Medya: Atakan Ilgazdağ ~ Benim hayatım bu🎶
Keyifli okumalar dilerim. Kendinize iyi bakın <♡>
"Ne güzel şeydir bir çift gözün içine bakarak, 'sen raslantıların en güzelisin' diyebilmek..."
SABAHATTİN ALİ
________________
Derin bir nefes alarak tekrardan elimde ki telefona baktım. Durmayacaklar. Peşimizi bırakmayacaklar işte. Herhangi birimize zarar vermeden durmayacaklar anladım artık.
"Offf.." seslice oflayarak sıkıntıyla telefonu yatağa fırlatıp yüzümü sıvazladım. Bir haftadır her şey güzel gidiyor derken tekrardan bir tahdit mesajı aldım bugün. Attığı mesajın üstünden tam 4 saat geçmiş olmasına rağmen yine de içimde ki sıkıntıyı atamıyordum.
Yiğit, Ayaz'ı biraz gezdirmeye götürmüştü. Duygu ve Onur ise şirket için bir kaç yere uğramaları gerektiği için oraya gitmişlerdi. Bir hafta önce Duygu, Onur'un şirketinde çalışmaya başlamıştı. Duygu, Onur'un karşı odasında çalışıyordu ve gün içinde de sürekli birbirlerini görebiliyorlardı. Aynı patron için çalışıyorlardı. Bu durum ikisi içinde iyi oldu.
Şu bir hafta o kadar güzel geçmişti ki, o kadını ve Ayaz'ın annesi ve babası olacak o şahısları unutmuştuk. Deli dolu bir hafta olmuştu ama ta ki bugüne kadar. Yine içimde ki tedirginlik ve korku içimi kemirmeye başlamıştı.
Kapı zilinin çalmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım. Telefonumu elime alıp odadan çıktığımda merdivenlerden inmeye başlamıştım. Merdivenleri imdikten sonra tekrardan zil çaldığında, "geliyorum geliyorum!" Diye bağırarak hızlı adımlarla dış kapının önüne geldiğimde gülümseyerek kapıyı açtım.
"Hoşgeldiniz." Dedim gülümserken.
Ayaz gülümseyerek kollarını bacaklarıma sardığında güldüm. "Birileri beni çok özlemiş sanırım ha?" Onu kendimden ayırarak önünde çömeldiğimde, Yiğit'te içeri girmiş, kapıyı kapatmıştı.
Ayaz, gülümseyerek yüzünü ellerinin arasına alıp burnumun ucundan öptüğünde şaşırarak gülümsedim.
"Yiğit Abi dedi ki; eğer birini burnundan öpersen ona çok sevimlisin demiş oluyorsun." Dediğinde dudaklarında sevimli bir gülümseme yer edindi. "Çok sevimli ve güzelsin Ela Abla."Dedikleri ufak çaplı bir şok geçirmeme neden olurken, dudaklarımda ki tebessümle Yiğit'e baktım. Ceketini askılığa asarken gülümseyerek bize bakıyordu. Deniz gözleri gözlerime baktığında dudaklarını büzüp ellerini pantoluna koydu. Gülümseyerek tekrardan Ayaz'a döndüğümde, "sende çok sevimlisin Ayaz." Dedim tüm içtenliğimle. Burnunun ucuna bir buse kondurup geri çekildiğimde hızlıca koşarak yanımızdan ayrılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CİĞERPÂRE
General FictionMavi gözlü adamın güzel kadını... Ciğerpâre: Ciğerimin köşesi demektir. "Peki ya sizin hiç fotoğrafını açıp, yüzünün en ince ayrıntısına kadar incelediğiniz biri oldu mu?" ~Cemal Süreyya~ ______________ "Senin s...