İstanbula geldiğinden beri yaşadıklarını düşünüyordu. Aklında hep o vardı. 1 aydır adamın adını ağzına almamıştı. Garip bişey vardı kı babası annesiyle gizli gizli kendisi hakkında konuşuyordu. Bunun farkına Ardanin kinayeli sesinden sonra varmisti. Arda ona ne halt yediysen babam ögrenmek için annemi sıkıştırıyor dediğinde kalbi agzina gelmisti Yüreği sıkıştırıyor nefes alamiyordu.
" Tabağinla oynama Asya" dedi Akın keskin sinirli sesiyle. Çocukkende babasindan korkan bir kızdı. Akın fazla soğuk ve sert bir adamdı. Korkmamak elde degildi. Ama zamanla kendiside babasına anlayis göstermişti. Kendisinden cok sevdigi karısını severken Asya beni sevmiyor diye hic düşünmedi.
" Aç değilim " dedi Bezelyeleri pilavdan ayırirken.
" Neden bisey de yemedin sabah" dedi Esin huzursuzca.
" Bilmiyorum. Canım istemiyor" dedi
Diyemiyordu anne baba Arda icimde bir özlem var. Volkan gibi beni yakıyor. Eğer patlarsa etrafındakileri küle çevirir diyemiyordu.
Sanki Amerika da yasananlar bir düştü. Bir hayaldi ve Asya kendini kandirdigini düşünüyordu. Ne biliyordu adam hakkinda? Birlikte bir fotoğraflari bile yoktu. Flört bile etmeden adamin yatagina girmişti. Ne kadarda ahlaksizdi.
" Bu düşünceli halin benim canımı sıkıyor Asya" dedi Akın sinirle. Daha dün kızının bir adamla birlikte oldugunu karisindan zorla öğrenmisti. Yatakta zevkten dört dönen kadın sonunds demisti o na Asya bir adama aşık olmuş ve birlikte olmuşlar demisti. Ondan sonrs düşünmeden karısıyla sabaha kadar arsizca sevismis ve sabahda kızını gördüğü yerde azarlamak istemisti.
Kıskançlık Akınin temel ilkesi gibi birseydi. Bir tanesi kızı vardi. Esine benzeyen onun gibi gözlere sahip masum bir kiz. Simdi Asyanın yaşı Akınin Esinle tanıştığı yaşlardi. Gün geçtikçe dahada güzel olan ve erkeklerin av olarsk gördüğü kızı çoktan yuvadan uçmuştu bile.
" Düşünmekte mi yasak" dedi sinirle. Sofrada herkes kafasını Asyaya çevirdi. O mu değil mi diye kontrol ettiler. Asya asla ve asla değil babasına sokakta tanımadığı birine bile ters cevap vermezdi.
Akın tabii ki kızmadi. Biliyordu simdi onun içindeki fırtınalı aşkı. 1 aydır kızınin halini görüyordu. Yemiyor icmiyor gezmiyordu. Gerektiği kadar konuşuyordu.
" Asya ses tonundaki sinir mi?" Dedi Arda. " Baba seni tebrik ediyorum bunca zaman onu biraz sinir edip bana ters cevap versin diye ugrastim ama sen tek bir kelimeyle onu sinirlendirdin tebrikler" dedi ve ayağı kalkip alkışladi.
" Özür dilerim " dedi Asya babasina bakarken. Babasi anlayisla kafasini sallayıp tabagina döndü. Asyada sinirle odasina çıktı. Siniri merdivenleri çıkarken ayağını yere vurmasindan anlaşılıyordu.
" Neden böyle sinirliyim ya" diye söylene söylene odasına çıktı.
Uyuyana kadar ders çalışmış sonra da banyoyu sabah yaparım düşüncesiyle uyumustu.
Sabah okulun bahçesinde Elsa ile kahvaltı yapiyorlardi.
" Neden böyle olduğumu bilmiyorum" dedi Asya.
" Belkide ergenligin geç basliyordur" dedi mantiksizca Elsa.
" Komik değil Elsa cok sinirliyim ve nefes alamıyorum. Bazen hangi yöne gideceğimiz unutacak kadar sinirleniyorum. " dedi
" O yüzden geçen A sınıfı yerine B sınıfına girdin" dedi olayi çözen Elsa.
Simitten bir parca alan Elsa masalarina yaklasan Ardayı görünce kafasını öne eğdi.