"Anne açmıyorsa müsait değildir belki."
Afflayarak telefonu indirdi kulağından.
"Arar görünce İnşaAllah."
Sesi endişeliydi.
Onur'u arıyordu. Ama açmıyordu, bu yüzden de annem telaş yapmıştı.
"Geri döner sana annem, meraklanma."
Mutfağa gittiğinde beni çağırdı.
"Şunu akşam olmadan atar mısın kuzum?"
"Tamam atarım. Dur feracemi giyeyim."
Hazırlandığımda annem mutfaktan elindeki çöp poşeti ile geliyordu. Hızla ayakkabılarımı giydiğimde elinden aldım ve aşağı indim.
Çöp poşetini konteyner'in içine attığımda arkamı döndüm. Karşı apartmanın girişindeki merdivenlerde oturan Onur'u gördüm. Tek değildi. Yanında bir kız vardı ve omzuna yaslıydı başı. Sarışın bir kızdı. Onur'un elindeki morluğun üzerindeydi eli.
Ne olduğunu anlayamadığım bir his oluştu sanki içimde. Daha fazla bakmadan eve girmek için hareketlendim.
Seviyor diyorlardı. Bu çocuk seni hem çok hem güzel seviyor. Ben sevmiyor desem de herkes tam tersini söylüyorlardı.
Düşüncelerimi doğruluyordu işte bu.
Hızlı adımlarım ile apartmana girdim.
Annem kapıyı açınca odama geçtim ve feracemi kapımın arkasına astım.
Aklım, neden bilmiyorum ama o anlardaydı.
Masamın başına oturduğumda kalemimi aldım elime. Bu hikayeyi artık yazmamak üzere kapatmak aklımın kıyılarında geziyordu şimdi.
Hangi akla hizmet başlamıştım ki zaten bu masalı yazmaya?
Biliyordun işte birini sevdiğini neden başladın?
Bu sorular dolanıyordu kafamın içinde. Her soru kendime bir hesap sormaydı.
_______________________________________Etrafındaki insanlar Vişne'ye Onur'un sevgisini anlatsa da Vişne her seferinde yanlış düşünüyorsunuz diyerek reddediyordu o düşünceleri.
Çünkü biliyordu Onur ile o olmazdı.
Nedeni yoktu. Olmazdı işte.
Bir gün bir prenses çıkageldi bu diyara.
Onur'u aldı götürdü.
Vişne'ye bakmadan prensese odaklıydı Onur ve peşinden gidiyordu şimdi.
Ne demişlerdi? Seviyor. Oysa tam tersiydi.
Heh. Demişti Vişne. Tezim doğrulandı.
Bundan sonra kim söylerse söylesin bunun aksini, Vişne için bu düşünceler tozlu rafların arasında yerini almıştı.
_______________________________________Kalemi elimden bıraktığımda son satırlarımı yazmıştım. Bu uyarlama konusu burada bitmişti.
Daha önceden hiç kötü sonlu masal yazmamıştım. Bu ilkti. Ve noktalanmıştı. Diğerlerinin yanına koymak için elime aldığımda bakışlarım çöp kutusu ile buluştu. Sonra elimdekine baktım.
'At gitsin' diyen tarafıma inat kötü sonlu da olsa diğerlerinin yanına ekledim. Kötü sonlu da olsa yazmıştım.
Salona gitmek için sandalyemden kalktığımda telefonumdan bildirim sesi geldi.
_______________________________________
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vişne | Texting
SpiritualGülşah: Hayırlı Günler. Gülşah: Ben Medine ipeği gri şalınızı almak istiyordum ve sitede sizin numaranız vardı, nasıl sipariş verebilirim? Vişne Şal: Ne? Gülşah: Şalı diyorum nasıl sipariş edebilirim? Vişne Şal: Ne şalı ne diyorsun sen? Gülşah:...