L E K E - DÖRT

6K 226 42
                                    

4. BÖLÜM

Kapıya açmayacağını kavradığımda vurmayı bıraktım, derin bir nefes aldım ve sakinleşip, kendimi topladım. Sonra odayı gezmeye başladım. Siyah ve gri ağırlıklı bir odaydı. Bir kütüphanesi vardı. Kocaman büyük bir gardırop..Aynalı bir masa..Bi dakika..Bu bir makyaj masası..
Masanın yanına gittim ve sandalyeye oturdum. Hiç yabancılık çekmemiştim. Elim tarağa gitti...Elime aldım ve uzun uzun baktım. Oturduğum yerden kalktım ve hemen yan tarafında L bir masa olan yere baktım. O masanın duvarında asılı diplomalar vardı. Bi de..Onunla birlikte çekilmiş olduğumuz fotoğraflar..Hepsi asılıydı. Birkaç tanesi masanın üstündeydi. Elime masanın üstünde olan fotoğraflardan birini aldım. Sonra gri L koltuğa oturdum. Uzun uzun elimdeki fotoğrafa baktım. Sağ elimi yastığa götürdüm ve düzelttim. Yavaşça kendimi sağ tarafıma bıraktım. Burnumu çektim ve sol elimdeki fotoğrafı görüş hizama getirip tekrar bakmaya başladım..

Fotoğraf;

Bu adam nasıl benim sevdiğim adam olabilir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu adam nasıl benim sevdiğim adam olabilir..Bu adam bir mafya..Amcamın yaptığı işi yapıyor. Zaten aramız da bu yüzden açık..
Gözümden bir damla yaş düştü. Ciddiyetimi bozmadan kendi kendime konuştum.

"Şuna bak..İnsan zorla da olsa bi tebessüm eder.."

Çerçeveyi koltuğa koydum. Hala elimdeydi. Gözlerimi kapadım..

~~~~~~~~~~~~

Yazardan;

Kerem, Hande'yi odaya kapattıktan sonra Anıl'ın yanına gitti.

"Yanlış yapıyorsun Kerem.."

"Söyle Anıl! Bi yol söyle o zaman! Hatırlamıyor beni! Daha ne yapabilirim?"

"Ya abicim Hande daha kendi kardeşlerinin ölümünü hatırlamıyor..Biraz zaman versen.."

"Veremem zaman Anıl..! Onun o Burak'la Efe'yi kaybettiği anki bağırışları gözümün önünden gitmiyor..Herşeyden tam 4 gün sonra arabayla uçurumdan atlaması peki..! Benim canım acımıyor mu sanıyorsun!?"

FLASHBACK

Burak ve asker arkadaşları ödül alacakları için kürsüye çıkacaklardı. Orhan, Kemal, Hande, Bige, Melisa ve Kerem ordaydı. Efe hastanede tedavi altındaydı. Burak hariç herkes kürsüye çıktı. Yerlerine geçtiklerinde Burak vücudunu tutarak kürsüye geldi. Her yerinden kan akıyordu. Hande onu öyle görünce hızla ayağa kalktı ve ona doğru koştu. Arkadaşları da koştu. Burak son sözünü söyledi ve yere yığıldı. Hande elini tuttu ve bırakmadı. Çok kötü ağlıyordu. Amcası kalbini tuttu. Çok kötü olmuştu. Bige olduğu yere yığılmıştı. Kerem Hande'ye bakarken, Kemal babasıyla ilgileniyordu. Bige'nin başında Melisa vardı. Öldüğünde herkes saygı duruşuna geçti.

(Belki tanıdık gelmiş olabilir. Söz Dizisi 74. Bölüm - Vurdular Beni bölümünü izlerseniz daha iyi kafanıza işlenecektir. Eylem karakterini de Hande olarak düşünebilirsiniz..)

L E K E  (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin