17 bölüm

237 18 0
                                    

Bölüm şarkısı ece seckin: olsun🎶🎶


Başımın ağrısıyla gözlerimi yavaş yavaş açmaya çalışıyordum gözümu tam  açtığımda bi odanın içindeydim sandalyenin üstünde  elerim,ayaklarım bağlı ağzımıda bantlamışlardı üstümü değiştirmişlerdi buna kim cesaret ettmiş bağırmaya çalışıyordum ama sesimi duyan yoktu kapının açılmasıyla yerinde durdum içeriye bi kadın girişmişti bana doğru gelerek     tehdid eder gibi parmağını salayarak konuşmaya başladı "simdi seni çözücem ama sakın kaçmaya veya bağırmaya kalkışma bağırsan bile kimse seni duyamaz" kafamı tamam anlamında saladım kadın bütün ipleri çözmüştü kolumdan tutup odadan çıkartı " beni nereye götürüyorsun! ne istiyorsunuz benden! bu elbiseleri kim giydirdi sana diyorum!" Kadının yüzünde umursamazlık vardı ukalaca yüzüme bakıp gülümsedi " merek ettme üstünü ben değiştirdim ama diğer sorularının cevabı bende değil şimdi salanmada yürü!" Oturma odası gibi bi yere ilerledik büyük bi masa ile karşılaştım kahvaltı masasıydı benimle dalga mı geçiyorlardı bu saçmalıklara  daha fazla dayanmayıp  kolumu kadından kurtardım ve var gücümle  bağırmaya başladım " yeter bu saçmalık bitsin artık benim ne isim vardı burda neden buraya getirildim kimsiniz siz!" Ben kadına bağırırken yukardan gelen kişiyle zırh gibi çakıldım yere yutkunamadım beni kaçıran kişi o davet gecesinde beni sıkıştıran kişiyle aynı bu merdivenlerden inip yanımıza geldi yüzünde zafer kazanmış gibi gülümseme yerleştirmişti tanımadığım kadına eliyle gittmesini söylemişti kadın dış kapıya doğru ilerleyip açtığında koşup kadına yetiştim ve sarildim " lütfen gittme yanlız bırakma beni lütfen " kadın neye uğradığını şaşırıp  beni itip tokat atmıştı canım yanmamıştı ama göz yaşlarım benden izinsiz akıp gidiyordu murat denilen adam kadına bir şey demeden kapıyı kapattım beni kolumdan sürükleyerek oturma odasına götürdü beni koltuklardan birine savurarak sınırlı bir şekilde konuşmaya başladı " sen artk benimsin benim evimdesin azer kurtuluşun hayatındaki en değerli şeyi aldım"  sinirlerim iyice gerilmişti moraran bileğmin üstüne düşmüştüm sinirle ayağa kalkıp delirmişcesine bağırmaya başladım " ben azer kurtuluşun en değerli varlığı değilim yanlış kişiye kaçırdın sen kim azer kurtuluş kim bu adam beli canını çok yakışmış beli" bu dediklerimden sonra yüzüme bakıp gülümsedi " karaca güzel olduğun kadar da aptalsin bu adamın senin için neler yapabileceğini bilmiyorsun "sinirle dış kapıya çarpıp çıktı hemen oturduğum yerden kalkıp pencereden baktım dışarda ki adamlara bir şeyler söyleyip gitti kadına sarılma bahanesiyle  dışardaki adamları saymıştım  toplam 5 kişiler 2 kişi arka kapıda bekliyor 2 kişi de önde biride içeriye acılan kapıda bekliyor hemen etrafı aramaya koyuldum azere ulaşmam lazımdı her yere baktım ama hiçbir şey bulamadım mutfağa gidip çekmeceleri karıştırmaya başladım dış kapının açılmasıyla elime ilk şeyi alıp mutfaktan çıkmıştım dışardaki  adamlardan biri beni kontırol ettmek  için gelmişti kapının arkasına saklanmıştım adamın arkasındaki silahı alıp adama doğru çektim " burdan kaçmama yardım ediceksin! Ama önce telefonunu çıkart sana söyleyeceğim numarayı çevir! " adam dediklerim yapıp azeri aradı ama açmıyordu ben kaçırılmıştım ama adamın umrunda bile değilmişim bu kadar çokmu değersizdim.


Sesli mesaj göndermek için tekrar aradırim " Azer ben murat denilen adamın evindeyim lütfen kurtar beni " mesaj gitti mi diye bakarken adam elimdeki silahı almayak için elime tekme attı silahla birlikte yere düştüm silahı almak için kalkacakken karnıma yediğim tekmeyle yere yığıldım adam silahı almak için ilerlerken zar zor ayağa kalkıp masanın östündeki fazoyu alıp adamın kafasında patlatim adam yere düşünde silahı alıp kaçmaya giriştim arkama adam bayılmıştı uyanmadan gittmem lazımdı dış kapıya ilerledim adamları atlatamam lazımdı evin etrafında teler ile kapatılmıştı dışarda ki adam içeri girdi sırada arkasından bıçağı sapladım aldığım silahla adamın kafasına geçirdim tam gidecekken adamın biri elerini saçlarıma geçirmiş çekiyordu dirseğimmi adamın göbeğine geçirip bacak arasına tekme attım adam yerde kıvranmaya başladı arka kapıdaki adamlar çağırdı ne yapacagimi bilmiyordum karnıma yediğim tekme yüzünden koşamıyordum da adamlar atteş ettmeye başladı var gücümle koşup kapıyı önden kilitledim ormanlık alandı sağ taraftaki yola kostum ağaçlardan başka bir şey yoktu arkamdan geliyorlardı murat denilen adamın sesiyle duraksamıştım " karaca kurtuluş istedğin kadar koş ama ben yine bulucam seni  benden kaçamazsın" korkmuştum adam tehlikeli biriydi ya azere bir şey yaptıysa koşmaya devam ediyordum yer ıslaktı kayıp düşmüştüm her yerim çamur olmuştu ama düştüğüm için sevinmiştim yolu bulmuştum ayağa kalkıp yolun önüne çıktım belki biri durup alır beni diye uzaktan bi araba geliyodu ya o muratsa diye korkmuştum bu plaka azerin bu azer arabanın tam önünde durdum arabadan çıkan kişi azer değildi celasundu muratın sesini yine duymuştum koşup sarılmıştım celasunla " lütfen bana yardım et lütfen kurtar beni" celasuna sarıldığımi anlayıp geri çekmiştim kendimi " Azer nerde " yüzüme bakmadan arabaya bin işareti yaptı arabaya bindim biraz ilerledikten sonra arabanın önünde ikisi birbirine silah doğrulmuştu celasun arabayı durdurup indik arabadan azerin yanına koştum murata doğru donup konuşmaya başladım " bak burdayım ben azere zarar verme yalvarırım zarar verme" gözümdeki yaşlar yine bende  izinsiz akıyordu çok korkmuştum azere bir şey olucak diye çok korkmuştum azerin önüne geçmiştim ben azer için namlunun ucundaydim gözümü kapalıydı iki






el ateş edildi gözümü açtığımda azer karşımda bana bakıp gülümsüyordu hiç düşünmeden sarsılmıştım evet azere sarsılmıştım " Azer senin için çok korktum üzgünüm o gece sana herşeyi anlatmam lazımdı üzgünüm azer " Azer beni kendisinden uzaklaştırarak yüzüme baktı etrafta o kadar adamın olmasını aldırmadan beni kendisine çekip öpmüştü evet öpmüştü nefes almıyordum o kesin azer elimden tutup kendi arabasına bindirmişti ben daha şoktaydım beni öpmüştü karşılık verememiştim celasun  murat denilen adama sıkmıştı oracıkta ölmüş adam bu iyi bir şey artık celasunla aramızda bir şey kalmadı iki arkadaş olmayı başarabiliriz eve gittiğimde ilk bonyaya gitmiştim iğrenç kokudan kurtulmam lazımdı banya yapıp akşam için hazırlanmıştım fadik teyzelere gidecekmişiz kadının hiçbir şeyden haberi yoktu boy aynasına baktığımda düştüğüm için  yüzümede yaralar oluşmuştu makyaj malzemeleri ile kapatmıştım

el ateş edildi gözümü açtığımda azer karşımda bana bakıp gülümsüyordu hiç düşünmeden sarsılmıştım evet azere sarsılmıştım " Azer senin için çok korktum üzgünüm o gece sana herşeyi anlatmam lazımdı üzgünüm azer " Azer beni kendisinden uzaklaştırara...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Karacanın giydiği elbise)

odadan çıkıp aşağıya ilerledim azer arabada bekliyordu beni nasıl bakacaktım ona öpmüştü beni ona bir şeyler söylemem lazımdı arabanın kapısına açıp oturdum bakamıyordum azere " karaca çok güzel olmuşsun " kafamı hafif sallayıp güldüm " teşekkür ederim azer"  bi restorantın önünde durduk azere baktığımda gülümseyip yanıma geldi ve elimden tutup içeri girdik yerlerse kırmızı güler ve mumlar ile süslenmişti hafif çalan müzik ile resmen mest olmuştum  azer yanıma yaklaşip elerimi tutu " karaca ben seni ilk gördüğüm anda vuruldum bugün seni kaybetmekle yüzleştim çok korktum ya bulamasaydım ya senide kaybetseydim ben seni çok seviyorum karaca gel küllerimizden tekrar doğalım bereber " azer aşkını itiraf ettmisti bende onu kaybetmekle yüzleşmemiştim evet bende onu seviyordum belki bu farklı farklı olur birbirimizin yaralarını sararız azerin elini tutup " bende senin seviyorum azer kurtuluş inan bana bende ilk gördüğümde vuruldum sana" azerin yüzünü ellerimin arasına alıp öptüm azeri evet bende bu adama aşıktım...

Arkadaşlar dün attacaktım bir kaç sorun oldu kusura bakmayın iyi okumalar🖤🙏🏻

acı veren aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin