12,Cinema

1.3K 130 70
                                    

"Lisa! Hadi çabuk ol!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Lisa! Hadi çabuk ol!"

"Tamam hemen geliyorum unnie!"

Çantamı da koluma taktığımda koşa koşa merdivenlerden inemeye başladım. Rosé'nin Jimin ile başbaşa kalmaya cesaret edememesi üzerine bizi de çağırdığı sinema için hazırlanmıştım. Jennie unnie ise çoktan hazırlanmış oldukça uyuşuk olan beni aşağıda bekliyordu. Kapıdan çıktığımda doğruca arabaya ilerledim. Ben binince Jennie unnie arabayı çalıştırmış, Jisoo unnie'nin evine doğru sürmeye başlamıştı. Jisoo unnie'yi de biz alacaktık. Rosé ise Jimin ile gidecekti. Hepimiz orada buluşmaya karar vermiştik.

"Selam"

"Merhaba unnie."

"Diğerleri varmış mıdır?"

"Jimin Rosé'yi siz gelmeden birkaç dakika önce aldı. Hemen hemen aynı anda orada oluruz."

Küçük diyaloğumuzun ardından arkama yaşlanmış ve camdan dışarıya doğru bakmaya başladım. Ne izleyeceğimiz hakkında hiçbir fikrim yoktu. Oraya gidince beraber seçecektik muhtemelen.

• • • • • • •

Çantamın ağzını kapatırken bir yandan da yürümeye çalışıyordum. Sinema izleceğimiz merkeze gelmiştik, üst kata çıkıyorduk. Az sonra bizim olduğunu tahmin ettiğim kalabalık grup görüş açıma girdi.

"Selam millet!"

"Oo hoşgeldiniz yüce Jisoo hazretleri!"

"Abartmayın lütfen."

"Bu güzelliği abartmayıp ne yapacağız?"

"Bi kere yavşama be Tae!"

Onların bu haline gülerken Jennie unnie ve Yoongi oppayı gülüşürken görmüştüm. Jen unnie onlara baktığımı fark edince bana 'hemen dön önüne, almayayım aklını' adlı bakışını göndermişti. Bende ona sonra konuşacağız der gibi bakarak kafamı yanımdaki şahısa doğru döndürmüştüm.

"Merhaba Namjoon oppa."

"Merhaba Lisa, nasılsın?"

"İyiyim oppa, sen?"

"Bende iyiyim ama şuan Hoseok'a birşey söylemeliyim, sen neden Jungkook'a merhaba demiyorsun?"

"Tabi oppa, sen git, sonra görüşürüz."

Namjoon oppa yanımdan ayrılınca herkesten uzakta durmuş, yere dalgın dalgın bakan Jungkook'a çevirdim yönümü. Yanına vardığımda bakışları bana döndü.

"Ah, Lisa."

"Selam Jungkook, ne yapıyorsun burada tek başına?"

"Sadece bekliyorum."

Biz buradayken diğerleri film seçmeye çalışıyordu. Orada büyük bir fikir ayrılığı yaşadıkları çıkan kargaşadan belli oluyordu. Biz ise olduğumuz köşede durmaya karar verip, kendimizi o yaygaranın içine atmamaya karar vermiştik. Açıkçası romantik bir filme gitmek istemiyordum ama Rosé büyük ihtimalle herkesi istediği filme gitmeye ikna etmeye çalışıyordu ve başarılı da olmuştu.

Lali's PlatonicsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin