32"enemies to besties"

766 101 106
                                    

Haftayı zor atlatmıştı. Aslında bir daha okula bile gitmek istemiyordu. Bunları Jisung'un yaşamasına sebep olduğunu düşündüğünde tekrardan pişman olmuştu.

Sonunda cuma günü okuldan çıkmıştı. Kesinlikle sarhoş olmak istiyordu. Bu kez Chan da yoktu. Ve ne zaman yalnız başına sarhoş olsa başına bir bela gelse de bu kez cidden belaya bulaşmak istiyordu.

°°°

Hyunjin bar kısmına oturup vakit kaybetmeden hızla içmeye başlamıştı. Çok kısa sürede birkaç kadehi devirdikten sonra bir iç çekip etrafına bakındı. Tam bu sırada ona doğru gelmekte olan Minho'yu gördü.

Minho Hyunjin'in yanındaki sandalyeye otururken Hyunjin ona şaşkınlıkla bakıyordu.

"Naber?" dedi Minho sıradan bir ses tonuyla. Hyunjin hala anlamayan gözlerle ona bakıyordu.

"Kötü?"

"Hyunjin ne mal adamsın ya?" dedi Minho sanki ciddi bir soru soruyormuş gibi.

"Ne?"

"Gitmişsin Seungmin'le konuşmuşsun. Hiç mi iş bilmiyosun oğlum biraz salsana çocuğu. Mal mal işler yapıp daha da zorlaştırıyorsun."

Hyunjin kaşlarını hafifçe çatarak ona baktı.

"Sarhoş musun sen?"

"Olduğumuz yer çocuk parkı içtiğimiz şey de elma suyu olmadığına göre..."

"Anladım..." dedi ama anladığı söylenemezdi. Minho neden yanına gelip böyle konuşmaya başlamıştı ki? Hakaret etse anlayabilirdi.

"Bence... mezuniyete kadar konuşma. Mezuniyet balosundan sonra muhtemelen biz yine bara geliriz eğlenmeye... Sonra konuşursunuz." dedi Minho ciddiyetle. Yukarı bakarak düşünüyordu.

"Sen bana tavsiye mi veriyorsun?" dedi Hyunjin şaşkınlıkla. Minho gözlerini devirirken bir iç çekti.

"Seni affettim çünkü. Hatta seni anladığımı bile söylemedim mi?" dedi kaşlarını çatarak. Hatırlamadığı için gerçekten sinirlenmiş gibiydi.

"Evet söyledin."

"Bana yaptığın şeylere rağmen bak ben affettim!" diye bağırdı bu kez. Kaşlarını kaldırarak Hyunjin'e bakıyordu.

"Tamam anladım." dedi Hyunjin sakince. Bir iç çekti.

"Ama gerçekten... yani artık ödeştiğimize göre... öfkem geçti." dedi Minho. Hyunjin'in gözleri büyüdü.

"Gerçekten mi?"

"Gerçekten dedim ya mal mısın?"

"Tamam pardon."

"Yani aslında kendimi senin yerine koydum biliyor musun? Senin düşündüğün gibi düşününce... ben de aynısını yapabilirdim. Ha tabi bizim hiçbir suçumuz yoktu orası ayrı. Jeongin'in de bir suçu yoktu. Doğru dürüst araştırmadan yok yere canımızı yaktın."

"Özür dilerim."

"Neyse. Mal olduğun için yanlış anlamışsın." dedi ciddiyetle. Hyunjin güldü. "Harbiden lan ben niye affediyorum seni? Amına koyayım senin sikik beynin düzgün çalışmadıgından bize sarmışsın ben neden affettim seni geldim burda tavsiye falan veriyorum. Ben de malım galiba."

Hyunjin dayanamayıp kahkaha atınca Minho da gülmüştü. Yavaş yavaş içmeye devam ederken git gide daha da sarhoş oluyorlardı.

"Affettin artık o olayı kapattık."

"Tüh ya boşluğuma gelmiş."

"Ben nasıl dayanıcam mezuniyete kadar?" dedi Hyunjin dudak büzerek. Önündeki içki bardağını döndürdü.

Sweet Chaos // HYUNMIN ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin