"Bak hadi ama ölmezsin.Kanıtı benim."kanıta bak tipsiz.Tamam çarpılacağım şimdi.Tipsiz değil ama gıcık.Elimle kapıyı tuttum kaçmıyordum bir kere.Susun siz.Olayı bilmiyorsunuz.
"Kader bu kapıdan çıkarsan eğer.Seninle ayrılırım.Beni bir daha göremezsin."blöf yapıyordu.Çünkü dört gün sonra boşanacaktık.Zaten bilindik bir şeydi.Turun bitmesine daha vardı.Turdan önce ayrılmaya karar vermiştik.
"Teknik olarak odadan çıkmış sayılmam.Çişim geldi."ah, evet odanın değil, banyonun kapısını tutuyordum.Çişim gelmişti.
"İşede gel bekliyorum."eğer iğrenmezseniz size işerken olanları anlatabilirim.Evet olanlar şundan ibaretti.Berk önüme iğrenç karşımlarla dolu yemeklerle gelmiş onları yedirmeye çalışıyordu.Bakamadığım yemekler bile vardı.Görüntüleri bu kadar iğrençken tatları nasıl güzel olabilir ki?Sorarım size nasıl olabilir?Neyse şimdide soğanlı çilekli süt içirmeye çalışıyordu.El insaf!Kutsal içecek o.Neyse çişim bittiğine göre ellerimizi yıkamayı unutmuyoruz.Anamızı cep telefonundan arıyoruz gibi pldu bu ama neyse.
"Geleceğini biliyordum."
"Gidecek bir yerim yokta ondan."
"Tabi tatlım.Bende zaten yakışıklı değilim."
"Berk bir konuyuda senin tipine veya kişiliğine çekmeden bitirebilir miyiz?"
"Yersen bitirebiliriz."
"Yemem ki."
"Yersin, yersin."dedi böyle ağzını yaya yaya.Şeytan diyor çarp iki tane sussun ama.İşte şeytanı dinlememek lazım.
-1 dakika 23 saniye sonra-
"Kusmak için çok gencim.Lanet olsun sana ornitorenk Perry."evet başarmıştı.Yedirmişti.Brokolili tiramisı yedirmişti.Ben yaralı, ben ölü, ben wefadd.Hayır bu yaşımdabana bu cümleleride kurdurttun ya Berk sana artık başka bir şey demiyorum.Senden nefret ediyorumun dışında.Tabi bunları içimden söylediğim için onun pekte önemsediğini zannetmiyorum.Berk'in telefonu çalınca bana kıs kıs gülmeyi kesti ve hemen telefonuna gitti.Her kimse gizli bir şekilde konuşuyordu.Konuşması bitince;
"Kimdi?"
"İşten."
"O zaman niye fısıldaşarak konuştun?"
"Kader sen sağır mısın?Hayır resmen bağırarak konuştum ben."
"Berk ne oluyor?"üstünüe yürümeme rağmen pek bir telaşlı davranıyordu.Sanki benden bir sır saklıyordu.
"Berk benden sanki bir sor saklıyorsun.Ne saklıyorsun?"
"Belkide sırrım Maybeline."dediğinde Kader ablanız tabikide ilk başta oalyı anlamayıp bir süzgeçten geçirdi.Anladığımaysa;
"Saçmalama Berk, mümkünmüş gibi, ne saklıyorsun onu söyle."
"Bir şey saklamıyorum.Akşam gezelim mi?Gondola bineriz."Sabaha doğru uçağa bineceğiz Berk dinlenmek istiyorum.Zaten her yer kanalizasyon suyu dolu.Hem sabah bindik daha gondola."
"Ama turla geraber bindik."
"Bindik mi?Bindik.Dava kapanmıştır."
"Ama Kader."
"Ama Kader ne Berk?Ne?"şuan benden bir şey saklıyor oluşu beni sinir ediyor, meraklandırıyordu.
***
"Kader."
"Haaa."televizyon izliyordum.Anlamıyordum konuştukları dili.Ama en azından dinliyordum.Ve kimse benir şey izlerken keyfimi kaçıramaz.Gerçi Berk yüzünden keyfim hep kaçık ama neyse...
"O çocukla görüşecek misin?"
"Hangi çocukla?"
"İşte şu seni istemeye gelecek olanla."
"Bilmem ki.Tatlı çocuktu en son hatırladığım zamanlarda."
"En son ne zaman gördün?"
"7 yaşındayken."
"Çok iyi ya."diye efkarlı bir hava takındı.
"Ne oldu?"
"Tüm ayatım boyunca tek güvencem annem oldu.O da ölmeden önce bana en büyük yalanını söyledi."
"Ne gibi?"
"Hayat anın Kaderleriyle falan dolu değil.Senimle tanıştım.Seninle evlendim.Seni sevdim.Sen başkasını istiyorsun."
"Berk yapma.Ben sadece ailemi mutlu etmek istiyorum.Evleneceğim demedim."
"Benimle birlikte bu kararı alırken bir şey demiştin hatırlıyor musun?"
"Ne gibi?"
"Hep başkalarının isteklerini yapmıştın.Şimdiyse oendi isteklerini yapmak istediğin için benimle bu evlilik işine karıştın.En azından bana öyle demiştin.Şimdiyse yine yenik düştün iki büyük sözüne gidiyorsun yüzünü bile hatırlamadığın birinin yanına."canımı yakmıştı bu sözleri.Ben Berk'i umursuyordum.Be ikinci defa onu bu kadar yaralı, bu kadar acı dolu görüyordum.Onu incitmek sanki kendimi incitmek gibi geliyordu.Öyleydi de.
"Berk hadi uyuyalım."
"Peki."
"Yanıma gel.Sana sarılarak uyumak istiyorum."midem hala bulanıyordu,Ayrıca o tiramisudan başka bir şey yemediğim için açtımda.
"Geldim."dedi ve yatağa atladı.Onun atşamasıyla benim sarsılmam bir oldu.Ve tabiki
de buda benim...*Şimdi öncelikle bu bölüm ve 19 bölüm aynı gecede geçiyor.Komik sözler yok.Ya da eğlenceli zamanlar.Biliyorum bir iki bölümdür böyle.Ama söz.İki bölük sonra(teknik olarak 21.bölüm)eğlence kaldığı yerden devam ediyor.Aakın çıkarmayın kütüphanenizden sadece bu aralar bazı şeylerin olması için böyle.Özellikle şarkı sözlerini olduğu bölüm için özür dilerim.Gerçekten o şuana kadarki yazdığım en boş bölümdü.*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER
RomantizmAptal herif.Kim mi?Kocam tabiki de kim olacak başka?Bir dakika o kimdi?Hayır canım cidden soruyorum. O bir NASA ÇOCUĞU. O bir KÖPÜK PRENS. O bir FISKİYE ÇOCUK. O birazda GICIK. O 'sözde' ÇILGIN. O benim KOCAM. Bense onun KADER'İYİM. Not:Hikaye eğlen...