Sabah telefonuna gelen mesaj sesiyle uyandı. Geceden kalma ağrısı hala etkisini gösteriyordu. mesajı okumadan önce elini yüzünü yıkayarak bir tane daha ağrı kesici içti. Kahvaltı için bir şeyler hazırlarken telefonuna bir mesaj daha geldi. Sabah sabah üst üste gelen mesajlar onu şaşırtmıştı.
İlk reklam mesajını okudu. Tabi ya ! Bugün 14 Şubattı.O malum gün. Diğer mesajın kimden geldiğini tahmin edebiliyordu. Nasıl bu kadar unutkan olduğunu ve ne kadar tatlı bir sevgilisi olduğunu düşünürken O'ndan gelen mesajı açtı. Sevgili olduklarından bu yana beraber kutlayacakları ilk sevgililer günüydü. Bugünün ne kadar özel olacağını düşündü.
Fakat gördüğü mesaj onu düşüncelerinden alıkoydu. Sadece 'Senden ayrılıyorum.' yazıyordu. Deliye döndü. Kendi kendine söylenmeye başladı. Sinirini bir şeylere vurarak, bir şeylere zarar vererek çıkarması gerekiyordu. Fakat koşmak ona her zaman daha iyi hissettirirdi. Ne zaman sinirli olsa koşarak sinirini yatıştırırdı. Bu durumda 'terkedildiği durumda bile' işe yarayacağını umarak sportif bir şeyler giydi ve dışarı çıktı. Apartmandan çıkar çıkmaz etrafta el ele tutuşan, çiçek satan, hatta sınırı aşanları gördükçe deliye döndü.
Evine geri dönüp küçük seyahat çantasına bıçaklarını,silahını ve yeteri kadar bant koydu. Tekrar dışarı çıktı. Şapkasını önüne eğerek insanların dikkatini çekmeden yürümeye başladı. Eski ve dar sokakları olan bir mahallede oturmak bu sefer işine yarayacak gibi görünüyordu.
Gözü kenardaki çifte takıldı. Çok mutlu görünüyorlardı. Kendinin aksine...
Bir şey sormaya gidiyormuş gibi sakince yanlarına yaklaştı ve selam verdi çifte. Sonra adama göz kırparak özel bir şey soracağını söyleyerek sevgilisinden uzaklaştırdı. Aşktan akılları yerinde olmadığı için bu şüpheliye dikkat etmeden gülüşüyorlardı hala. Adama bir şey göstermek istediğini, onunla ilgili soracağını söyleyerek çantasını açtı ve bıçağını ani bir hareketle çıkartarak adama sapladı. Bir kaç kere bıçağı sokup çıkartarak daha da etkili olsun diye döndürdükten sonra adamın yere yığılıp halsiz yattığından emin oldu. Bu işi çok az bir sürede yapmıştı. Kadının bir şey yapmasına fırsat vermeden ona da saldırdı. Bıçaklamadı onu. Sadece ağzını, elini ve ayaklarını bantladı. Bu çifti kimse görmeden yakınlardaki sevgilisiyle buluştuğu gizli depolarına götürmeyi başardı.
Bir kaç çifti daha aynı şekilde erkekleri bıçaklayarak kadınlaraysa zarar vermeden depoya taşıdıktan sonra 'eski sevgilisine' mesaj attı.
''Her zaman buluştuğumuz depoya gel.''
Ardından sevgilisi de cevap verdi. ''Benim de sana bir sürprizim vardı en güzel kıyafetlerinle orada ol'' diye mesaj atmıştı.
Sabah olsa adam çok heyecanlanırdı fakat şimdi apayrı bir insan olmuştu. Akşam olmuş hava kararmıştı. Sevgilileri yan yana sandalyelere bağladı. Kadınlar çığlık atmaya çalışıyor adamlar ise yeni yeni uyanmaya başlamışlardı.
Kapıda eski sevgilisinin sesi duyuldu. Eline bantı alarak kadının yanına gitti. Kadın adamın en sevdiği elbisesini giymiş, saçını en sevdiği şekilde yapmış ve uzaktan daha kokusu gelen en sevdiği parfümü sıkmıştı. Adam bu manzara karşısında büyülense de aldığı karardan geri dönmemeye kararlıydı.Kadının elinde piknik sepeti vardı. Diğer elindeyse hediye paketi..
Kadın adama ''Sadece küçük bir şaka yaptım ayrılalım derken, ilk ve en güzel sevgililer günümüzün küçük bir sürprizle kutlamak istedim'' dedi.
Adam kadının daha fazla konuşmasına müsaade etmeden ona ayırdığı sandalyeye kadını sırtında taşıyarak götürüp oturttu ve elleriyle ayaklarını bantladı. Kadın şok olmuştu. Diğer çiftleri de gördüğünde ne yapacağını bilemedi.
Kekeleyerek:
-S..Se-n ne yaptın böyle ? Bunlar da kim ! diye korkuyla bağırdı.
-Sürpizinin nelere yol açtığını gördün mü ? Küçük sürprizin eski bir katilin uykuda olan ruhunu uyandırmaya yettiğini farketmiş olmalısın. Şimdi de benim sürprizimi izle bakalım dedi adam.
İlk önce ilk çiftin sandalyelerini ortaya aldı. Kadının ve adamın ağzındaki bantı çıkardı. Çığlık çığlığa bağırıyorlardı. Adam:
-Bu sana hediyem olsun. Senden başka baktığı her kadın için gözlerini oyuyorum.
Senin sesinden başka duyduğu her ses için kulağını koparıyorum.
Senden başkasına güldüğü her sefer için dudaklarını kesiyorum.
Senden başkasının kokusuyla sarhoş olduğu için burnunu kırıyorum diyerek sırayla tüm organlarını kesti, kırdı. Sonra yarı baygın adama dönerek:
-Bak dostum. Bu kadınlara güven olmaz. Emin ol seni ileride terkedecekti. O seni terketmeden sen onu ebediyen terket. Benden sana hediye olsun diyerek adamın kafasını bıçakla tek bir hamleyle kopardı. Kadın gözyaşlarıyla karışık haykırışlarına engel olamıyordu. Daha sonra kopardığı kafayı eline alarak kadına yaklaştırdı.
-Bak gördün mü ? İşte son aşkı sen oldun. Tüm kadınların istediği şey bu değil midir ? diyerek adamın kafasını kadının bacağına koydu. Kadın irkilerek çekilmeye çalışsa da elindeki bantlardan dolayı hareket edemiyordu.
Adamın eski sevgilisiyse arkadan bağırıyor, ağlıyordu. ''Ne yaptığını sanıyorsun sen'' türü çığlıklarla adamı durdurmaya çalışıyordu. Adam tüm çiftleri bu şekilde katlettikten sonra öldürdüğü adamların sevgililerine karşı konuştu.
-Bakın sevgilinizi öldürdüysem bu kadın yüzünden. Suçlayacak birini arıyorsanız bu kadını suçlayın. Hatta eğer rahatlayacaksanız sizi serbest bırakayım da bu kadına istediğinizi yapın dedi adam.
Gözü dönmüş kadınlar adamın eski sevgilisine bakıyorlardı. Adam sırayla kadınları serbest bıraktı. Sadece eski sevgilisini çözmedi. Kadınlar ilk önce adama saldırmayı denediler fakat adam onları geri savurunca sinirlerini illa birinden çıkarmak zorunda olan kadınlar adamın eski sevgilisine saldırmaya başladılar.
Bıçaklara dokunmadan elleriyle biri gözlerini oydu, diğeri kulaklarını ısırıp kopardı, diğeri bir bıçağı eline alarak kadının burnuna dayadı ve kafasına vurduğunda bıçak kadının beyninden çıktı. Türlü çeşit işkenceler sonunda kadının güzel elbisesi kıpkırmızı kanla bulandı. Artık güzel saçları kanla karışmıştı. Ve güzel parfüm kokusu leş gibi kokuyordu. Adam ölmeden önce eski sevgilisinin yanına giderek olmayan kulağına:
-Sevgililer günün kutlu olsun sevgilim. Nasıl sürprizimi beğendin mi ? diye fısıldadı.