(13) Cry Baby

13 2 0
                                    

Partiden sonra ki birkaç gün,içim içimi yiyerek geçirmiştim.Giray,nasıl bir durumdaydı acaba? Bensiz de,düşüncelere dalmamaya mı seçiyordu? Yoksa onlarla boğulmakla mı meşguldü? Girayı ziyaret etmek istesem de,uygun bir zaman mı bilemediğimden öylece beni aramasını ya da sadece küçücük bir mesaj da olsa atmasını bekliyordum.Tunayı ise birkaç kere arayıp,mesaj atmama rağmen bana geri dönmemişti,umarım o da iyidir.

Yatakta döneleyip durmaktansa biraz hava almam daha iyi geleceğini düşünüp,evden çıktım.Etrafıma bakıyordum,bir sürü insan işinde gücündeydi ama neden bana bu kadar boş geliyorlardı? Önümden geçen gidenler,bir buhar gibiydi varlıkları sanki.Yoksa bu aklımdaki bulutlar mı görüşümü engelliyordu? Giraya gitmek istiyordum,sıkıca sarılmak ve buradayım demek istiyordum.

Cebimden telefonu son kez çıkarıp baktığımda hala bir hareketlilik yoktu,daha fazla dayanamadığım için Girayı görmek adına evlerinin yolunu tuttum.İlk başlarda ki yavaş adımlarım yerini koşmaya almıştı,birkaç günde neden bu kadar özlemiştim onu? Neydi bu kalbimde ki çarpıntı? Kokusu bile aklında kalır mıydı insanın? Daha fazla düşünmek istemiyordum,sadece ona gitmek geliyordu içimden.

Koşuşlarım ardından evlerinin kapısına geldiğimde uzun uzun soluklandım.Zile uzunca bastıktan sonra kapıya gözlerimi diktim.Bir saniye bile ayırırsam gözlerimi kapıdan,daha geç görürüm diye korktum.Ben böyle bir insan mıydım? Değildim.Şimdi onunla dolu olan bu zihnim asla susmuyordu.

İçerden gelen seslerin ardından,en sonunda yüzünü merakla beklediğim Giray bana görünmüştü.Önce şaşırsada,dudaklarına küçük tebessümünü eksik etmedi.Neydi bu böyle? Biri bana anlatsın.İnsan birini sevince bir aptal olduğu doğru muydu? Sanırım doğru.

Bende ona tebessümle bakıyordum.Göz altlarının morlukları da dikkatimden kaçmamıştı.Düzgünce bir gece bile uyuyamamış olmalı.Oysa yanında olsaydım, en azından bir gece bile olsa uyumasını sağlardım.

"İyi misin?"

Büyüyen tebessümüyle gözleri kısılmıştı.

Giray:"Değilim"

Öne doğru attığım küçük adımla kendimi,ona daha da yakınlaştırdım.Ellerimi iki yana açıp,kollarıma gelerek sarılmasını bekledim.O da vakit kaybetmeden mesafeyi kapatarak,bana sarıldı.

Öylece sarılmak bile bu kadar huzur vereceği kimin aklına gelirdi? Daha da sıkılaştırdım kollarımı.

"Seni daha iyi nasıl yapabilirim,söyle bana"

Giray:"Sadece yanımda kal"

Uzun bir süre kapının önünde sarılarak beklemiştik,sonrasında içeri girmemi söylediğinden,içeri girdim.

Büyük salonuna kısaca göz gezdirip,koltuklardan birine oturdum.

Giray:"Kahve yapayım mı?"

"Gerek yok"

Giray:"Doğru,kahve sevmezsin"

Böyle dalgın görünürken bile tatlıydı.

"Yanıma otursana"

Elimle yanımı pat patladım.

Yavaşca gelerek yanıma oturdu.Kısa süren sessizliğin ardından,beklemediğim bir an dizlerime kafasını koydu.Bende yavaş yavaş saçlarını okşamaya başladım.

Giray:"Eminim birkaç gündür ne olduğuna dair merakın var"

Başımla onayladım.

Giray:"Eskiye gitmemiz gerek sanırım,olayın en başına"

Kawaranai Sora Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin