ABİLERİMLE DÜNYAM "TAMAMLANDI"

58.Bölüm

Tatil biteli ve bizim eve geleli 1 hafta oluyordu.

Bugün maalesef ki herkesin bir işi vardı ve dağılmıştı. Yani anlayacağınız evde tektim bugün.

Kendimi odamdan atıp mutfağa doğru adımladım. Yemin ederim açlıktan ölecektim.

Ama mutfağa varamadan zil çaldı. Bu duruma kaşlarımı çatmadan edemedim. Eve bu saatte kimse gelemezdi.

Yavaşça kapıya gidip kapıyı açtım. Karşımda bir adet can görmemle gözlerim açıldı resmen. O işe elini ensesine atmış tatlı tatlı gülümserken

-Evde tekmişsin bugün. Abinler de beni aradı yalnız kalma diye

Diyince genişce gülümseyerek kapıyı sonuna kadar açtım

- Hadi içeri gel. Kendime bir şeyler hazırlayacaktım ister misin

Dememle o da kocaman gülümseyerek içeri adımlarken

-Valla harika olur mavişim. Kürt gibi açım

Demesiyle kahkaha atıp

-Peki o zaman hızlı olsun diye bize tost hazırlıyorum uygun mu

Dememle hemen başını sallayıp

-Harika olur

Demesiyle gülümseyip mutfağa girdim. Mutfağa girer girmez elimi kalbime koyup kısık sesle

-Sakinleş

Diye fisildadim. Tanrım çok hızlı atıyordu bu nalet şey

Candan Devam:

Rüzgâr abi beni arayıp herkesin işi olduğundan ve mavinin evde tek olduğundan bahsedip benim yanına gitmemi istediğinde resmen düşüp bayılacaktım.

Mavi. İçimdeki amaçsız boşluğu dolduran kız. Kalbimin ritmini ses tonuyla bile bozan, beni heyecanlandıran kız.

Onu seviyor muydum bilmiyordum. Ama haftaiçi ve hafta sonları düşündüğüm, sadece sabahları ve öğlenleri aklıma gelen, sadece kalktığımda ve uyurken düş kurduğum kızdı. Ohh pekala ben aşıktım sanırım ona. Bu kabullenmislik nedense kalbimi tekletti. Gülümsemeden edemedim.

Mavişim içeri bize bir şeyler hazırlamaya gidince biraz oturdum öyle salonda. Sonra birden bire onu görme isteğiyle doldum nedense. Sonrasında ise kendimi mutfağa adımlarken buldum. Kapısına geldiğimde ise tüm odağını tostlara vermiş güzelimi gördüm.

Ağzında hafif mırıldandığı şarkıyla bize tost hazırlıyordu. O an öyle ne kadar durup onu izledim bilmiyorum ama gözlerim daha da bu görüntüye doyamamıştı. Birden arkasını dönüp beni görmesiyle sıçramıştı. Telaşla yanına gidip

-Heyy iyi mısın güzelim. Korkutmak istememiştim

Dememle bana yalancıktan kaşlarını çatıp

-Ödüm koptu be Cancağızım. Niçin gelmiştin sen

Diye sormuştu. Ama beynim habire bana cancağızım dediği sahneyi oynatıyordu aklımda. Hemen silkelenip

-Su. Su içecektim ben

Dememle gülümseyip

-Pekala sen al ben de portakal suyu koyayım bize

Demesiyle gülümseyerek kafa salladım. Benim için bir şeyler yapması çok hoşuma gidiyordu.

Derin bir nefes alıp sürahinin yanına gittim. Ama bardak bulamayınca dolaba yöneldim. Şansıma guzelim o dolabin önündeydi.

Hızlı atan kalbimle birlikte yanına adımlayıp üstünden uzanarak dolaba ulaştım. Bunu yaptığım an arkasını dönmüş ve yuzlerimiz dib dibe gelmişti resmen.