Protocol
"Hiç uyuyamadım. Bütün gece ayaktaydım. Uyku hapı işe yaramadı bile." Suji, Jimin'e bakarken kaşlarını çatmıştı.
Suji, Jimin'in en eski hastalarından biriydi- fakat eski bir hastanızın olması asla iyi bir şey değildir. Hayattaki başka örnekler gibi değil, bir doktor için en iyi mükâfat hastasını bir daha asla görmemektir, ki bu iyileştiği ve sağlıklı olduğu anlamına gelir.
"Başka bir dozda alabilir miyim lütfen, Bay Park? Çok yorgunum. Tamamen tükenmiş hissediyorum. Sadece... uyumak istiyorum." Sinirden gözleri doldu Suji'nin.
Oda kapalı olan perdelerden dolayı tamamen karanlıktı hâlâ ve Jimin henüz sabahın körü olduğu için ışıkları içeri girerken açmamıştı.
Dr. Park bir kaç saniye monitörü izleyip yaşamsal faaliyetlerini gözlemledi. O da, dibine kadar yorgun ve bitikken uyuyamamanın nasıl illet bir şey olduğunu biliyordu. Bunların üstüne bir de hırıltı nefesler, göğüs ağrısı, öksürük, bip sesleri ve her yerine bağlanmış kablolalar mı? Burda birisi nasıl rahat bir uyku çekebilirdi ki?
"Başka sıkıntılı bir gece hah?" Jimin müteessir bir şekilde söylerken Suji'ye dönüp konuşmasını sürdürdü. "Şimdilik iyi gözüküyorsun, yaşamsal faaliyetlerin stabil. Tekrar öksürük mü tuttu?"
"Aynen. Ben sadece... Ben sadece, siktiğimin uykusuna dalabilmek istiyorum."
Ağlamaya başladı Suji. "Lütfen bana bir şeyler verebilir misin doktor? Lütfen." Çaresizce yalvarıyordu.Jimin anlayışla Suji'ye gülümsedi. "Henüz sabah ve ekibin kalan kısmı seansların için seni görüp konuşmak isteyecektir-"
"Saat..." Suji kafasını kaldırıp saate baktıktan sonra devam etti, "Sabahın 6'sı bile değil. 9'dan önce gelmiyorsunuz. Bazen daha da geç geldiğiniz oluyor hatta. Eğer uykuya dalabilirsem bir kaç saatlik uyku çekebilirim. Lütfen bana bunun için bir şeyler verebilir misiniz? Dün gece aldığımdan kuvvetli olsun. Çok yorgunum, Dr. Park. Lütfen." Göz yaşları akmaya başladı 22 yaşında olanın.
Jimin her lanet olası gün doğru alanda mı çalıştığını merak ederdi. Elbette, bir dahinin beynine sahipti ve Konjestif Kalp Yetmezliği hakkında çığır açan bilimsel makalesini yayınladıktan sonra tıp dünyasında üne kavuşmuştu. Ayrıca sihirli, kesinlik ve titizlikle kaplı elleri oldukça hayat kurtarmıştı sayısız ameliyatlarda. Gerçekten, CV'si 31 gibi genç bir yaş için oldukça üst düzeydi. O medikal bir dahiydi.
Ama o, anlayışlı olmanın bile daha ötesinde bir bireydi ve hassasiyetinin ne zaman kariyerinde devreye gireceğini hep merak ederdi. Yıllardır bu alanda zaten çalışıyordu ve hâlâ her bir hastası için kalbi acıyordu.
Jimin, halihazırda ekibiyle gün içinde zaten kontrole gelecek olmasına rağmen her sabah vardiya saatinden önce işe, hastalarıyla başbaşa kontrollerini yapmak, onlarla sohbet etmek, nasıl hissettiklerini görmek için gelirdi.
Bunu taa staj döneminden beri yapıyordu, ki bu hiyerarşik bir düzende kıdemsız bir genç olarak beklenilenden fazlasını yapmak istiyor oluşunu anlaşılır kılıyordu.
Ama o bu alışkanlığını uzmanlık döneminde bile asla aksatmazdı ve şimdi kadrolu bir cerrah olarak bile hala gayri resmi hızlı görüşmelerini vardiyası başlamadan, hatta bazen eğer biraz bile enerjisi kaldıysa hastaneden çıkmadan önce, yapıyordu.
İşte o bu türden bir doktordu.
Hastalarını birer insan olarak yürekten umursayan ve onları yalnızca birer hasta kimlik numarası olarak görmeyen türden...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
a Dose of Salt
FanfictieJIKOOK Park Jimin; ünlü Kardiyolog, bir dahi, medikal deha, hastanedeki en iyi cerrah. Kibar, arkadaş canlısı, yakışıklı ve sabırlı. Ve bunların yanında hastane yöneticisinin oğlu. Fakat bunu henüz kimsenin bilmesine gerek yok. Çünkü şimdiye kadarki...