"Yapmak zorundasın. Yapacaksın demiyorum Uraz! Yapmak zorundasın diyorum. Sürekli pes edip kendini salmak sana yakışmıyor. Bir kendine bak, bu sen misin?"Hep aynı cümleleri duymaktan sıkılmıştı Uraz. Onu kandırdıklarını düşünüyordu ve bunun sadece boş bir umut olduğunu düşünüyordu.
"Bak koçum Dünyanın her yerinden herkesin yenileceği bir yer vardır. Kimilerini yenilgi yıkar , kimileriyse zaferle küçülür, bayağılaşırlar. Büyüklük, hem yenilgiyi, hem de zaferi kabullenebilen kişilerde yaşar. Haydi baştan alalım."
Günü böyle devam ediyordu ama değişen birşey yoktu olmayacaktı da ona göre. Son zamanlarda iyice çekilmez ve asabi olmuştu. Kendisi kabullenmek istemese de Elif'i görmediği için bu durumda olduğunu çok iyi biliyordu. Tekrar olumsuz bir şekilde oturdular.
🕊️Yazardan 🕊️
Bir gün, adam ormanda gezerken bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını gördü. Kozasındaki küçük delikten çıkmaya çabalayan kelebeği saatlerce izledi.
Sonra adam, kelebeğin kozadan çıkmak için çabalamaktan vazgeçtiğini, gücünün kalmadığını düşündü. Kelebeğe yardım edeyim de kolayca çıksın diye düşündü ve kozadaki deliği daha rahat çıksın diye büyüttü.
Bu sayede kelebek kozasından kolayca çıkabildi. Fakat çıkmaya daha hazır değildi, bedeni hala kuru ve kanatları buruş buruştu. Adam, kelebeğin gücünü toplayıp, kanatlarını açıp, uçacağını düşünüyordu. Ama Kelebek kozasından zamanından önce çıkmıştı. Ne kadar çabalasa da uçamadı ve buruşmuş kanatlarıyla yerde sürünmeye devam etti.
Adam iyi niyetli bir şekilde kelebeğe yardım etmeyi istemişti ama bilmediği nokta; kelebeğin kozadan çıkmak için çabalaması, bedenindeki sıvının kanatlarına gitmesini ve bu sayede doğru zamanda kozasından çıktığında uçabilmesini sağlayacaktı. Bazı şeylerin zamana ihtiyacı vardır. Uraz'ın da öyle...
🕊️Hayat akarken sarf edilen çabalar, uğraşlar bizi hayatımızdaki bir sonraki adıma hazırlar, gerekli güce ulaşmayı sağlar🕊️
Diğer tarafta Selçuk iyileşmiş ayaklanmıştı bile.
Mesleği hastalık ve dinlenme ihtiyacı dinlemiyordu zaten. Hemen göreve çağırılmıştı. Gerçi kendisi de dünden razıydı gitmeye. Bugün Diyarbakır'da bulunan 8. Hava jet Üst komutanlığına çağırılmıştı. Hızla yola koyulup Diyarbakır'a doğru yol almıştı. Diyarbakır yollarında bir anısı canlandı.
15 temmuz olayları öncesi Sur olayları vardı. Şehir yanıp kül olmak üzereyken polisimiz askerimiz kahramanlık destanının altına imzasını atmıştı.
Genç adam çok iyi arkadaş üç kız tanımıştı. Şehit Cennet Yiğit
Şehit Gülşah Güler
Şehit Kübra Doğanay
Bu üç isimle birlikte ortak operasyonda bulunmuştu. Her anları gözünde canlandı.Birlikte okuyan, polisliğe birlikte başlayan 3 kahraman polis 15 Temmuz'da Ankara Özel Harekât Daire Başkanlığı'nda şehadete yürümüştü.
2015 de yaşanılan Sür olayları daha dün gibi aklımdayken hemen bir yıl sonra bu üçlünün şehadet haberini aldığında çok etkilenmişti.
Hava üst bölgesine yetiştiğinde vakit kaybetmeden görev yerine intikal etmek üzere F-16 uçağı ile yola koyuldu. Onun da desteği ile başarılı bir operasyon sonucundan F-16 uçağından indiğinde cılız, ufak ufak bir ağlama sesi duydu. Sese doğru ilerlediğinde gördüğü manzara ile içinden şunu geçirdi
"Dünya şuan yansa ya, yer yarılsa, biz de dahil her kötü insan ve buna sessiz kalanlar yerin dibine batsa. İnsanlığımızın nesli tükense."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~HUZUR'UN PEŞİNDE~
Ficción GeneralMüslüman bir genç kız ile Süryani bir genç adam ... Huzur ve Abil Eflah'ın hikâyesi 🕊️ Yüce Allah onların yollarını çok güzel bir noktada kesiştirecek🕊️ 🕊️💙🕊️💙🕊️💙🕊️💙🕊️💙🕊️💙🕊️💙🕊️💙 Dumanın üzerinde çölde bata çıka ilerliyorduk. Bir an...