Stowry exe.-2 Lanetin Gülümsemesi

3.6K 176 24
                                    

CP Face sayfasından alıntıdır.

Merhaba. Ben Zac. Beni hatırlayacağınızı umut ediyorum. Evet, stowry.exe tarafından lanetlenen çocuk.

Hiç, bir şeyin başınıza bela açacağını bildiğiniz halde onu yapmaya devam ettiniz mi? Ben yaptığımı biliyorum.

Geçen hafta...

Yüzme dersimden çıkmış, servisime binmiştim. Her zaman oturduğum yer dolu olduğundan dolayı zorunlu bir değişiklik yapıp arka dörtlüdeki en sağda olan koltuğa oturdum. Şansım her zamanki gibi beni b*ka sürükledi ve koltuk kırık çıktı. Oturduğum yer sürekli kayıyordu. Düzeltmek için ayağa kalktığımdaysa tamamen altımdan kayıp yere düştü ve bir CD'nin güneşle birlikte parlaması gözümü aldı. Yine bir CD. Lanet olsun hayır hayır almamalıyım. Fakat merakım her zamanki gibi aklıma üstün basıyordu. Elim titreyerek CD'ye gitti ve onu aldım. Koltuğu yerine koydum ve rahat olmasam da oturdum. CD'ye bakmaya korkuyordum. Aylar önce yaşadığım lanet stowry belasını hatırlıyordum. O zamandan beri bilgisayarlara, CD'lere, flash belleklere... her şeye karşı bir fobim oluşmuştu. Ama aptal merakımı bir türlü yenemiyordum. Gözlerim bir anda CD'ye kaydı. Bomboştu. Bomboş beyaz bir CD. Çantama attım. Garip düşüncelerin arasında eve ulaşmıştım. Servisten atladım ve eve girdim. Anneme tek kelime bile etmeden kendimi odaya kapadım ve elimi çantaya attım. CD'yi çıkardığımdaysa... Çığlıklarım boğazımda düğümlenmişti. Az önce bomboş olan CD'nin üstünde şu an "Stowry (2) Lanetin Gülümsemesi" yazıyordu. 'Sakin ol Zac. Sakin ol. Her şey bittiğinde yatağında uyuyor olacaksın. Boş ve saçma bir CD."

Kendimi sakinleştirmek için komik de olsa büyük annemin bana 8 yaşımdayken öğrettiği ve hala unutmadığım şarkıyı söyledim.

"Bir kayıkçı geliyor...

Ellerinde küreği,

gözlerinde denizi..."

Tanrım ne saçmalıyordum. Yine bir çıkmazın içindeydim. Olacak her neyse, bu gün kesinlikle olacaktı. Bilgisayarı açtım. Ardından minik düğmeye basarak CD rom'un önüme yavaşça gelişini seyrettim. CD'yi taktım ve koltuğa diken üstünde de olsa oturdum. İlk stowry.exe'ye benzer bir program açıldı. Fakat bunun içinde bir flash dosyası vardı.

"Stowry.exe (2) curse smile.2"

Ve siyah bir ekrandan ibaretti. Altında, "Başlamak istiyor musun?" yazıyordu. Saçma bir soru. Bunu yapan her kimse ya da her neyse kendimi durduramayıp EVET'e basacağımı biliyordu. Beni iyi tanıyordu. Evet'e basmak için imleci aşağıya doğru indirdim.. Tanrım tamamen alay ediyor. Seçenekler: Evet ya da Evet :)) lanet şey. İlk evete tıkladım ve gözlerimi kıstım. Neyin çıkacağını bilmiyordum. Sıradan bir yazı: "Arkana bakma :)) ufak bir tavsiye." Elbette bakacaktım. Aniden arkamı döndüm. Ama hiçbir şey yoktu. Dolabımla göz göze geldikten sonra yüzümü tekrar bilgisayara çevirdim.. Webcam'im açılmıştı. Kendimi seyrediyordum. Sonra... gördüğüm şeyle irkildim. Arka tarafımda, boynumun biraz solunda bir göz webcame bakıyordu. Korkarak arkamı döndüm ama bir şey yoktu. Gözlerim yere doğru gittiğindeyse halıdaki kan lekeleri gözüme çarptı. Bağırmak istiyordum. Programı kapatmaya çalışıyorum ama olmuyordu, çok şiddetli ve ürkütücü bir müzik bangır bangır çalmaya başlıyordu. İğrenç bir şeydi. Tam bu sırada annem içeriye daldı. Ama.. ama bu imkansız! annem içeriye girdiğinde hem monitör kapandı, hem de müzik. Annem:

"Ben de bunu söylecektim. Teşekkürler tatlım."

Monitör tekrardan açıldı ve garip, siyah yüzlü bir adam konuşmaya başladı.

"Merhaba Zac. Fark ettim ki beni yavaş yavaş unutmaya başlamışsın. Kendimi hatırlatmak istedim. Ara sıra dostların kendisini hatırlatmasında fayda vardır öyle değil mi? Neyse. Sana demek istediğim... bunu her yere yay. Ta ki herkes stowry'nin lanetini öğreninceye kadar. İşte o zaman dünya daha iyi bir yer olabilir." ve gitti. Program kendi kendine kapanmış, hatta masaüstümden silinmişti. Başımı kollarıma yasladım ve ağlama başladım. Neden ben?... bu sırada bilgisayar otomatik olarak Facebook'a bağlandı. Zaten o lanet program yüzünden kafayı yedi. Umursamadım. Bir mesajım bile vardı ama açmak içimden gelmiyordu. Az önceki sesin aynısı hoparlörümden gelmeye başladı:

"Sen mesajlarını okumuyor musun?"

Hızlıca mesaja tıkladım. Bir link...

CreepyPastaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin