15. Bölüm : KİMSE BİLMEZ..

309 252 441
                                    


Selam güzelliklerim abilerim ve miniklerim...

Nasılsınız??

Resmi nasıl buldunuz?

İYİ OKUMALAR...

Odaya girdiğim sırada gördüklerim karşısında nutkum tutuldu.

Çünkü kardeşim Esma kanlar içinde yerde yatıyordu..

Bir gün önce..

-Sen ölüsün Ebrar Sönmez senin için gelecek yok.

-Ne diyorsunuz Hakan Bey?

-Aşağıya in.

-Anlamadım?

-Anlamayacak bir şey yok, odadan çık ve bahçeye in.

Yerimden yavaşça kalkıp aşağıya inmeye başladım. Funda Hanım ölmüştü. Artık özgürdüm. Anneme gidebilecektim.
Kapıyı açıp bahçeye çıktım.

Hakan Bey giymiş olduğu bembeyaz takım elbisesiyle tam karşımda duruyordu. Yurt dışındaydı ama.
Şaşkın bakışlarla yanına yaklaştım.

-Bin arabaya, dedi soğuk bir ses tonuyla.
Kafam karışmıştı.

-Şey be-

-Arabaya bin dedim!

Eşini kaybetmişti. Neydi bu hali ya. Bir şey demeden yavaşça arabaya bindim. O da hemen arabaya binip gaza bastı.

Yaklaşık 20 dakika sonra bir deponun önünde durduk. Ne işimiz vardı burada. Neden buradaydık.

-Neden buraya geldik, dedim sessizce. Dikiz aynasından bana bakıp arabadan indi.
Bu da ne demekti.
Derin nefes alıp arabadan indim. Etrafa baktım ıssız bir yerdeydik. Kimsecikler yoktu. Hem Funda Hanım ölmüşken ne yapacaktık burada.

-Düşünmeyi bırak peşimden gel!
Ne yapmaya çalışıyordu.

-Gelmiyorum, dedim sertçe. Konuşmama devam ederek :

-Funda Hanım' la  yurtdışındaydınız. Ne zaman geldiniz? Burda ne işimiz var ve Funda Hanım öldü, dedim yüzümü eğerek.

-Çok soru soruyorsun, diyerek deponun kapısını açıp içeri girdi.

Ben bu adamı döverdim, içeriye girmeyecektim.

Duyduğum sesle bir defa yutkundum. Tekrar o ses..
Etrafıma baktım, dikkatlice. Depodan geliyordu. Tanıdık mıydı?
Hızlıca içeriye girdim. Onun sesi Esma'nın, kız kardeşimin.

Tam karşımda duvarda asılı olan siyah  ekranın içinde, bir adam tarafından kaçırılıyordu.
Evet kaçırılıyordu. Çünkü Esma imdat diye bağırıyordu. Hatta şu an adam onu kucaklayıp arabaya bildirmeye çalışıyordu.
Çırpınıyordu, kurtulmaya çalışıyordu kardeşim.

-Kardeşine bir şey olsun ister misin?
Başımı çevirip Hakan Bey'e baktım, gülüyordu.

-Ne yapmaya çalışıyorsunuz? O adam sizin adamınız mı?

-Evet benim adamım.

-Delirdiniz mi! Neden böyle bir şey yapıyorsunuz? Hemen o adamı arayıp, kardeşimi bırakmasını söyleyin!

-Ben önce kızımı, şimdi de Funda mı kaybettim. Sen de gitmek istiyorsun değil mi?

-Evet istiyorum. Hatta gideceğim!

-Hiçbir yere gidemezsin Ebrar Sönmez.

-Nasıl yani?

-Funda öldü diye gitmeyeceksin. Sen benim kızımsın. Benim!! Eğer gidersen kardeşini öldürürüm!

Mucizenin Felaketi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin