Kahvaltı için gideceğimiz yerin ev olduğunu düşünmeyen Asya kapıdan girerkeb tedirgindi. Sofrayı kuran en az 7 hizmetliyi görünce derin bir nefes aldı. Masada 4 çeşit visne reçeli Asyanin iştahını açarken gözlerindeki parıltıyı görünce kelebeklenen kalbine tepki olarak elini kalbine koydu Adrian.
Geçen gece onu düşünürken buldu kendini. Nedense bu küçük kızla vakit geçirmek istiyordu. Ona zarar verme ihtimali o kadar fazlaydı ki. Bi kere 20 yaşında bir kız için fazla masumdu. Türklerin genelinin böyle olduğunu biliyordu. Masumdu çoğu zarar vermekten cekiniyordu. Uzak durmak istesede gözleri onu arıyordu.
" Portakal suyu sevdiğimi biliyordun" dedi masaya kurulurken.
" Herkes sever" diye gecistirdi.
" Kimsin sen Adrian?" Dedi Asya. " Seni her zaman göremiyorum. Arasam bulamıyorum. Ama sen hep beni buluyorsun" dedi
Adrian bir an gerildi. Kendisinin pis işler yaptığını bilse kesinlikle ondan kaçardı.
" Benim kim olduğumun bir önemi yok. Şuan seninleyim evet. Ama yarın kiminle olmak isterim bilmiyorum. " dedi sertçe
Asya biran yutkundu. Nasıl olabilirdi ki bu ne bekliyordu aslında. Sevgili olup evleneceklerini mi?
" Benimleyken herşeye hazırlıklı ol derken ne demek istedin?" Dedi Asya tedirgince.
" Seni arzuladığımı belirttim. " dedi Adrian. Kızın gözlerin deki korkunun farkındaydı. Ama bu kızın büyüsün den çıkmak için birlikte olmaları şarttı.
" Yani? Buraya kahvaltıya geldim. Akşam icin yatağını mı süsleyeceğim sanıyorsun?!" Dedi Asya sertce.
Adrian kendine kullanılan ses tonundan hoşlanmasada kızı iyice süzdü. Onu ailesiyle tehtit edebilirdi. Veye yigeniyle.
" Nedense buradan benim kokumun üzerine sinmiş haliyle çıkmazsan ailenden birine zarar gelebilir. Belki Ardanin bulunduğu uçak düsebilir belki uçağın tuvaletinde ölebilir. Ceren kaçırılabilir. Aklımda cok sadist fikirler var. Yinede bi düşün derim" dedi Adrian tehtitkar ses tonuyla.
Asya içindeki sevgi duygularının yerini alan korkuya engel olamadı. Bu adama yardım etmisti. Ama neden ona kötü seyler yapmak istiyordu.
Hala kendi saflığina küfür edemiyor kendini suçluyordu.
" Şimdi sen bana bedenim karşılığında ailemin canı mı diyorsun?" Dedi ağlamaklı ses tonuyla. " Ama neden ki ben sana kötü bisey yapmadım" dedi tekrar.
Christian kizın bu hallerini görünce patronu ve hormonlarina lanet etsede kızı kurtarmak için yatmalari onun icinde kurtuluştu. Aksi halde ailesinin canı kendi ellerinden geçecekti.
" Birine mesaj at ve sabah gideceğini kurstan biriyle ders çalışacagiz de. Bu gece bu işi bitirelim."