16,My Eyes Are Sleeping

1.2K 128 24
                                    

"Rosé! O ruju ben süreceğim!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Rosé! O ruju ben süreceğim!"

"Banane, sen farklı sür! Kim beğendireceksin kendini!"

"Bana bak sincap! Küçüksün falan demem, yolarım saçlarını!"

"Aa, bir susun artık! Kafam şişti burada! Aynı ruju sürseniz ölür müsünüz? Hem bu ne süs, alt tarafı Jimin'lere gidiyoruz?"

Jisoo unnie'nin olaya el atması ile ikisi de tıpış tıpış odaya dönmüşlerdi. Onlar iki saat önceden hazırlanmaya başlamıştı fakat ben hâlâ pijamalarımla, elimde mısır, film izliyordum. Bugün bütün gün boyunca yatmayı ve keyif yapmayı planlamıştım fakat Rosé sevgilisine özleminden bizi zorla oraya davet ettirdi, ki kendi gitse ve bizi sürüklemese incileri dökülmezdi. Jennie unnie de Yoongi'ye merakından bu onun işine gelmişti. Jisoo için bir sorun yoktu tabi ama yanan yine ben oluyordum.

"Lali, kaldır o poponu ve hazırlan!"

"Ben gelmesem, hasta falan dersiniz?"

"Lisa"

"Of iyi be!"

Söylene söylene odama ilerlediğimde kapıyı arkamdan çarpmam ile Jisoo unnie salondan bana bağırıyordu.

Dolabımı açıp pek fazla uğraşmadan elime gelen siyah pantolonum ve sarı yarım tişörtümü alıp yatağıma bıraktım. Gidesim olmadığı için uyuşuk uyuşuk hazırlanıyordum, bu yüzden kızlar kapımda bas bas bağırıyorlardı.

"Kulak bendeki de kulak! Bir susun artık!"

Hazırlanıp dışarı çıktığım da hepsi kapıda beni bekliyordu.

"Bu kadar zaman beklettin, bari daha düzgün birşey giyseydin ya."

"Hadi çıkalım artık, yeterince geciktik."

Araba yolculuğumuz her zamanki gibi Rosé ve Jennie unnie'nin atışmaları ile geçmişti. Şükür ki ikisine çok fazla maruz kalmadan varmıştık. Zaten Jimin'in evi bize on dakikalık bir mesafedeydi.

"Hoşgeldiniz Hanımlar." Kapıyı açan Taehyung ile oraya dönmüştüm.

"Hiç hoş bulmadım." Homurdanarak söylemiştim fakat Jisoo unnie duymuş olacak ki kolumu sıkmıştı.

"Heey, acıdı!"

"Sus ve yürü Lisa!"

Daha fazla uzatmamak adına içeriye geçtiğimde çocukların köyü bir sohbet içinde, salonda oturduklarını görmüştüm. Jungkook'u yanını boş bulduğum için oraya oturmuş ve selam vermiştim.

"Merhaba Jungkook, nasılsın?"

"İyi, sen?"

"İyi gibi işte, her zaman ki hâlim. Tükendim."

"Aslında dışarıdan çok neşeli ve enerjik duruyorsun."

"Öyleyim zaten ama bugün bütün gün yatmak ve film izlemek istiyordum."

Lali's PlatonicsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin