Son satırlarım için özür dilerim Rüzgar. Sen dünyaya geldiğinde ben gitmis olacağım. Sana 4 gün yazacagim demistim ya aslinda bugun sana bir mektup yazdim. Odamda bir yere sakladim. Bulabilecegin bir yer. Okudugunda bana hak vereceksin.
Son sözlerim olduğu için uzun tutmayacagim. Yarim saat sonra sen dogacaksin ve ben gidecegim hayatta birileri ölürken birileri doğar. Bu doğanın bir kanunu. Senin mavi gözlerin olacağına o kadar eminim ki baban gibi güzel olacak. Saclarinda siyahın en guzek parlak tonu olacak simdide. Bebek kokunu alıyor gibiyim. Doktor Simdi odaya girdi. Baban kapıda telasla bagirip cagiriyor. Dayinda Elsaya mi destek oluyor kendine mi bilmiyorum. Deden ve ananeni üzme. Derslerine calis. Birgün geleceğim ve seni en kötü anında kurtaracagim. Aklinda bulunsun sakin unutma sözlerim su olacak. Seni küçük yaramaz. Ne isin var burada. Hemen evine dön eger bunlari söylersem bana kos ve saril. Kokundan seni tanirim.
Annen.
Adrian kizın elini tutup öptü.
" Eğer birgün geri gelmezsen. Seni affetmem" dedi. Elleri ayrılıp gözleri kapi kapanana kadar birbirine bakti.
Esin yere yığıldı. Akın yanına çöktü. Arda nefesini tuttu. Asya gözlerini yumdu.
Dünyanın kanunu bu değil mi? Biri doğarken diğeri ölür.
Ameliyathaneden bir ses yükseldi. Küçük bir bebeğin cılız bagirislari. Annesini kaybettigine mi alıyor yoksa canımı yanıyor bilinmez.
Adrian nefesini tuttu.
Doktor çıktı. Elinde bir bebek aileye yaklasti.
" Bu durumda ne denir bilmiyorum. Başınız sağolsun mu yoksa hayırlı olsun mu?" Dedi.
Esinin çığlığı bütün hastaneyi inletirken Elsa bayıldı.
Onu ilk gördüğü zamanı hatırladı bir bir.
" merhaba sen Elsa olmalisin" demisti yanına otururken "Üzülme Arda hiç zor biri değildir "
" Üzüldüm. Ama umrumda değil. Bundan sonra öyle olmayacak"..
Daha sonra Hep yanında olduğu için onu hissetmisti. Kardesi gibi hissediyordu.
Kapıdan çıkan beyaz sedyede yatan kadına baktı herkes.
Oraya o kadar yabanci ki. Hic yakismiyor hastane önlugu. Peki Adrian? Hic yakisiyor mu ona Asyasizlik?
Kimsenin gözü bebegi görmüyor. Bir canlıdan cok ölen kisi daha cok diikkat cekiyor.
" Başınız sağolsun" diyor doktor. Esin çökmüş. Akın bitmis. Adrian ise sogumamis bedene dokunuyor. Burnundan akan kana dokunuyor. Sıcak. Kulaklarından gelen kanlar sedyeden damlıyor. Canı acımişmiydi?
" Çok ağladı içeride. En son söyledigi söz seni seviyorum Adrian oldu. " dedi doktor. Bunu ondan duymak hic istememisti. Basit bir kelimeyle onu hatırlamak istemiyordu.
Soğuk morg kapısından iceri somtular Asyayı.
Herkes bu duyguya yabancı. Herkes başka bişey düşünüyor.
Kimse farkında değil ama Asya onları izleyip gülümsüyor.
Kısacık hayatımda kazandığım en güzel sey bir aile. Onuda canımdan bir parcaya bırakıyorum