Hayatın akışı, bazen can sıkar. Kimileri için monotondur, kimileri için heyecan verici. Ben monoton olan hayat akışımı kaderime izin vererek değiştirmiştim. Bir günüm her şeyiyle hem korkutucu hem heyecan vericiydi, bir günüm ise hem üzülüp hem de çok mutlu olduğumdu.
Dün geçirdiğim güzel günün etkisindeydim hala. Aras'la yaşadıklarımız, bana söyledikleri kafamın içinde dolaşıyordu.
Bugün okula gitmeyecektim, dönemin son günüydü. Yarın karneler alınacaktı ben de eve geri dönmeyi planlıyordum direkt. Odamın kapısının tıklatılmasıyla, gözlerim kapıya çevrilmişti. Gelen annem olmalıydı çünkü hala onunla konuşmamıştım.
"Kızım, biraz konuşalım mı?" tahmin ettiğim gibiydi.
"Senin aşk hayatını dinlemek istemiyorum, anne."
"Ekim bak tepki göstermeni anlıyorum ama artık bir şeyleri düzeltmeliyiz."
"Ben bu şekilde mutluyum, değiştirmek istediğim bir durum yok." demiştim sert bir ses tonunda.
"Ben değilim! Yıllarca sadece çalıştım, senin geleceğin için. Tüm hayatımı işime verdim. Gözüm kimseyi görmedi, seninle de çok az vakit geçirdiğimi biliyorum. Ama ya hep çalışıp bu şekilde yaşayacağım ya da evimde kahve içip, ayaklarımı uzatıp rahatıma bakacağım." demişti. Bir şey söylememi beklemişti ama benden ses çıkmayınca konuşmaya devam etti."Ben bu durumdan sıkıldım artık kızım. Her şeyi ikimizin mutluluğu için yapıyorum. Bu zamana kadar durumumuz iyiydi, seni kolejde okutabilecek kadar. Ama o büyük bir iş adamı ve fazlasıyla zengin, seninle de çok iyi bir şekilde ilgilenecek. Hayatımız artık daha iyi gidecek..." demişti. Dediklerinde haklı olabilirdi ama ben buna hazır değildim. Babamı çok küçük yaşta kaybetmiştim, toparlanmam çok uzun sürmüştü. Şimdi ise bu durumun beni tekrar yıpratmasından korkuyordum.
"Bir şey söylemeyecek misin? Düşüncelerini bil-"
"Evlen." demiştim net bir şekilde.
"Yani..."
"Evet evlen. Ne yapmak istiyorsan onu yap. Ama benden destek bekleme." deyip onu odamda yalnız bırakmıştım. Bunu benden duyup istediğini içi rahat bir şekilde yapmasını istemiştim.Odama geri döndüğümde annem yoktu. Yatağıma oturup bugünü nasıl geçireceğimi düşünüyordum. Aras'la olmak istesem de onunla nasıl konuşacağımı bilmiyordum. Aklıma gelen fikirle telefonumu elime aldım. Hepimizin içinde olduğu bir WhatsApp grubu kurdum.
*Grup İsmi Bulunamadı!!!!*
Ekim: Selam gençler! Bir grubumuz olmalı diye düşündüm.
Ekim: Grubun ismini siz bulun.
Batuhan: İyi ettin yenge.
Ekim: Canım arkadaşım Batuhan, acaba bana ismimle mi hitap etsen???
Batuhan: Nasıl eserse be yenge.
Ege: Oo hayırlı uğurlu olsun.
Ege: Bekleyin grubun adını ben bulurum.
Ege "Grup İsmi Bulunamadı!!!!" olan konuyu "Kaçtık Kurtulduk Geldik" olarak değiştirdi
Can: Bu ne oğlum?
Ege: Grup ismi???
Can: Ne mana?
Ege: Aras'ın kaçırılmasıyla tanıştık ya o bakımdan şey ettim.
Aras "Kaçtık Kurtulduk Geldik" olan konuyu "Ekim'i Seviyorum" olarak değiştirdi
Ekim: Ben de Aras'ı.
Aras: Seni özledim.
Ege: Arkadaşlar olan var olmayan var.
Can: Yüzümüze vurma kardeş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜZ KARANLIĞI
Jugendliteratur"Ben üşüyorum Aras, ısınabilmeme yardım et. Bul beni..." Kendime güzel gelecek bulmam gerekiyor. Bunu sadece ben başarabilirim. Kimse için değil kendim için çünkü kimsenin gölgesi altında kalamam, bu bana kötü hissettiriyor, gerçekten kötü... Bugün...