ve bir o kadar uzun olan koridor karşıladı. Günün ilk ışıkları daha koridoru aydınlatmamıştı. 

Ufak adımlarla ilerlediğimde bana yabancı olan bu evde tanıdık sima arıyordum. Saatin kaç olduğuna dair en ufak bir fikrim yoktu. Evin içinde salınarak gezen sessizlik garipsememe yol açmıştı. Ulaştığım ilk kapıdan içeriye girdiğimde karşıma büyük bir salon çıktı. Yattığım odanın aksine daha aydınlık renklerle boyanan salonda, karşıda büyük bir duvarı egemenliği altına almış televizyon ünitesi vardı. Herhangi bir haber kanalının açık olduğu televizyonun sesi kısılmıştı. 

Gri, L şeklinde olan koltuk takımı bir kaç renkli minderlerle renk verilmek istenmişti. Ortaya yerleşen cam üçlü küçük sehpalar birbirinin içine girmiş, cam masa oluşturmuştu. Duvarda bulunun tabloların hepsi farklı soyut resimlerden oluşuyordu.

"Uyanmışsın."

Duyduğum ses ile etrafa yayılan sessizlik bozulmuş, bakışlarımı hızla arkama çevirmiştim. Tanıdık mavi gözleri uykusuzluktan yorgun düşmüş, kızarmasına yol açmıştı. Yanımdan elinde ki dumanı tüten kahve kupasıyla sıyrılıp cam kenarında bulunan çalışma masasına yöneldi. Kapının yanında ki duvara yaslanıp bakışlarımı ona çevirdim.

Sessiz kaldığım saniyeler sonrasında kupayı masaya koyup bana döndü, "Nasıl hissediyorsun?"

Bu soruya dair bir cevabım olduğuna emin değildim. Nasıl hissettiğimi bilmiyordum. Aldığım derin soluktan sonra omuz silktim, "İyi."

Bu soruya karşılık olarak verdiğim cevabın tamamen baştan savma olduğunu o da biliyordu. Bunu anlamıştım, anladığımı anlamıştı.

KAYIP RUHLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin