Karşısında ezip geçmesi gereken birisi vardı. Bu kızın kalbi ayrı güzeldi kendisi ayrı güzel.
" Bu konuşmalarından sonra senide istemiyorum. " dedi Asya kesince.
" Ne demek istiyorsun?" Dedi Adrian saskinca. Kendisini bir kadina sunuyor ve oda reddediyordu!
" Anladığınız gibi bay Kristoff müsadenizle yeterince doydum kalkabilir miyim" diye nezaketen sordu.
" Yarın sizi yine aynı yerden alırım." Diye uyardı. " Olurda gelmezseniz" dedi once kizin gozlerini ararken. Kararsizlik miydi? Korkuydu bence.
" Hayır geleceğim" dedi. Oan kizin telefonu caldi.
" Efendim" dedi Ardaya ilk kez mutlulukla.
" Bakıyorum özlem dolu sesin
kulaklarımi tirmaliyor" dedi oğlan.
" Evet senden daha sert bir adamla tanıştım. Malesef artik senden pekde cekinmiyorum" dedi rahatca. Zaten cekinmiyordu.
" Bir erkek mi dedin sen!" ARDAnin yüzüne telefonu kapatıp Adriana bakmadan kapıdan çıktı
Neden hayatı romanlardaki gibi degildi. Mutlu bir aileye sahipti. Annesi doğuştan bir milyonerken babasıyla evlenince servetlerine servet katmislar huzura ortak olmuslardi. Huzur okey. Para okey. Popülerlik okey. Aşk? No!
Ingilizcesi kafasında bile bu kadardı. Adrian da kendisi kadar varlıklı görünüyordu. Bu kadar varlık icerisindeyken ne isteyebilir benden diye düşünüp duruyordu.
Seks dedi kafasındaki seytan. Bir erkek senij gibi güzel çekici bir kizdan ne ister ki?
Hayalindeki gibi bir erkek degil mi Adrian Asya? Tam istediğin gibi Siyah kömür karası saçlar. Ultra superman bedeni. Genis kasli omuzlar sarilirken kendini guvende hissedebilecegin ama aslinda guvenli olmayan.
" Nerede bir hata yaptım? Böyle bir aşka düşmek için nerede bir hata yaptım? Kesinlikle önceki hayatımda çok fakir pisligin tekiydim. Diye bağırdı yağan yagmura. " Sen bir pisliksin Asya" diye mirildandi. " Sen uslanmaz aptal aşık bir pisliksin"
Bazı insalar vardir ya kendini filmlerdeki gibi hisseder mesela . Sonra kendini yağmura atar ve yürür saatlerce. Düşünürken zamanin nasil geçtiğini anlamaz.
Düşündüğü sey içinde bulunduğu durumdan o kadar uzakti ki bir an düşündüğü sey yüzünden aptala guldu. Hatta ıslak kaldırıma oturup kahkaha bile attı. Sokak boştu. Şömine tuğlasından yapılma kırmızı bir ev dikkatini cekti o an.
Güzeldi. Sanki huzur veriyor gibiydi. Boştu. Satılık yazısı dikkatini çekti. Numarayi telefonuna kayit etsede nedensizce onu almis gibi seviniyordu. Dedesini ikna ederse burada kursa yakın mazeretiyle kalabilirdi. Babanesi hastaneye yattigi için kocaman malikane onun icin fazlaydi.
Meleğim arıyor yazisi telefonda yanıp sonerkeb hemen acti.
" Merhaba hayatım" dedi Esin.
"Anne" dedi buruk sesiyle. Esin bu sesi yillsr oncesinden tanıdığını hissetti. Ne zaman bu ses tonunu kendiside kullanmisti?
Akını terk edip kaçarken son kez öyküyü ararken mi? Ya da Akın ona bu denli soğuk davranirken?
" Neyin var bebeğim?" Dedi Esin.
"Biri var mesela gormesemde hep aklımda. Sesini duymasamda ezberimde olan bazen hayalde olsa kulaklarima takılan. Müzik dinlerken aklima gelen sizi ozlesemde beni burada tutan biri var. Bana o kadar uzak ama bi o kadar yakın. Duygularım ona o kadar sıcak onun ki o kadar soğuk.
Uzansam dokunurum ama ellerimi arkadan bağlamış. Adım atsam dibindeyim ama ellerim bagli bir sandalyede oturuyorum. Nefesi bana bir soluk kadar uzak. Nefes aldıkça içimi gıdıklayan hoş bir serinlik.
Gel desem gelmez.
Gitme dersem zaten gelmedim der.
Üzgünüm desem umursamaz.
Seviyorum dersem beni aşağılar.
Gidiyorum dersem sen bilirsin der.
Ama ben gidemem. " dedi
Asya. Uzun bir süre oylece annesinin sesini duymayi bekledi.
" Geceleri başını yastığa koydugunda yatmak icin degil onu hayal etmek icin koyarsin. Nefes her zaman aliyorsundur ama onu tanidiktan sonra nefesin tek soluğu o olur. Onun icin atar kalbin. Fsrkina vardığın bu duyguya Aşk dersin imkansiz olur Asya. Aşk deme. Ben böyle seviyorum de. Ona bunu söylerken sana aşığım deme. Ben seni böyle seviyorum de. O zaman ne olur biliyor musun?
Gelme desende gelir.
Gitme dersen sana koşar.
Gidiyorum dersen yıkılır.
Ama sen kolay gidersin. Çünkü sen herseyi yapmissindir. Gerisi tevekküldür bebeğim. Gerisi kaderdir. Geriso onun seni sevme bicimidir.
" dedi Esin. Bu konuda oldukca tecrube sahibiydi. Kızının da kendi gibi sevmesi onu duygulandirmisti.
" Ben onu nasıl sevebilirim anne?" Dedi Asya.
" Sen onu nasıl sevmek istersin?" Dedi
" Sanırım severken bunu kendime sormadım. Suan onu kendimden bile cok seviyorum. " dedi.
Esin güldü.
" Üzgünmusun? " dedi Esin.
"Sanırım" dedi Asya.
" Sarılınca geçer. " dedi
Telefonu kapatalı 10 dakika olmustu. Geri dönüp sarilmak istesedd yapamadi ve eve döndü. Kapıdaki kalabalığı ve nedensiz bagirislari takip etti.
Adrian kızın evden çıkmasıyla onu takip etti. Avare gibi dolanan kıza ne yaptığını farketti. Ama ondan vazgeçmeyecekti. Istiyordu ve istedigini alırdı.
Eve döndü ve odasinda Calisti.
" Efendim bir haber aldık. Asya Hancizadeoglu sirketin başına gecmeyecekmis. Annesinin babasindan kalan aile sirketine gececekmis. Arda Hancizadeoglu Holding'in varisi. " dedi
" Hangisi daha iyi?" Dedi Adrian.
" Aslında bakarsanız aynı düzeyde gelirleri var. Esin Hancizadeoglu oldukca zeki ve caliskan bir kadın. Şirketi senelerdir tek yönetiyor. 7 sene bir ara vermis çocuklarını büyütmek icin ama geri dönüp bütün isi devraldiginda bütün hisse senetlerini ortaklarından satın almis ve kizinin üzerine yapmis. Sirket 2 koldan yönetiliyor. Ilk bina Maslakta 2 bina ise Leventte. Yani oldukça zeki bir girisimci. Turkiyede kaybettiği ihale yok" dedi
Adrian Asyanın sevgi icinde büyüdüğünü ogrendigindd kıskandı. O yuzden kendine bos gozlerle bakmayan tek kiz o gelmisti. Buradaki zengin bebeklero gibi bakicilarla degil annesiyle büyümüştü. Arda yani ikiziyle benzerlikle cok fazla degildi sonucta kiz ve erkektiler ama Asya kadar güzel yüzlü bu çocuğu görünce şaşırmış ti. Asya cok guler yüzlü ve sevecendi. Arda tam tersi donuk bakisli veledin tekiydi.
" Ne yapalim Christian? Bu kızı nasıl bana getirelim?" Dedi
" Bana kalırsa bu kız ne sizin paranıza ne karizmaniz ne de yakisikli yuzunuze kanar. Kızın babasi resmen taş dediğimiz tiplerden. Annesi sonsuz guzellikte. Iç güzellik de sizde yok. Yani cok zor " dedi
" Bana için kötü mü diyorsun?" Dedi
" Efendim kusura bakmayın ama 18 yaşınizdan beri gizli kapaklı isler yapan birisiniz. Adam öldürmüyorsunuz ama vesile oluyorsunuzz. Zenginlik ailenizden gelmis olsada bu gece oyunlari sizi yeterince tas kalpli yapti." Dedi adam cesurca.
" Suan seni ölene kadar dovebilirdim" dedi cenesini sıvszlarken.
" Sizi ne tutuyor? " dedi
" Laner çenen doğru söylüyor pic kurusu"
