Harry Styles
Kampüsün içinde yapacak bir şey kalmamıştı. Bugün Sky da okuldaydı, vizelerini vermesi gerektiğini hatırlatmasaydım onun için kötü olacaktı. Neyse ki çıkması için bir saat kalmıştı. Ben de onu beklerken bir bara gitmeye karar verdim.
Telefonum titrediğinde çıkarıp gelen mesaja bakmayı planlıyordum ama, önce Sky'a onu benim alacağımı bildiren bir mesaj attım. Gelen mesaja bara girdiğimde bakacaktım.
Range Rover'ımdan inerken Red Bar'ın kapısındakilere bir göz attım. Hepsi de kavga ettiğim orospu çocuklarıydı. Onlara küçümseyici bakışlarımı atarken bara nihayet girebilmiştim. Barmene ilerleyip viski söyledim.
Telefonumu çıkardım. Mesaj kısmını açarken ikinci bardağı sipariş etmiştim. Tanımadığım bir numaraydı.
Harry, ben Wesley. Skylynn'in arkadaşıyım. Onun hakkında konuşmamız gerek, bilmediğin şeyler var. Xoxo
Wesley kimdi? Ne sikim saçmalıyordu ayrıca? Bilmediğim şeyler olduğunu iddaa ettiği için meraklanmıştım. Buranın adresinin yazılı olduğu bir mesaj gönderdim. Eğer akıllıysa buraya çağırdığımı anlar ve gelirdi. Ve konuştuktan sonra da siktir olup giderdi.
Birkaç dakika sonra yanıma biri oturdu ve koluma dokundu. Wesley olduğunu tahmin ettiğim bu kızıl kafayı bir yerlerden hatırladığımı farkettim. Onu baştan aşağı süzerken giydiği kısacık elbisesi yüzünden ortada olan bacakları dikkatimi çekmişti.
"Bilmediğim şeyler derken ne saçmalıyordun?" diye sordum soğuk bir sesle, o sırada bir bardağı daha kafama diktim. Bar taburesine kıkırdayarak oturdu. Otururken sıyrılan eteğine kaşlarımı çatarak baktım. Bu sürtüğün boktan amacını anlamakta zorlanıyordum.
"Önce bir içki ısmarlayabilirdin." dedi gülümseyerek. Bu kız Skylynn'in arkadaşı olduğuna emin miydi?
"Kısa kes." dedim ve etrafta göz gezdirmeye başladım.
"Skylynn seni kullanıyor." Duyduğum şeyle gözlerimi hışımla ona diktim. Ne bokuma bu kızı çağırmıştım ki?! Sinirlendiğimi hissettim, kendime engel olamayarak ona yaklaştım ve ellerimi boynuna dolayıp onu boğmaya başladım. Korkmuş bir ifadeyle bana bakmaya başladığında tek düşünebildiğim onu öldürmekti.
"Seni sikerim." diye tısladım yüzüne doğru. Ellerimi ittirmeye çalıştı ama buna izin vermedim. "Seni öyle bir sikerim ki bir daha yalan söylemek için ağzını bile açamazsın!" diye bağırdım. Ellerimi sonunda çektiğimde öksürmeye başladı.
Skylynn beni kullanamaz. Onu seviyor olabilirim ama o bile böyle bir şeye kalkışamaz.
"Yalan söylemiyorum! Yemin ederim, bana kendisi söyledi." dedi öksürüklerinin arasından. Ona inanmıyordum. Skylynn böyle birşey yapmazdı. Onu tanıyor sayılırdım ve, böyle birşey yapmayacağına dair yemin bile edebilirdim.
"Kendi çöplüğünde ötmeye devam et, Wesley. Seni seven birileri olmadığı için kıskanç bir sürtük olmaya devam et." dedim benden beklenmeyecek bir sakinlikle. Barmene birkaç yüzlük banknot bıraktım ve o kızıl kafalı sürtüğü orada öylece bıraktım.
*/*/*/*/*/*/*/
Skylynn Prescott
"Ah," Harry üzerimde sert ve hızlı hareketlerine devam ederken inlemelerime engel olamadım. Çok sertti ve, canım yanıyordu. Bunu ona belli etmemeye çalışıyorum ama daha ne kadar dayanabilirim bilmiyorum.
"Harry!" adını haykırdığımda beni susturmak için dudaklarıma yapıştı. Dudakları bile sertti. Gözümden bir damla yaş aktığında içimden lanet okudum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
problem • styles
FanfictionTek sorun Prescott'ın onu istememesiydi. Eh, Styles da bu sorunu ortadan kaldırmaya karar verdi. 31.1.2015 - 7.6.2015