🎊22.bölüm

278 63 9
                                    

Selammm..

Ay ben geldim ne yazam acaba.

Neyse ya iyi okumalar...

Sınır 10 vote.

"Süpriz"

"Süpriz mi?" dedim charlese merakla bakarak.

"Evet süpriz hadi yürü bakalım" eliyle gösterdiği tarafa yürümeye başladım.

Biraz yürüdükten sonra ormanın içine girdik, charlese bakıp "Çok uzaklaşmıyalım kayboluruz" bana sırıtıp yürümeye devam etti.

Onu takip etmeye devam etti, sonunda durduğunda ona merakla baktım.

"Senden istediğim ilk şey bana ağaçtan erik toplaman" ona inanmayan bakışlar atmaya başladım.
"Şaka demi ne eriği ya ağaca mı çıkayım yapmıcam başka bişey iste" charles omuzlarını silkip "Hayır hanımefendi ben erik istiyorum buyrun sepetiniz ağaçta burada başlayın" ona göz devirip sepeti koluma taktım ve ağaca tırmandım.

Birkaç erik toplayıp inmeyi düşünüyordum ama charles bütün sepeti doldurmamı istedi.

Sepeti doldururken arada gözlerim charlese gidiyordu, karşı ağacın gölgesine uzanmış film izler gibi beni izliyordu.

Charles"Ee susacak mısın?"

İlay"Ne diyebilirim ki"

Charles"Bilmem konuş iste sesini duysam yeter"

İlay"Sesimi çok mu seviyorsun"

Charles"Evet"

Charles"Hadi bana şarkı söyle" hayretle charlese bakıp kafamı hayır anlamında salladım.

"Bugün benim kölemsin ne istersem yapmak zorundasın şarkı söyle bana" dedi inatla.

"Ama sesim güzel değildir haberin olsun" dedim omuz silkti.

"Olsun söyle"

"Söylemesem"

"Neden?"

"Utanıyorum charles söylemesem olmaz mı"

"Benden utanmana gerek yok söyle ya merak ettim"

"Peki" deyip boğazımı temizledim, bildiğim tüm şarkıları unutmuştum.
Biraz düşğndükten sonra aklıma gelen  şarkıyı söylemeye başladım.

"Sana yazıp sana çizip söylediğim bu cümleler

Gömer beni karanlığa üstümü örter

Bilmiyorsun nasıl yanar kalbim nasıl söner

Sevmek ne tuhaf eylemmiş bitmezken mesafeler

Zamanla alışabilirim

Zamanla tanıyabilirim

Zamanla alışabilirim

Zamanla tanıyabilirim

Dün sabah resmini duvarıma astım
Uyanınca ilk seni görebilmek için

Dün sabah yüzde yetmişim dalgalı uyandım

Mutfağa koştum yanarak için için

Zamanla alışabilirim

Zamanla tanıyabilirim

Zamanla alışabilirim

Zamanla tanıyabilirim

Zamanla alışabilirim

Zamanla tanıyabilirim"

Şarkı bitince gözlerimi açıp charlese baktım, pür dikkat bana bakıyordu.

"Sesin çok güzel" dedi hala gözleri gözlerimdeydi.

"Neden sesim kötü dedin muhteşem bir sesin var"

"Teşekkür ederim" dedim önüme gelen saçları kulağımın arkasına itip.

"Sepet doldu inebilir miyim artık"
Charles ilk başta anlamasa da ardından kafasıyla onaylayıp sepeti elimden aldı.

Sepeti biraz ileri bırakıp kollarını bana kaldırıp "Gel bakalım şeker portakalı düşmeni istemem" ona bakıp sırıttım ve ona doğru kendimi ittim ama beni tutamadı ve ikimizde yere düştük daha doğrusu ben onun üzerine düştüm.

Kafamı kaldırıp charlese bakınca gözgöze geldik, elleri belimdeydi ve ben nefesini hissedebiliyordum. Yüzümü inceleyen gözleri dudaklarıma gelince durdu,nefes alışverişim hızlanmıştı.

"İyi misin?"

"İyiyim" dedim üzerinden kalkıp kendimi düzeltirken.

"Gidelim mi?" dedim kampı göstererek.

"Olur gidelim" yerdeki erik sepetini alıp yürümüye başladık.

Yol boyunca ikimizde konuşmadık, ormandaki ağaç yapraklarının, kuş seslerinin dışında ses yoktu etrafta ve inanın bu insana huzur veriyordu.

Kamp alanına varınca lucasın yanına gidip "Ben açım ya ne yesem acaba" dedim, lusacın illa vardır bir fikri.

"İleride market var oraya git istediğin herşey var nodlle bile var git al sonra şu kulübeye git ve yap" lucas sözlerini bitirince teşekkür edip çadırdan cüzdanımı aldım ve markete gittim.

Markete girip birkaç tane nodlle alıp çıkacaktım ki tanıdık bir ses durmama neden oldu.

"İlay burada ne işin var?"

"Uzay" dedim hayretle

"Nasılsın"

"İyiyim teşekkürler sen nasılsın"

"İyiyim bende burda ne işin var"

"Kuzenimle kafa dağıtmaya grlmiştik sen"

"Valla benimde iş kampı işte"

"Hıı charles demişti carlos için olan demi"

"Evet ama carlos gelemedi malesef"

"Aa neden"

"Baya kötü hastalanmış yataktan çıkacak hali yokmuş öyle dediler"

"Anladım canım charles burada mı ona da selam verseydim"

"Kampta o gel gidelim beraber" uzay beni onaylayınca beraber kamp alanına gitmeye başladık.

"Charles bak uzayda buradaymış" dedim charlese elimle uzayı gösterip.

"Senin burada ne işin var"

...........

Haydaa charles aşkım ne bu sinir ya.

Acaba neden varmı fikri olan..

Oy verip yorum yapmayı unutmayın...

Sizi seviyorum canlarım.. ♡♡

BENİMSİN~TEXTİNG~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin