Arabasını kendisine fazlasıyla tanıdık gelen gece mavisi rengindeki arabanın yanına park eden Hayal, yavaş bir şekilde arabasından indikten sonra etrafa göz gezdirmeye başladı. Görmek için can attığı yüzün birkaç metre uzağında -bir kafenin kapısının önünde- telefonla konuştuğunu fark ettiğinde yavaş adımlarla o yöne doğru ilerlemeye başladı. Aralarında birkaç adımlık mesafe kala göz göze geldiklerinde kendisine tebessüm eden genç adamın telefondaki kişiye
-"Şimdi kapatmam gerekiyor. Geri kalanını sonra konuşuruz." deyip telefonu kapatmasını bekledi.
-"Umarım önemli bir telefon konuşmasının yarıda kalmasına sebep olmamışımdır."
-"Buraya seninle buluşmak için geldim. Şuanda senden önemli bir konum yok ve için rahat etsin diye söylüyorum kesinlikle önemli bir telefon konuşması değildi."
-"Sevindim." dedikten sonra istemsizce yüzünü buruşturan Hayal "Söyleyecek bir şey bulamadığımda böyle geçiştiririm genelde." dediğinde kendisine tebessüm etmeye devam eden genç adamın
-"Seninle ilgili bir şey daha öğrenmiş oldum." demesi üzerine
-"Peki sen bu tarz bir konuda ne yaparsın?" diye sordu. Önünde durdukları kafenin kapısını itip
-"Önce hanımefendiler!" diyen adama itaat eden Hayal, cam kenarındaki boş masaya doğru ilerlerken duyduğu "Ben sessiz kalırım genelde." cevabını sessiz bir şekilde onayladıktan sonra kendisine yakın olan sandalyeye oturdu ve kendisi gibi Karan'ında sandalyelerden birine oturmasını bekledi. Ardından da
-"En sevdiğin renk?" sorusunu sordu genç adama. On bir gün önce yaptıkları anlaşmaya göre birbirlerini tanımak için akıllarına gelen en basit soruyu bile sorabileceklerdi.
-"Birkaç hafta öncesine kadar çok sevdiğim bir renk yoktu ama artık favori rengimin gözlerinin yeşili olduğunu söylenebilirim." cevabını veren Karan, karşısındaki kızın yüzünün kızarmaya başlaması üzerine " Seninki?" diyerek soruyu devam ettirdi.
-"Benim hayallerim yetimhaneye yerleştikten sonra kesinleşti diyebilirim. Önemli kıldığım üç hayalim var. Birincisi öğretmen olmaktı. İkincisi dışarıda görmüş olduğun arabaydı ve üçüncüsü ki henüz gerçekleştiremedim. Bir kız çocuğu evlat edinmek istiyorum." diyerek cümlesini tamamladığında bakışlarını arabasını inceleyen Karan'ın üzerinden bir an olsun çekmedi genç kız. Rengi ile fazlasıyla dikkat çeken bir arabası olsa da kendisi için fazlasıyla kıymetli bir arabaydı ve bu yüzden Didem ile kavga ettiklerini bile hatırlıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-"Hayalin araba almak mıydı, yoksa bu arabayı almak mıydı?" sorusuna hiç düşünmeden
-"Rengine kadar hayalimdeki arabayı aldım. Didem külüstür olduğunu düşünüyor ama ben arabamı seviyorum." cevabını verdiğinde aldığı karşılık karşısındaki adamın duygularına önem verdiğini belli ediyordu.
