8.BÖLÜM - PRENS VE PRENSES MESELESİ

4.4K 632 284
                                    

ve uzun ve çok eğlendiğim bir bölüm sizlerle :) umarım sizde eğlenirsiniz :)

ve uzun, çok eğlendiğim bölüm sizlerle :)

*-*

“Abla!” diye bağırarak girdi odaya Hale. Heyecandan elleri titriyor, sesi kesik kesik çıkıyordu.
Bengü yattığı yataktan birden doğruldu. “Ne oldu? Ne bu halin?”
“Bilmiyorum, yani anlamadık. Tüm aile şaşkınız. Buğra...”


Kaşlarını merakla çatıp, “Ne olmuş Buğra’ya?” diye sordu kız.
“Sana çeyiz sandığı göndermiş. Ahan da bu yatak kadar!”
Yerinden hızla kalktı, “Ne göndermiş ne göndermiş?”

“Çeyiz sandığı. Bu yatak kadar. Sonra da dedesi dedemi aradı, dedi ki ‘bizim oğlan sizinkini alacak,’ dedi. Fazla uzatmakta istemiyormuş, haftasonu kıyarız nikahı, dedi. Valla ben onların yalancısıyım.”
Bengü “SİKTİR! Çok affedersin!” diye resmen gürledi. “Bir dakika ya, haftasonu neyimiz var? Neyi kıyıyor lan bunlar, et miyim ben, kıyma mı yapacaklar? Bu ne?”

“ Ya yok, aklın fikrin kebapta. Nikah nikah! Nikah kıyacaklar. Resmi-gayri resmi-dini-İslami-Rumi-miladi her türlüsü nikah işte.”
“Lan ne nikahı? Bengü ile mi Nisan ile mi? Kiminle bu nikah? Hangimizle?”

“Valla hanginizle olduğunu bilmiyorum ama seninle olduğu kesin.”
Bengü elini saçlarından geçirip, geriye attı, “Bi dakika ya, buraya gönderdiğine göre Bengü ile! Lan bu ben olan Bengü’yü yerin dibine sokmadı mı? Ne diye evleniyor şimdi? Nasıl bir yoklukta yani?”
Telefonuna aynı anda gelen mesajlarla kaşları çatıldı. İkisini de eline alıp açtı. “Ooo... Biri ex aşkımdan, biri de çiçeği burnunda nişanlımdan!”
“Kimden?”
“Buğra’dan yani!” diye tısladı. Kafayı yiyecekti.

B: “Seni yüreğime gömüp, ölüme gidiyorum sevgilim. Bu hafta sonu başkasıyla evleniyorum. Seni unutmamın, yüreğime kara taş basmamın başka çaresi yok. Evlendiğim kıza her baktığımda senin kara gözlerini hatırlayacağım, onun saçlarına her dokunduğumda senin saçının teli için ağlayacağım, onu her öptüğümde senin dudaklarını düşüneceğim. Yani ben onda seni yaşayacağım. Hoşçakal Nisan.”

Bengü okuduğu şeylerle çığlık attı, “Lan benim nerem o kıza benziyor?”
“Ee abla o sensin zaten. Demek benzetmiş.”
Bengü kardeşinin kafasına vurdu, “Lan o şimdi benim de, ben gibi miyim? Şuna bak şuna, onu öperken benim dudaklarımı düşünecekmiş! Sikerken ne yapacaksın acaba? Edepsiz!”
“Adam gayet de romantik, edepsiz olan sensin valla.”
Bengü ona yüzünü ekşitip, diğer mesajı okudu.

B: “Bugün sana çeyiz sandığını gönderdim sevgilim. Benim için doğru insan sensin. Işık kapalı olduğu sürece hiçbir sakıncası yok bence. Cumartesi nikahta görüşürüz.”

Bengü sinirle telefonları yatağa attı ve aşağı indi. İnerken de homurdanıyordu, “Doğru insan benmişim, bak bak bak. Zavallı Nisan da seni adam sanmıştı. Hani doğru insan o bendim, şimdi mi bu ben oldum? Kişiliksiz, dengesiz herif!” Salonun ortasındaki koca beyaz sandıkla bir şaşkınlık daha yaşadı. Hani yatağı kadardı, bu sandık onun odası kadar.

“Kızım aç da bakalım neler göndermiş nişanlın?” dedi dedesi gülümseyerek. “Maşallah, hiç masraftan kaçınmamış, toton kadar sandık göndermiş.”
Bengü “Aa aa aa aa!” diye bir nida çıkardı. “Aşk olsun dede! Ne kadar ayıp!”

Annesi de heyecanlanmıştı, “Ay Bengü bırak laf yetiştirmeyi de hadi aç bakalım neler göndermiş.”
Bengü sandığın önünde diz çöküp oturdu ve yavaşça açtı ama gördüğü şeylerle şok geçirdi. Ne kapatabiliyor ne de gözünü ayırabiliyordu sadece öylece duruyordu. Bu neydi şimdi? Bunları gerçekten Buğra mı göndermişti? Daha neler!

SAKAR PRENSES * PRENS & PRENSES SERİSİ IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin