27. BÖLÜM: İsteMe

33 7 0
                                    

Sabah kalkar kalkmaz hemen Yatağımdan fırladım.

Bugün Bora ve ailesi beni istemeye geliyorlardı.

Hemen yer yatağını katladım ve yerine koydum. Hızlıca mutfağa koştum ve anneannemin kahvaltıyı hazırlamasına yardım ettim.

Kahvaltıyı hazırladıktan sonra herkesi çağırdık. Herkes gelip sandalyelerine oturduktan sonra da afiyetle kahvaltımızı etmeye başladık.

Bugün yemeğime daha bir Özen gösteriyordum. Bir yerlerde açlıktan bayılmak en son isteyeceğim şeylerden biri bile değildi.

Kahvaltı Faslını bitirince hemen sofrayı toparladık ve temizliğe giriştik.

Dicle süpürge yapıyor, Yağmur viledayla yerleri siliyor, ben de tozları alıyordum. Diğerleri de ikramlıkları hazırlamakla meşguldüler.

İkramlıklar hazır mı diye mutfağa geldiğimizde kızların ağzından birer şaşkınlık nidası yükselmişti. Ne olduğunu merak ediyordum.

Yağmur bana dönerek: "Abla Sevgi teyzemler döktürmüşler. O kadar güzel şeyler hazırlamışlar ki, şu an üzerlerine atlamamak için zor duruyorum" dedi.

Ona gülerek odama geçtim.

Duşumu aldıktan sonra kızlar ile kıyafetlerimizi giyinmeye başladık.

Ben, beyaz, dizde biten, sade bir elbise giymiştim. Altına da siyah babetler. Diğer şeyleri de kızlara bırakmıştım.

Hepimizin hazırlanması bitince salondaki koltuklara oturduk.

O anda aklıma kahve geldi ve sinsi sinsi sırıttım. Bora bugün benim elimden zehir gibi bir kahve içecekti.

Birkaç saat sonra, misafirlerin gelmesine yarım saat kala babam yanıma geldi ve: "Kızlar, kızımla birkaç dakika konuşmama müsaade eder misiniz" dedi.

Kızlar yanımızdan gittiğinde: babam ile baş başa kalmıştık.

"Gece'm, güzel kızım. Seninle o kadar çok hayat mücadelesi verdik ki, belki de çoğunu hatırlamıyoruz. Doktorlar seni ilk kucağıma verdiklerinde pamuklara sarılıydın. O kadar küçüktün ki. Çok güzeldin kızım. Doktorlar senin için ölecek ümitlenmeyin dediklerinde bile benim kızım güçlüdür bir şekilde hayata tutunmayı başarır demiştim. Ve sen babanı ilk kez o gün yanıltmadın güzel kızım. Sonra Doktorlar senin gözlerinin görmediğini söylediler. Kahrolmuştuk Fakat sen hayata Öyle sıkı tutundun ki, hayatı Gözyaşların ile ödüllendirmek yerine gülücüklerin ile cezalandırmayı tercih ettin her zaman. Gece'm, biz senden hiçbir zaman utanmadık. Aklından hiç öyle bir düşünce geçti mi bilmiyorum ama geçmesin kızım. Sen bizi hiç utandırmadın. Aksine hep gururla tanıttık biz seni insanlara. Herkese Senden gurur ve övgüyle bahsettik. Sen bizim her zaman yüreğimizin en nadide yerindeki baş tacımızsın. Bora'nın kalbinde de öyle olduğunu biliyorum, hissediyorum. Rabbim evliliğinizi huzurlu kılsın yavrum. Belki eşinle Sürekli mutlu olamayacaksın. Ama Birbirinizin var gününde de dar gününde de yanınızda olun. Emin olun, Sevgi tüm dertlere deva olabilir."

Gözlerim dolmuştu.

Babama sımsıkı sarıldım. O sırada da gözümden yaşların akmasına izin vermiştim.

Kızlar yanıma gelerek: "Abla Ağlama ne olur" dediler.

Babamdan ayrıldım. O da ayağa kalkarak anneme bakmaya gitti. Şayet Sevgi Sultan Pimi çekilmiş bomba gibiydi. Onu birinin kontrol altına alması gerekiyordu.

Yaklaşık yarım saat sonra kapı çalmıştı.

Ellerim Titreye titreye kapının önüne gittim, yavaşça kapının kulbunu tutarak aşağıya indirdim ve kapıyı geriye doğru çektim.

"AURORA" (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin