Aşkımızdaki Düşman

6.BÖLÜM

03.03.2020

Mısır gevreği dolu tabağa süt dolduran Hayal, elindeki yemek kaşığı ile masaya ait sandalyelerden kendisine en yakın olanına oturduktan sonra telefonundan açtığı video eşliğinde gevreğini yemeye başladı. Ağzına götürdüğü beşinci kaşıkta açılan kapı sesi ile oturduğu yerde dikleşen Hayal, mutfağa giren Didem'in kendisine baktığını hissetse de gözlerini telefonunun ekranından ayırmadı.

-"Hayal, on beş gündür kahvaltı hazırlamıyorsun. Akşam yemeklerinde 'Lütfen, bizi yeme!' diye yalvaracak düzeyde. Sana yedi yıl önce kendi aramızda yaptığımız iş bölümünü hatırlatmamı ister misin?" diyen Didem kendisine bakmadan elindeki kaşığı kasenin içine bırakan Hayal'in yavaş bir şekilde sandalyeden kalkıp tabakların bulunduğu dolaba doğru ilerlemesi üzerine zafer kazanmış bir eda ile elini yüzünü yıkamak için lavaboya doğru ilerledi. Lavabodaki işlerini hallettikten sonra tekrar mutfağa yönelen Didem, mutfak kapısının önünde karşı karşıya geldiği Hayal'in

-"Kahvaltın hazır. Şimdiden afiyet olsun. Yarım saat sonra evden çıkmaya hazır olurum." dediği gibi odasına yönelmesini gözlerini devirerek izlerken mutfağa girdiği anda masanın üstünde görmüş olduğu mısır gevreği ve süt dolu tabak ile sinirli bir şekilde derin bir nefes alırken

-"Bu bir şaka olmalı!" diye fısıldadı.

XXXXXXXXXXXX

Bar olayından beri aralarında boy gösteren mesafe Hayal'in arabasında da devam ederken bu durumdan sıkılan Didem isyan edercesine konuşmaya başladı.

-"Aramızdaki bu saçma küslük ne kadar sürecek, Hayal?"

-"Biz küs değiliz ama aramızdaki mesafenin nedeni kesinlikle saçma değil!"

-"Yaptığım bir hata yüzünden bunca yıllık arkadaşlığımızı silip atabilecek misin, gerçekten?"

-"Öyle bir düşüncem yok. Sadece içimden seninle konuşmak gelmiyor." diyen arkadaşına cevap vereceği sırada arabanın içini dolduran telefon melodisi ile susmaya karar verdi. Direksiyon başındaki Hayal, cebindeki telefonu çıkardığı gibi ekranda gördüğü isimle hızlı bir şekilde yeşil tuşa basıp telefonunu kulağına götürdü. Duyduğu

-"Günaydın!" diyen sese

-"Günaydın, Karan." cevabını verirken 

-"Müsait misin?" sorusuna 

-"Evet, müsaitim." cevabını verdiğinde yan koltukta oturan Didem'in yüksek bir sesle

-"Araba kullanırken telefon ile konuşmak kaza oranını arttırıyor, diye biliyorum." demesi üzerine çatılan kaşları ile yan koltukta oturan arkadaşına kısa bir bakış atan Hayal, telefonun diğer ucundan gelen sesle tekrar yola odaklandı.

-"Didem, haklı. Araba kullanırken telefon ile konuşmak doğru bir hareket değil."

-"Sana arabamla ilgili söylediğimi hatırlıyor musun?"

-"Maksimum hızın 80 km'ye çıktığını mı?"

-"Evet. O yüzden sıkıntı yok. Beni arama nedenini öğrenebilir miyim?"

-"Akşam müsaitsen buluşalım, diyecektim."

-"Tabi, olur."

-"Okul çıkışında alırım seni."

-"Okula kadar gelmene gerek yok. Nerede buluşacağımızı söyle ben oraya gelirim."

-"Seni almaya okula gelirsem birlikte daha çok vakit geçirmiş oluruz. O yüzden lütfen bana izin ver." diyen sesteki ricayı duymazdan gelemeyen Hayal pes etmiş bir şekilde kabul etti.