Elit bir mekanda hoş bir boğaz manzarasında etrafı seyrediyordum. Elsa ve Christian için ayni şeyler söylenemezdi tabi. Birbirlerine öylece bakıp yemek yiyorlardı.
" Christianı nereden biliyorsun? " dedi Adrian sinirle. " Lanet piç seninle konuştu mu?"
Ettiği küfürü elbette görmezden geliyordum. Uslanmaz bir adamdı. Benim yanımda mı uslanacaktı? Belki biraz.
" Hayır fazla ilgili ve bakışları farklı. Amerikada cok fark etmesemde gece evine girerken biraz bozulmuş duruyordu" dedim.
" Bana aşkın yataktan ibaret olmadığından bahsetti. Seni yatmak için kullandığımı düşünüyor. " dedi
" Böyle düşünmesi gayet normal. Bende öyle düşünüyorum " dedim.
" Öyleyse neden...benimlesin? " dedi
" Bende sana aşık değilim. Ama dedigim gibi hoslaniyorum. Seni yanımda hissetmek iyi geliyor. Muhabbet etmek beraber yemek yemek hoşuma gidiyor. Benim senden istediklerim senin benden istediklerinden daha az" dedim. Saskina bana bakti.
" Benim isteklerim?" Dedi
" Bacaklarını biraz açar mısın? Tanrı aşkına Asya biraz rahatlamaya ihtiyacım var." Diye gecen gece soylediklerini taklit ettim. " Zaten bir kere yaptık. Yani duygusuzca olacak biliyorum ama olacaksa senle olsun?" Dedim
Halinden mutlu bir şekilde gülümsedi.
"Senin yanında kendimi iyi hissediyorum. Bunu aşk olarak algılayacaksın diye dile getirmiyordum. Ben aşk adamı değilim biliyorsun. Sana kanka ayaği yapalimda demiyorum. Ama gelecekte vaad edemem" dedi
Belki biraz içim burkuldu ama belli etmedigime eminim.. Gelecek? Hahaha
"Adrian gelecekte biriyle olacaksın biliyorum suanlik bununla sorunum yok ama benimleyken başkası olmaz değil mi?" Dedim.
Masanın üzerindeki şarabı alıp dudaklarına götürdü. Belki biraz seksi olabilirdi. Onu izlemekten kendimi alamıyordum. Lanet.
" Aslında ben öyle birisi değilim. Yataktada ilkelerim vardır. Birisi benim için tek ise benimde onun için tek olmam gerek. Bu maddeyi sana söylemiyorum çünkü sen gittikten sonra saatlerce yataktaki kırmızılığı düşündüm. Benimsin?" Dedi ateşli bir bakışla. Ya da bu bakışa ne dersiniz? Bilmiyorum ama sehvetliydi fazla ilgili çekici. Etraftaki bütün kadınların bizi suzdugunu biliyordum. Onunla ayni ortamda ilgi çekmemek imkansizdi
"Elbette. Dedigim gibi pişmanlık yerine olacaksa o olsun dedim. Ne kezbanca. " diye mirildandim.
" Akın bey biraz bana karşı tavirliydi. Nedensizce bizi söylemiş olabilir misin?" Dedi " sonuçta kızıyla yatıyorum hos karşılamasıni beklenemez"
" Anneme bahsettim ama adını bilmiyor. " dedim. " Belkide biliyordur. Babam cok katı kuralci sert biridir. Ben onun birçok kuralini yıkıp geçtim. Zamaninda annemde cok gecmis. Cezamizi cekiyoruz ama eger bilseydi bu gece cikmama izin vermezdi seninle iş yapmazdi" dedim düşünceli bir sekilde.
" Eğer baban olmasaydı uslubundan dolayı ona biraz sert davranabilirdim. " dedi gözlerime bakarken. " Ama ailene verdiğin değeri görüyorum. Benim değer verebileceğim bir ailem yok olanlarada engel olmak istemiyorum. " dedi
Tabağimdaki biftek ile uğraştığım için gerilmistim. Kesilmiyordu lanet.
Huzursuzca bıçağı birakip saraba uzandım.
Önümdeki tabak Adrianınkiyle yer degisince saskinlikla izledim. Parcalanmis etleri sosuyla harmanlayip önüme koymuştu. Ne kadarda ince düşünceli Diye düşündüm.
"Teşekkürler" diyebildim.
" Önceliğimiz sizi doyurmak" dedi. " Sonra sıra bana gelir" dedi imayla. Sesindeki ve bakışlarındaki seksi tonu alabiliyordum.
Rüzgar estikce kokusunu içime cekiyordum. Saclarim sola doğru savruluyor ve beni deli ediyordu.
" Iceri geçelim istersen?" Dedi
" Hayır iyi böyle" diyebildim.
Ceketinin iç cebinden bir kutu çıkardı. kutu lacivert kadife bir kutuydu. Yüzük kutusu degildi. Biraz daha büyük bileklik kutusu olmaliydi.
Kutu açılıp önüme koyulunca icindeki şaheseri inceledim.
4 kar tanesi vardı. Uzun gümüş renginde pırlanta taşları ve 4 büyük safirin pırlantayı geride birakişına baktim.
Kar tanelerinin etrafında pirlantalar vardı. Tam ortasında lacivert safir taşı. Harika birseydi. Cok zarifti.
" Safir sevdiğimi nereden biliyorsun?" Dedim. Saskinca.
" Kar oynamayı çok sevdiğini duydum. Amerikada bir mağazada safir taş sorduğunda aklımda kalmış. Ikisini birlestirince böyle bisey yaptım" dedi.
" Sen mi yaptin?" Dedim dahada sasirirken.
" Kolyeside var bide küpesi ama yapım aşamasında bir dahaki yemeğe" dedi ukalaca.
" Bu harika ama kabul edemem yani çok zarif" dedim.
" Bunu senin için yaptim. Başkasına veremem"dedi bilekligi zarifce tutup çıkardı. Bilegimi çekip masada tuttu ve hemen taktı.
" Zaten senden baskasins yakışmaz" dedi
Gülümsedim. Gülümsedi.
------
Odamda elimdeki bileklige bakıp bakıp gülüyordum. O kadar zarifti ki.
Kapım çalınıp iceri annem girince gülümsedim.
" Nasıldı yemek?" Dedi yatağıma oturup bana bakarken.
" Harikaydı. Benim için geldi haha" diye sevincle arka üstü yatağa yattim.
"Onun hediyesi mi?" Dedi bilegimi incelerken. " Safir" dedi sonra.
" Evet biliyor iste ne seviyorum ne sevmiyorum. " dedim huzurla.
" Erkekler istediğini elde edene kadar herseyini bilirler Asya. Sonrasi icin5 garanti yok" dedi
" Sonrası için cok erken değil mi?" Dedim bilekligimi kutuya koyup çekmece koydum. Sabah takardım.
"Istedigi ne olabilir ki? Görsen çok yakışıklı isterse benden daha güzelini bulur " dedim. " Hem zengin hem kibar" diye devam ettim .
" Zenginlik bizim temek ilkemiz mi?" Dedi
" Hayır laf olsun diye dedim" dedim.
" Uyu sabah okula gitmeden sofrada babana hesap vermeye hazır ol." Dedi
Öpüp çıktı. Bende yatağa girip telefonu elime aldım.
" Uyudun mu?" Diye mesaj attım.
Ergence biraz ama iyi geceler demeden uyumak istemiyorum.
Telefonum çalınca hemen açtım.
" Mesaj yazmaktan hoslanmiyorum Asya"dedi uykulu
"Uyandirdim mi" dedim masumca.
" Uyumuyordum ama o denizde yürüyorum " dedi " ne o bensiz yatamiyor musun?" Dedi
" Hayır yani iyi geceler demek istedim" dedim
" Mesajla?" Dedi
" Mesaj yazmak daha güzel" dedim.
" Ben sesini duymaktan yanayım" dedi
" O zaman iyi geceler Adrian rüyanda beni gör" diyip bekledim. Derin bir enfes alıo verdi.
" Sanki mümkün değilmis gibi. Sanada iyi geceler Asya" dedi.
Telefon kapaninca odun diyip kendimi yatağa attım suratima kapatmisti. Tekrar çalınca alıp actim.
" Pardon suratina kapattım kusura bakma" diyio tekrar kapatti.
Derin bir nefes alıp kendimdi yatağa attım. Tanrım delirmemek elde değil.
