7.BÖLÜM

351 41 10
                                    



Vote-Yorum💜

(Soo Yeon)

" Size anlatabileceğim tek şey bu, daha fazlasını bulamazsınız Komiser Kim. "

Yaslandığı duvardan doğrulup bana  doğru adımladı. Ellerini masaya yaslayarak üzerime eğilince yüzlerimiz birbirine çok yakındı.

" Maval okuman bittiyse şimdi gerçekleri anlat; güzel, acıklı hikayeydi, kabul. Ama beni bunlarla kandıramazsın! "

Düşmemesi için uğraştığım damlalar sıralandı.

" Şimdi bana gerçekleri anlatmadığın takdirde olacakları söylüyorum: birkaç gün nezarethanede kalırsın sonra mahkemeye çıkarsın az önce bahsettiğim suçlardan yargılanırsın sonra da doğru hapishaneye. "

" Ya ben hiç bir şey yapmadım! Neden anlamıyorsunuz! Ne yapıyım inandırmak için, masumum ben.! "

Geri çekildi ve birkaç kez ileri geri hareket etti.

O sırada açılan kapıyla içeri daha önce kafede gördüğüm biri ile 50 yaşlarında bir adam girdi.

" Başkomserim? "

Saçlarına kır düşmüş adamın buradaki en üst mertebe olduğunu öğrendiğimde hızla ona doğru dönüp ellerimi birleştirdim.

" Lütfen bana yardım edin, hiçbir suçum yok benim. Gerçekten masumum sadece orada çalışmaya başlamıştım, ne olduğu ve ne yaptıklarını bilmiyordum."

Cümlelerimi hızlı hızlı sıraladıktan sonra şiddetli şiddetli ağlamaya başladım.

" Komiser Kim ne oluyor? "

" Başkomserim baskın yaptığımız yerde bulunanlardan biri daha önce de karşılaştığımız şüphe duyduğum biri.. "

Buğulu gözlerimle yalnızca başkomsere baktım.

Adamın gözleri birden buğulanırken eli titreyerek başıma doğru gitti.

" Lütfen inanın bana~ "

Eli saçımı okşar gibi olduğunda geri çekildi.

" Kan testi yapın ve kızın anlattığı ne varsa kontrol edilsin. Ayrıca şu kelepçeleri de çıkarın ne zamandır merkeze getirilenlere kelepçe takıyoruz.!"

Minnettar bakışlarımı bu adama yollarken " Teşekkür ederim efendim"  diye mırıldandım.

Başkomiser yanımızdan ayrılırken diğer ikisiyle kaldım.

Sabahtan beri başımda duran Komiser Kim bana doğru yaklaştı.

" Bileğini uzat!"

Sert sesi ondan çekinmeme neden olurken ona bakmadan bileğimi uzattım.

Soğuk metaden kurtulunca bileğimi ovuşturdum.

" Sen Young Forever'a gelen kız değil misin?"

" Ta kendisi hyung bil bakalım nerde karşımıza çıktı! "

Bakışlarım onlara çıktığında hala ondan çekiniyor ve ufak da korkmuyor değildim.

Fiziksel güç korkusu falan değildi, bu farklıydı tam olarak adlandıramasam da korku gibiydi.

" Ben bir şey bilmiyorum" diye fısıldadım.

Üzerime doğru bir adım attığında geri çekildim.

Yanındaki çocuk kolundan tutarken "Sakin ol Namjoon." dedi uyarı dolu sesiyle.

" Kalk!"

Bağırarak konuştuğunda olduğum yere sindim, hayatımda ilk defa birinden korkuyordum sanırım. Bakışları beni yoj etmek istiyor gibiydi.

Young Forever ๛ KNJHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin