Bölüm 8

2.3K 171 86
                                    

Beğendiniz mi?

Mutfakta kendine salata hazırlayan Lalisa üç gün önce eşine bahsettiği konu yüzünden hala halsiz ve mutsuzdu. Jungkook ise geceleri uyumuyor ne yapacağını düşünüyordu. Su almak için indiği mutfakta sevgili karısını gördü. Yutkunup nefesini tuttu. Onu biraz izlemek istedi, üç gün boyunca Lalisa odasından çıkmamış sadece oğluna bakmak için ayrılmıştı odasından. Bu sebeple de hasret kalmıştı onun yüzüne. Duvarın ardına saklanıp onu izlemeye başladı. Kahverengi saçları yanlarına düşüyor, dudaklarıyla bir şeyler mırıldanıyordu. Jungkook arkasında hissettiği Eunra ile 'sus' işareti yaptı, Eunra başıyla onaylayıp biraz kıkırdadı daha sonra Moon'a bakmaya gitti. Jungkook biraz daha izledikten sonra mutfağa girdi, onu fark eden Lalisa şarkı mırıldanmasını bıraktı.

Jungkook su bardağına su doldurduktan sonra içti, gözünü Lalisa'dan ayırmıyordu. "Afiyet olsun."dedi Jungkook, Lalisa "Sağol"dedi kısaca.
Dolabı karıştırmaya başlayan Jungkook iki dilim tost ekmeği, iki dilim kaşar peyniri ve bir tane de salam aldı. Onları dolaptan çıkartıp kesme tahtasında birleştirdi, Lalisa da göz ucuyla onu seyrediyordu. İçinden yine tost yiyor midesi bulanmıyor mu acaba dedi.

Jungkook tost makinasını çıkartıp arasına koydu ve ısınmasını bekledikten sonra bastırdı. Bir süre bekledikten sonra tostunu çıkarmaya çalıştı. Sıcaklıktan dolayı aşırı ısınan tost yüzünden eli yanmıştı ve panikle elini çekerken tost makinasına eli değmişti Jungkook'un. Hafifçe inlerken Lalisa onun elini tuttuğu gibi musluğun altına koydu. Su tuttuktan sonra biraz bekletti. "Ne kadar sakarsın yahu?! Bir tost yapmasını beceremiyorsun!" Dedi Lalisa. "Al beğendin mi yaptığını yaktın elini... acıyor mu?" Dedi Lalisa ona bakarak, Jungkook gülümsemeden edememişti kendini toplayıp biraz acıyor ama geçer dedi. Lalisa dikleşip elini bıraktı. "Neyse krem sürersin geçer."dedikten sonra bir servis tabağı çıkardı ve üzerine pişmiş tostu koydu Lalisa. Jungkook'a uzattı. Jungkook aldıktan sonra masaya geçti, Lalisa çatık kaşlarıyla onu izledi. "Ben yiyeceğim, sen sonra yersin."dedi Lalisa. Salatasını güzel bir tabağa koymuştu.

"Nerde yiyeceğim? Odamda yersem kızıyorsun!" Dedi Jungkook. Bir de bu vardı, odalarda yemek yemeği yasaklamıştı Lalisa. Kırıntı dökülüyor ve Eunra'ya zahmet oluyor diye. Lalisa göz devirdi ve bu seferlik izin verdi. Karşısına geçip salatasından yerken aynı zamanda göz göze gelmemeye çalışıyordu. Jungkook tostunu bilerek yavaş yiyordu normalde olsa iki lokmada bitirmişti.

Dün akşamki yemekte bir sorun çıkmamıştı herkes mutlu gibi gözükerek yemeklerini yiyip odalarına çekilmişlerdi. Eunra ve Seojun artık onların eskisi gibi olmadığını anlamışlardı.

"Bu yeni sezonda yeni ürünler istiyoruz, biliyorsun ki destek ve ürün tasarımı şirketimiz de senin şirketin bu nedenle yeni sezon için tasarım gerekiyor, ay sonuna kadar elimize verirsen iyi olur."dedi Jungkook. Lalisa başıyla onayladı. "Konsept ve düzenleme başlıklarını mail olarak atabilirsin, ona göre bir şeyler tasarlarım. Ay sonuna yetişmeyebilir şunun şurasında üç haftam var."dedi Lalisa. Jungkook kaşlarını çatıp başını iki yana salladı. "Ay sonuna kadar elimizde olmalı hayatım, yoksa işler ters gidebilir. Vereceğimiz konu başlıkları yapacağımız inşaat dizaynlarıyla uyumlu olacak. Lütfen elini çabuk tut."dedi Jungkook. Lalisa göz devirip derin bir nefes aldı.

"İstediğim zaman eline vereceğim! İstersen git başka şirketle anlaş! Sen bilirsin ama üç haftada tüm inşaatın iç tasarımını ve ürünlerini tasarlayacak birini tanımıyorum!" Dedi Lalisa. Masadan kalktıktan sonra Jungkook onu durdurdu. "Ben sana yardım ederim, böylece hemen bitmiş olur." Dediğinde Lalisa ona döndü. Derin nefes aldı. Jungkook haklıydı yetişmesi lazımdı ve Lalisa da çok iyi biliyor ki tasarımlar bir an önce olmalıydı ama süre kısıtlıydı. Jungkook'un mimari el becerisi gayet iyiydi ve ondan iyisini bulacağını zannetmiyordu. Biri ürün tasarımı ve iç mimarlık yaparken biri de mimarlık alanında inşaat mühendisliği yapıyordu. İkisi de işinin ehli insanlardı.  Lalisa'nın kabul etmekten başka şansı yoktu.

AFFİNİTYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin