20 bölüm

122 8 1
                                    

Bölüm şarkısı zakkum:gidiyorum yolcu et

Bir günümüz Hastanesiz geçmiyordu gözlerimi yavaş yavaş açmıştım her yer karanlıktı başımı sağa sola döndürüp baktım kimse yoktu kapının açılma sesi ile oda koridorun ışığı ile aydınlandı gelen kişinin yüzü görünmüyordu elini yukarı kaldırıp düğme gibi bir şeye basmıştı tık sesi gelince odanın ışıkları yandı gelen kişi azerdi ne hakla gelmişti ki önce anlamadan dinlemeden yere fırlatıyor sonrada hastaneye getiriyor azer yanıma gelip yatağın üstüne oturmuştu elime dokunmak istediğinde geri çekmiştim " dokunma bana sakın " Azer bunu beklemiyordu ki şaşırmıştı odanın kapısı çaldığında azer beni beklemeden gel diye seslenmişti gelen kişi uzaydi gözümün kocaman açılmıştı yüzü yara bere olmuştu ve bu benim yüzümden olmuştu daha önceden uzayı azer ile tanıştırsaydım bunlar olmazdı uzay yanıma geldiğinde göz ucuyla azere bakıyordum ve şok olmuştum bu adam niye bu kadar rahat hiç bir şey olmamış gibi bakıyordu uzaya " Azer bizi yanliz bırakır mısın?" Ciğer yemiştim galiba tabiki çıkmayacaktı " benimde bilmeye hakkım var neyin olduğunu" Azere bakıp göz devirmiştim ikimizde uzayı dinliyorduk " karaca bundan sonra kendine çok dikkat etmelisin artık iki canlısın hamilesin 2 haftalık hemde canim '' ben şok olmuş bir şekilde dinliyordum uzayı istemsizce elimi karnıma götürdüm azere baktığımda oda benim gibi şok olmuştu azere bakıp " biz şimdi anne baba mı olucaz 2 kişiydik 3 kişi olucaz azer" bu adama 20 dk önce sinirliydim şimdi ise sevgi sözcükleri sıralıyordum azer yanıma gelip sarılmisti uzaya dönüp teşekkür ettim azer uzaya ters ters bakıyordu uzay daha fazla odada durmayıp gitti " bu amına koduğumun piçine bak hele dua etsin arada ceren var canım kelimesini ağzına tıkamak vardı da neyse " bu adamin gerçekten nesini sevmiştim ya azere bakıp bikinlikla gülümsedim artık alışmıştım azere ve takmıyordum ne var dermiş gibi bakıyordu yüzüme ve ağzıma geleni söyledim "Azer ceren sana herseyi anlatmış işte ne uzatıyorsun hem birak da sevinelim anne baba olucaz kıskançlık krizlerine girmene gerek yok fadik teyzeyi arada muttlu haberi verelim sonrada bizimkilere de haber verelim " mutluluğumun nedeni bebek mıydı neden bu kadar seviniyordum ki karşımdaki adam gibi soğuk ve ifadesiz değildim ki biran sinirle azere dönüp " istemiyorsan aldırırım bebeği" ne demiştim öyle ben sırf azer istemiyor diye küçük bir canlıyı öldürecektim bu korkunç bir şeydi bunu nasıl düşünmüştüm ki azer yanıma gelip yüzümü avuçlarına almıştı " karaca saçmalama tabiki istiyorum bu bebeği senden bi parçanı koparmam evet şaşırmadım çünkü biliyordum hamile olduğunu bi kaç gündür iyi değildin düşüp bayilinca da seni hastaneye getirdim ve hamile olduğu öğrendim sana ağrı kesici verdikleri için akşama kadar uyudun suan herkesin haberi var gülüm " yine düşüncesiz davranmıştım azere sımsıkı sarılmıştım.

Aradan 9 ay geçmişti ve karnım baya ağzıma kadar gelmişti bebeğin cinsiyeti belli olmuştu ama biz supriz olsun diye doktora söylememiştik bu 9 ay içinde azer bizimle da çok vakit geçirmişti işlerini de yoluna sokmuştu ceren ve uzay evlenip adanadan gitmişlerdi uzay burda kalmak istememişti azer yüzünden antalyaya tahinini isteyip gitmişlerdi akşın ve celasun da istanbula gitmişlerdi adanada işler iyiydi ama istanbulda ki şirketin durumu kötüydü celasun da oradaki işleri halletmek için gitmişlerdi fadik teyzelerde kalıyorduk Azer bazen eve geç geliyordu aslında azer istedgi için annesinde kalıyordum elimi karnıma koyarak ayağa kalkmıştım odanın kapısını açıp koridara yönelmiştim tam merdivenlerden inicekken fadik teyzenin ağlama seslerini duydum merak edip yanına gittim eline aldığı resme bakıp ağlıyordu yanına gidip oturdum elimi eline degdirip söze girdim " noldu fadik teyze niye ağlıyorsun " gözyaşlarını silip bana döndü " kızım 2 3 gün sonra ailemize yeni biri dahil olucak Rabbım sağlıklı bir şekilde versin torunmu kucağına keşke ahmetim de yaşasaydı da onunda evlatlarını görebilseydim" fadik teyzeye sarilmiştım eyer bebeğim erkek olursa Ahmet abinin adını vericektim fadik teyze torununa baktıkça oğlunu görür belki fadik teyze yüzünü yıkamak için lavobaya gittmişti daha önce hiç görmemiştim Ahmet abiyi kendisini merak edip arkası dönük olan fotoğrafa elimi uzattım gördüğüm kişi ile yere zırh gibi çakılmıştım başımdan aşağa sanki kaynar sular dökülmüştü yılardır rüyalarıma giren kişi bu azerin abisini ben öldürmüşüm Ahmet abinin katili benim resim elimden kayıp düşmüştü bi anda yüzü belirdi Karşımda tuhaf bir şekilde gülüyordu " ne dedim ben sana senin cenazen bu evden çıkıcak" " Hayır! Hayır! Sen gerçek değilsin kapa çeneni! " gözyaşlarım benden izinsiz akmaya başlamışlardı bile arkama bakmadan çıkmıştım odadan dis kapıyı yönelmiştim sehpada duran telefonumu alıp çıkmıştım bu nasıl bi acı ben naptim ağlamaktan güçsüz düşüp oturmuştum kenara elimi karnıma koyup sesizcs ağlamıştım elime telefonu alıp azeri aramıştım ilk aramada açmıştı " efendim gülüm" canım o kadar yanıyordu ki ihanet etmişim sanki  telefonu hemen kapattım bu nasıl bir acıydı Allahım o eve geri gittim elime bir kalem ve kağıt
aldım                

    Mektup                    sevgilim     

Ben çok korkunç bir şey yaptım 8 yıl önce istanbuldan kaçmamin sebebi senin abindi ben senin canını almışım affet beni bilmiyordum bundan sonra da eskisi gibi olmayacağız ben artik sabahları gülümseyerek uyanamiyacağım ve sen her bana baktığında abini göreceksin gittmek care değil ama kalmakta çare değil beni unut ama evladımızı unutma ben bu acıyla kalamazdım burda senden tek isteğim boşanma evraklarını imzala sen bu mektuba ulaştığında ben çoktan hayatından çıkmışımdır beni affet sana bu satırları yazmak kolay degil bunları yüzüne söyleyemezdim bana sakın ulaşmaya çalışma çok uzaklara gidiyorum ben seni hep seveceğim ama sen sevme kendine yeni bir hayat kur zamani geldiğinde sana çocuğunu getireceğim kızma bana evladıni alip gidiyorum diye ben bu yalanla yaşayamazdım  hoşcakal sevgilim.......

                                                                Karaca      

herşeyi yazıp bıraktım içimdeki
acıyi zar zor yazabildim eskiden olsa ölümden korkmazdım ama şimdi karnımda evladım ve beni cok seven bir adam vardı bu kararı alırken çok düşünmüştüm azerin yüzüne söyleyemezdim ben katilim diyemzdim eşyalarımı alıp çıkmıştım evden iste havalimanına gelmiştim  gidiyordum işte yolun ve aşkın sonuydu ben karaca kocovali yine İstanbulu terk ediyorum bu sefer yüreğimde büyük bir acıyla gidiyordum

Aklımda tek bir soru vardı azer bunları haketmişmiydi ? Aşık olduğum adamı yarı yolda bıraktım eğer şimdi gitmezsem evladıma ve kocama bir daha asla yaklaşamazdım en son avukatımı arayıp boşanma işlemlerini devreye sokmasın istemiştim boş bir sayfaya imzamı bırakmıştım buna mecburdum  bunu yapmasaydım  azer her gün abisinin katilini  görecekti  kimsenin bilmediği bir yere gidiyorum belki de dönerim belki oğlunu sana getiririm herseyi geride bırakıp gidiyordum affet beni sevgilim ben sana layık olamadım  çocuğumuza daha iyi bir hayat ve gelecek vadetmeye gidiyorum....

acı veren aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin