Aşkımızdaki Düşman

22. BÖLÜM

Media'da Karan ve yeni arabası temsili

17 MAYIS 2020

Üzerine geçirdiği koyu gri tişörtü düzelten Karan, kendisini bir gün öncesine göre daha dinç, huzurlu ve mutlu hissediyordu. Bunun tek sebebi ise 'Hayatımın kadını' dediği sevgilisi ile arasını düzeltmiş olmasıydı. Dün gece kafasını yastığa koyduğu anda kendisine 'Bir daha aynı hataya düşmeyeceğim!' diye söz vermişti ve tutmaya kararlıydı. Rakibi ne kadar güçlü olursa olsun kendisinin çok büyük bir artısı vardı. Hayal, kendisini seviyordu. 'Bu artı savaşmaya değer.' düşüncesi ile odasından dışarı çıkan genç adam, koltukta -kucağında Masum ile- oturan sevgilisini gördüğünde gününün daha da aydınlandığını hissetti ve adımlarını kendisine çevrilen yeşil gözler eşliğinde üçlü koltuğun ortasında oturan ikiliye doğru yönlendirdi.

-"Günaydın." diyen sevgilisinin yanına oturan Karan, aynı şekilde karşılık verdiğinde yeşil gözlerin kendisinden Masum' a kayışına duyduğu rahatsızlığı bastırmaya çalıştı çünkü sevgilisinde anlam veremediği bir durgunluk vardı.

-"Erkencisin."

-"Düşündüğün kadar değil. En fazla yirmi dakika oldu."

-"Seni bekletmediğime sevindim." diyen genç adam, sevgilisinin dalgın bakışlarla köpeğini sevmeye devam etmesi üzerine kucakta durmaktan mutlu olduğunu bildiği köpeğini sevgilisinin kucağından alıp yere bırakırken "Yemek saati, oğlum." demeyi de ihmal etmedi.

-"Bunu niye yaptın ki? Ne güzel duruyordu kucağımda!" diyerek sevgilisine sitem eden Hayal, kuyruğunu sallayarak mama tabağına doğru koşturan Masum' un ardından baktı şaşkınlıkla.

-"Sevmeye devam ettiğin sürece kucağından inmeyecekti. Aç kalmasını istemezdin, değil mi?"

-"İstemem tabi ki." dediği gibi koltuktan kalkan Hayal "Kahvaltıyı hazırlayacağım. İstediğin özel bir şeyler var mı?" diye sorduğunda bileğinde hissettiği parmaklar ile koltuğa geri çekildi. Şaşkınlıkla açılan gözleri, burun buruna geldiği sevgilisi ile titrerken kollarını bedenine saran sevgilisinin kendisini tam anlamıyla kucağına çekmesi ile nefesini tuttu. Aylardır birlikte olmalarına rağmen ilk defa bu şekilde bir yakınlık kuruyorlardı.

-"Kahvaltıyı dışarıda yapacağız ama ondan önce beyninde dönüp duran soru işaretlerini ortadan kaldıralım istiyorum." cümlesi ile şaşkına dönen genç kadının dudaklarından

-"Nasıl anladın?" sorusu döküldü.

-"Fazla durgunsun. Dün akşamdan sonra seni böyle görmeyi beklemiyordum. Kendi adıma konuşacak olursam, ben fazlasıyla mutluyum."

-"Bende mutluyum. Sadece..." cümlesinin devamını getiremeyen genç kadın, dün gece uykusundan uyanmasına sebep olan soruları düşünürken

-"Sadece?" diye direten sevgilisine

-" Dünkü adamın seni tehdit eden ve evinin camını kıran kişi olma ihtimali var mı?" sorusunu sordu.

-"Hayır!"

-"Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?.. Yoksa sordun mu?"

-"Hayır sormadım. Bende senin gibi düşündüm önce ama sonra bir şeyin farkına vardım... Adını bilmiyordu, Hayal. Senden sürekli, O, diye bahsetti." diyen sevgilisi ile kabullenir bir şekilde

-"Notu adımı bilen biri yazmıştı." diye fısıldadı.

-"Evet."

-"O günden sonra herhangi bir tehdit notu aldın mı peki?"

-"Hayır. Bence o konu çoktan kapandı, Hayal. Her kimse bir anlık cesaret ile yaptı. Daha fazlası için cesareti yok."

-"Umarım öyledir." diyen genç kadın aklına takılan diğer soruya geçti hızlı bir şekilde. "Kavga ettiğimiz gün bana 'Yetimhane Kardeşliği' ile Tolga varsa görüşme demiştin. Bu konuda ciddi miydin?"