Okul açılınca annemler telefonumu aldılar bende artik okulda yaziyorum ve gelince paylaşip veriyorum ehehe
Yaşasın yaramazlık<3
Skylynn Prescott
"Harry! Hergün beni işten almak için gelemezsin!" dedim yalandan kızarken. Aslında ciddiydim, çünkü hergün gelmesi şirkettekilerin yanlış anlamasına yol açabilirdi. Hatta Wesley bana çoktan Harry'yi sormuştu. Beni alıp vime götürmesi biraz gergin hissettirsede bir yandan da iyiydi, eve kadar yürümek zorunda kalmıyordum.
"Öyle mi?" dedi sırıtarak. Beraber güldükten sonra bana ani bir hareketle sarıldı. Neye uğradığımı şaşırdığım için hiçbir tepki veremedim, ağzımın açılması dışında tabi. Birkaç saniye sonra kollarımı kaldırdı ve kendine doladı. Bunu neden yaptığını anlayamamıştım. Oysa ki son günlerde iyi arkadaş oluğumuzu sanmıştım, niyetinin farklı olduğunu elbette biliyordum ama vazgeçtiğini düşünmüştüm. Yani şaşırıp kalmam normaldi.
"Harry, ne yapıyorsun?" dedim yavaşça, birşeyler mırıldandı ama anlayamadım. Sonra ayaklarımın yerden kesildiğini hissettim, beni kucağına mı almıştı?!
"İndirsene Harry! Bir gören olacak!" diye tısladım kolumu boynuna dolarken. Bunu düşmemek için yapmıştım. "Birşey olmaz." dedi umursamazca ve beni Range Rover'ının ön koltuğuna oturttu. Sanki ben oturamıyormuşum gibi.
Derin bir nefes aldım ve onunda sürücü koltuğuna geçmesini bekledim. Sonunda oturduğunda bana dönüp sırıttı, "Bugün çok mutlu gibisin." dedim kaşlarımı kaldırarak, biz arkadaştık, o yüzden soruyordum.
"Yanımda olduğun için olabilir mi?" dedi gülümseyerek. Yerimde kıpırdandım istemeden, bu konuyu açmasını istemiyordum. "Akşam için bir planın yoksa şimdi evime gidiyoruz." dedi Harry, bana fikrimi sormadığı için planımın olduğunu söylemek istedim ama, sonradan çenemi kapalı tuttum ve başımı onaylamak için salladım.
Onun evine gittiğimizde güzel yemekler yiyordum. Sadece, bir gecemi daha yanlız geçirmemek ve yemekler için kabul ediyordum yani. Harry'yle sohbet etmenin, film izlemenin yada Uno oynamanın eğlenceli olması yüzünden değil.
*/*/*/*/*/*/*
"Bana hiç erkek arkadaşlarından bahsetmedin," Harry zoraki bir gülümsemeyle merak ettiği konuyu tekrar sordu. Ona bundan bahsetmedim çünkü, ortada bahsedilecek bir eski erkek arkadaş yoktu. Benim hiç erkek arkadaşım olmadı ki.
"Harry," diye sızlandım belki konuyu kapatır diye. Şöyle ki, ona bunu söylersem her an üzerime atlar diye düşünüyordum. Çünkü onunla sevgili olmamamın nedenini eski erkek arkadaşlarım falan sanıyordu. Götünden uyduruyordu ama bunu ona hiç söylemedim.
"Ne kadar merak ettiğimi biliyorsun, Skylynn. Bana güvenebilirsin, her ne kadar yüzlerini dağıtacak olsam da." dedi ve kıkırdadı. Hiç komik değildi ama güldüm.
"Tamam," dedim ve kendimi, ona gerçeği söylemek için hazırladım, "ben daha önce kimseyle çıkmadım." dedim zorla ve elimle yüzümü kapadım. Bunu neden yaptım bilmiyorum.
Neden lanet olasıca bir hikaye uydurmak yerine gerçeği pat diye söyledim ki!
"Vay canına, buna inanmamı beklemiyorsun herhalde." dediğinde elimi yüzümden çektim ve kaşlarımı çatarak ona baktım. "Neden inanmıyormuşsun?" Yüz ifadesi gerçekten de inanmıyormuş gibiydi.
"Cidden, kimse teklif etmedi mi? Yoksa sen mi kibirliydin?" diye sordu. Lise yıllarım aklıma gelince istemeden de olsa yüzüm düştü.
"Lisedeyken, tam üç yıl yıl birinden hoşlandım," dedim yüzümü buruştururken, "Ona aşık olduğumu biliyordu ama tek yaptığı beni görmezden gelmekti. Onu asla aşamadığım için kimseyle çıkmak istemedim." diye sözümü bitirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
problem • styles
FanfictionTek sorun Prescott'ın onu istememesiydi. Eh, Styles da bu sorunu ortadan kaldırmaya karar verdi. 31.1.2015 - 7.6.2015