20. Bölüm : Özel Görev?

349 119 6
                                    

Gözlerimi açtığım zaman tanıdık oda kaşlarımı çatmama sebep oldu. Galiba hayal görmeye falan başladım.

Burası... Burası Teşkilat'taki Dima ile kaldığımız oda.

Yoksa yakaladık mı? Hadi canım! Daha neler..?

"Uyandı!"

Dedi bir ses. Kafamı sese çevirince bana sırıtarak bakan Dima ile karşılaştım. Neler oluyor ya?

"Raven?"

Dedim zorlukla. Dima'nı n gülümsemesi soldu.

"Zorlama kendini."

Dedi gülümsemeye çalışıp. Birileri gelip bir şeyler yaptılar. Doktordular sanırım. Bilemiyorum.

Herkes neden buradaydı ve Raven neredeydi?

"Raven... Nerede?"

Dedim zorlukla. Ari gözlerini benden kaçırdı. Üzgünüm, Ari ama orada olan sendin. Anlatmak zorunda olan sensin.

"Ari..?"

Ari hemen yanıma geldi.

"Nasıl hissediyorsun, güzelim?"

"Anlat, Ari."

Dedim hafifçe öksürerek. Derin bir nefes aldı.

"Ayağına büyük bir yaş düşmüştü. Çok uğraştım ama olmadı, Aria. Onu çıkaramadım. Ben..."

Elimi dudaklarının üzerine kapattım.

"Tamam."

Ardından yatakta dikleşip ona sarıldım. Kolları bir saniye gecikmeden belime dolandı.

"Özür dilerim."

Dediğinde yanağına ufak bir öpücük bırakıp daha sıkı sarıldım.

"Senin suçun değil. Bunu biliyorsun. Kendini suçlaman hiçbir işe yaramaz, Ari. Elinden geleni yaptın. Önemli olan bu."

Eğer ağlarsam onun kendini suçlayacağını biliyordum bu yüzden kendimi tutuyordum. Sırası değildi.

Omzum ıslandığı zaman boynundaki kollarımdan biri ensesindeki saçlarını okşamaya başladı.

" Halledeceğiz, tamam mı? Ben buradayım. Dima burada. Laura ve Sarp burada. Yalnız değilsin, Ari. Beraberiz, tamam mı? Üzülme yeter ki. Biz her şeyi beraber atlattık. Bunu da atlatacağız."

"Nasıl? Nasıl baş ediyorsun, Aria? Zihnin bas bas seni suçlarken nasıl baş ediyorsun?"

Dediğinde sertçe yutkundum. Ayrılıp bana baktı. O an vereceğim cevabın onun için çok önemli olduğunu anladım.

Burukça gülümsedim.

"Çünkü siz varsınız, Ari. Ne yaparsam yapayım, neye sebep olursam olayım siz varsınız. Benim dayanak noktam hep siz oldunuz. Sizin için olmasa binlerce kez kendi kafama sıkmış olurdum. Ama siz varsınız."

Alnımı işaret ettim.

"Buradaki sesleri susturamazsın, Ari. Kabul etmen gerekir. Ama onların seni yönetmesine izin verme. Sen onları yönet."

Kafasını salladı.

"Zor..."

Dedi fısıltıyla. Gülümsedim.

"Biliyorum, çok zor. Sürekli ama sürekli konuşuyor ve bir şeylere seni ikna etmeye çalışıyorlar.  Ama onlar sadece ses, Ari. Sadece ses... Sana ya da bize zarar veremezler. Zihnin korunma mekanizması onlar. Reddetme ama teslim de olma."

Sınırsız / ASKIDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin