18.Bölüm

15K 710 200
                                    

Medya:Poyraz

Poyrazdan Devam:

Araba evin önünde durunca gergince indim arabadan. Abim de inip arka koltuğun kapısını açtı ve

- Gel buraya uykucu kızım.

Diyip kucağına aldı. O alır almaz da kedi gibi direk abime daha da sokuldu. Onların bu hâline tebessüm ettim. Umarım birgün ben de ikizimle böyle olurdum. Aslında ilk başta hepsine, herkese çok öfkeliydim. Ama sadece bir an gerçekten düşününce bu çok mantıksızdı. Onların hiçbir zaman suçu olmamıştı. Beni öldü biliyorlarmış bir kere zaten. Başkaların hatalarını onlara yükleyemezdim. Zaten kaybettiğimiz çok zaman vardı. Şimdi o zamanı doldurabilme şansım varken bunu kaybedemezdim. Öfkemi doğru insanlar hak ediyordu. Bunlar da babam ve amcam şerefsiziydi.

(Umarım burada poyrazın ailesini neden bu kadar çabuk kabullenmesini anlatabilmişimdir. Bazı şeyler için çok geç kalmadan düşünmeli insan. Ölümlü bir dünyada yaşıyoruz ve bugün yanında olan insan yarın olmaya bilir.)

Abim kucağında maviyle birlikte kapıyı çalınca heyecanlandım. Abilerimdi onlar, yıllarca beni bıraktılar diye kin güttüğüm ama bu hikâyenin hiçbir şeyden haberi olmayan masumlarıydı oysa. Kapı açıldı. Ayaz abiydi. Evet hepsini araştırmıştım. Rüzgar abi kucağında maviyle birlikte içeri girince bende girdim. Ayaz abi kaşlarını çatsada bir şey demedi. İçeri girince abim koltuğa kucağındaki maviyle oturdu. Tüm abilerim buradaydı. Ŕuzgar abi herkese kısık sesle

-Herkese anlatacağım ama ilk önce mavi. Bulut iğneyi ve kremi getir. Toprak sen de ilk yardım kutusunu getir.

Herkes sıkıntıyla nefes verip denileni yapmaya gitti. Ne oluyordu ki şimdi. Ben anlamsız bakışlar atarken rüzgar abi bana dönüp acıyla gülümsedi. Bu daha da kaşlarımın çatılmasına sebep olsa da susup izlemeye devam ettim. Bulut abiyle toprak abi istenileni getirince abim ellerindekileri aldı. Poşetin içinden bir iğne çıkardı. Mavinin saçlarını okşamaya başladı sonra. Mavi biraz kıpırdayınca abim

-Şşt uyu güzelim

Yavaşça mavinin boynunu açığa çıkardı. Yavaşça iğneyi boynuna yaklaştırırken saçlarını okşamaya devam ediyordu. Ve iğneyi batırıp sıvıyı boşalttı. Mavi inleyince rüzgar abim onun saçlarından öptü. Mavi öylece yatmaya başladı bu kez. Sanki bayılmış gibiydi. Sinirle onlara dönüp

-Ona ne yaptınız.

Rüzgar abim bana dönüp acıyla gülümsedi ve

-Onun için aslanım. Uyumasını sağladım. Eğer uyanık kalsaydı inan bana çok canı yanıyor ve çığlıklarıyla kalbimizi tırmalıyor.

Ne çığlığı ne acısı. Hiçbir şey anlamamıştım. Birden kapı çaldı. Toprak abi bakmaya gidince yanında 3 kişiyle geri döndü. Odaya üçlü girince maviyi o halde görünce üçüde acıyla yutkunup

-Yine mı.

Abilerim acıyla başını sallayınca iyice merak ettim. Neler oluyordu. Rüzgar abim maviyi kendinden biraz ayırıp tişörtünü çıkarıp geri göğsüne yasladı. Sırtı bize dönüktü. Ilk başta tişörtünü bunca erkeğin içinde çıkardı diye bağıracaktım ama sonra gördüğüm yaralarla yutkunamadım. Anlattığı işkence sahneleri kulağımda canlandı. Sırtıma kemerle vurdu demişti. Ve canımın sırtını parçalamışlardı resmen. Herkes görünce bir kez daha acıyla yutkundu. Deniz abi derin nefes verip eline bir krem aldı ve mavinin sırtına sürmeye başladı. Herkes sessizce onları izliyordu. Rüzgar abi mavinin elini sıkı sıkı tutmuş bitmesini bekliyordu. Canımın canını ben yokken meğerse ne kadar yakmışlar. Krem sürme işi bitince abim maviye üstünü geri giydirdi. Sonra maviyi toprak abinin kucağına verip dikkatlice onla oturmasını istedi. Ama bu kez sırtı dikkatli bir şekilde abime yaslıydı. Abim derin nefes verip

ABİLERİMLE DÜNYAM "TAMAMLANDI"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin