Bugün de gözlerimi yeni güne açabilmiştim.Klasik rutinlerimden sonra dün ki Tunayın telaşlı hallerini araştırmak için erkenden evden çıktım.Ne yapacağım hakkında en ufak bir fikrim olmasa da bu yola bir kere başkoymuştum.İlk olarak şirketlerine gitmeye karar verdim.Orada gözlem yapabilirdim veya birkaç dedikodu yakalayabilirdim.
Ayaklarım alıştığım yere doğru yavaş yavaş gidiyordu.Buraya ilk geldiğim zamanı hatırladım.Ne saçma ve komikti.Şimdiyse bu şirketin iki önemli hissedarıyla da yakındım.Hayat ne tuhaftı,sana istediğini vermezdi de bazen daha güzelini verirdi.Yıllar geçince belki de böyle olması daha iyiydi dersiniz.Benim için onlarla tanışmakta öyleydi.Her ikiside benim için önemliydi.
Şirkete geldiğimde dönen kapıdan içeri girdim.Etrafa kısaca göz attım.Sabahın ışığı her yere vuruyor,etrafı aydınlatıyordu.Çalışan insanlar,her gün gelmenin verdiği bıkkınlıkla kahvelerini yudumluyordu.Bende bir gün mezun olup,işe girdiğimde böyle mi olacaktım merak ediyorum.Hayallerim olmadan,mutlu olmadan,sadece para kazanmak için mi yaşayacaktım? Bunun verdiği korkuyla yerimde titredim.Umarım böyle bir geleceğim olmazdı.
Yanıma yaklaşan topukluların çıkardığı o tok ses arttığında istemeden de olsa kafamı o tarafa çevirmiştim.
"Siz,geçen ödülü almak için gelen kişisiniz değil mi?"
Kadını gördüğümde,anılarımda canlandırmaya çalıştım,daha önce görmüş müydüm? Tabi ya girişte bekleyen kadındı.
"Evet"
Kadın gülümseyerek bana baktı.
"Bir ihtiyacınız mı vardı? Yardımcı olabilirim isterseniz"
Kafamı kaşıyıp biraz daha etrafa bakındım.
"Giray Beyi mi arıyorsunuz?"
Bu kadın ne kadar işini yapmaya çalışsada şuan sadece sinirlerimi bozuyordu,biran önce başımdan savıp,dedektiflik işime dönmek istiyordum.
"Sanırım daha gelmedi"
Gelme sebebimi Giraya atarak,biraz daha vakit kazandım.
"Her zaman erken saatlerde gelir,üst katta odasında,isterseniz geldiğinizi haber vereyim"
Başımı olumlu anlamda salladığımda,kadın benden uzaklaşmaya başlayıp eski yerine dönerek,Giraya haber veriyordu.
O sırada fırsattan istifade olduğum yerden hızlıca uzaklaştım.Bir köşeye geçecek ve insanlarla sohbet ederek bilgi toplayacaktım,o yüzden sadece bana ayak bağı olan herkesten uzaklaşmalıydım.
Oradan olabildiğince uzaklaşınca,yoldan geçen birini durdurdum.
"Pardon,kafeterya nerede acaba?"
Kısaca tarifinden sonra oraya gitmek için adımladım.Şuan bilgi alabileceğim yegane yer orasıydı.Sabah dedikoduların döndüğü yer,kefetaryadır.
Tarif ettiği gibi gidip,kapının yanında yazan kafetarya yazısını görüp,doğru geldiğimi kendimce onaylayınca,içeri girdim.İçeri girdiğimde çok kişi yoktu ama istediğim kişiler vardı,o yüzden sorun etmedim.Pencere tarafında oturan üçlü kadın grubun kahkahaları duyuluyordu,dikkatimi orası çektiğinden yavaşca yanlarına geldim.
"Merhaba,rahatsız etmem umarım sizi,ben yeni stajyerim de"
Sarışın kadın,gülüşünü soldurmadan konuştu.
"Yok canım,ne rahatsızı,sende gel otur"
Esmer kadın beni geldiğimden beri süzüyordu,sanırım sadece böyle bir stajyerlerinin olduğunu hatırlamaya çalışıyordu.Eğer çok vakit kaybedersem ifşa olabilirdim.
![](https://img.wattpad.com/cover/242919472-288-k529508.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kawaranai Sora
FanfictionBu hikaye nasıl saçma bir aşk hikayesinin parçası olduğumla ilgili,hazır mısınız bir içecek kapıp yerlerinize yerleşin.