25.bölüm

250 11 2
                                    

Multimedia:Cenk

Test çözerken dünkü laf aklıma geldi.Beni sevmek mi?Bana hiç de gerçek gelmiyor.Aleyna'ya ondan sonra her defa böyle bir şey olması imkansız olduğunu söylesem de inanmıyordu.Kapı sesi gelince annemi gördüm.Ela gözleri çökmüş bedeni yaşlanmıştı.Yanına gidip ona sarıldım.Kim bilir ne yapıyordu bensiz...Ama hala kızgındım ona.

"Çok özledim dön artık evine"dedi annem ağlayıp.Saçlarımı okşayınca bende hüzünlendim.Ne diyeceğimi bilmiyordum.Dönmek istesem de Sarp'ın sözleri aklıma geliyordu.Asla dönemezdim!annem için.

"Yapamam"dedim ondan ayrılıp.Kafasını olumsuz anlamda sallayınca beni çekiştirmeye başladı.

"Hadi gidiyoruz!"dedi gözlerini silip.Hala beni çekiştirince"Gelememm!"diye bağırdım."Sen iki adamın katilisin!Seninle yaşayamam..."

Bunları ben mi söylemiştim.Annem dağılıp dizlerinin üstüne çökünce onu tutmaya çalıştım.Berke ve Cenk sese gelip annemi kaldırdılar.Onların babasının katilini kurtarıyorlardı.Babaları annemi öyle sevmiş ki onun için ölecek kadar..

Berke"Noldu?'dedi soğuk sesle.

"Konuştuk sadece"dedim.Annemi yatağa yatırıp kolanyayı burnuna tuttum.Cenk ise duvara yaslanmış kollarını bağlamıştı.Annem doğrulup çevresine baktı.Sonra da bana döndü gözleri.

"Başak!"dedi yalvarır gibi.

"Kendini yorma seni eve bıraksınlar"deyip Berke'ye baktım.Berke ayağa kalkıp odadan hızla çıktı.Annem bir bana bir de kapıya bakıp zorla çıktı.Camdan onları izleyip kitaplarıma tekmeyi attım.Oturma odasında sigara içen Cenk'in yanına gidip karşısına oturdum.

"Benden rahatsız mısın?"dedim gözlerine bakıp.İlgisiz haline dönünce bu adam beni mi sevecek?dedim.Ne kadar saçma bir tahmin!

"Bu nerden çıktı?"dedi."Ev işlerini ve yemek yapıyorsun işte"deyip alayla çevreye bakındı.

"Gitmemi istiyor musun?"lütfen evet desin!Sarp'a onun istemediğini söyleyebilirdim.Ama içimdeki bir yerde hep burda kalmak istiyordu...

"Kal işte"deyip sigarasıyla ayaklandı.Bu hallerine sinir oluyordum.Odama girip kaynak kitapları toparladım.Çantamı hazırlayıp sinirimi bastırmak için tırnaklarımı yiyip uykuya daldım.

-------

Mesajla uyandığım için ve geçmeyen sinirimle küfürleri sıraladım.

Gönderen:Güneş
:D günaydın çok güzel yağıyor :)

Gönderilen:Güneş
Günaydın :) kar mı yağıyo :0

Formamı giyip mutfakta olan Berke'yi gördüm.Oturma odasına gidip perdeyi çektiğim de kar manzarasına 'wow'dedim.Camı açıp azcık kar aldım.Mutfağa doğru ilerleyip bir şeyler hazırlayan Berke'nin sırtına karı atıp kaçtım.

"Başak ahhh!"dedi.Ben ise kahkahalarla gözlerim yaşarmıştı.Cama gidip yine kar aldım.Cenk'in odasına ilerleyip kocaman karı sırtına doğru attığımda birden kalkıp sırtına dokundu.

"Başak senin var ya!"deyip yataktan çıkınca bende gülüp kaçtım.İkisi beni oturma odasında sıkıştırıp sinsice birbirlerine baktılar.

Cenk"Bedellerin birikti Başak"dedi.

---------

Hayvan herif beni spor salonunda da yakaladığı için ve bu kar şakası için resmen hamalı olmuştum.

Bedellerim birikiyormuş

Allahım ya!Heralde matematik ödevinden daha beter bir ceza yoktur.Çoğunu çözemediğim de Cenk kafama geçirip"Koca kafanı çalıştır"demişti.Güneş ise edebiyat ödevini yapıyordu.Hem Cenk'in hem Berke'ninkini!Yazık lan ben size ne yapcağımı bilirim ama...

Okulun kütüphanesi izdihamdı.Burdakiler baya inek gibiydi.

Ödevler bitince sınıflara çıkıp derslere girdik.Dersleri pür dikkat dinlerken defterimi açtığım da notla karşılaştım.

Sen benimsin!Bu değişmeyecek!Ben istediğimi alırım...İyi dersler:) -Ozan

Kağıdı buruşturup yere attım.Lanet olası bir hastaydı bu!Ben bundan nasıl kurtulucam acaba?

--------

Öğle tenefüsü gelince Güneş eve gideceğini söyledi.Suratı bozuktu ve kötü bir şey olduğu belliydi..Bende sınıftan çıkmayıp kafamı sıraya koydum.Dürtülmeyle yanımdaki kişiye baktım.

"Ne var?"dedim sıkıntıyla.

Cenk"Sizin sınıfta da hiç güzel yokmuş"deyip etrafa göz gezdirdi.

"Off Cenk bi git"deyip tekrar kafamı sıraya koydum.

"Neden yemek yemedin?"dedi.Kafamı kaldırıp ona baktım.

"Canım istemedi"dedim ellerimi çeneme koyup.Birden"Annemi,babamı,evimi,odamı özledim"dedim derin bir nefesle.Güneş'e de aklım takılmıştı onu bulmalıydım.Telefonunu da açmıyordu.En iyisi yarın konuşurum.Cenk yanımdan kalkınca bir an üzüntü kapladı içimi.Nedenini bilmediğim...Bana doğru döndü."İstersen evine dönebilirsin"dedi.Hayır anlamın da kafamı sallayınca o da gitti.

-------

Kafamı test kitabından kaldırıp cama baktım.O kadar güzel yağıyordu ki...Kitabı koltuğa bırakıp telefonuyla oynayan Berke'ye döndüm.Koltukta yayılmış oyun oynuyordu.

"Hadi dışarı çıkalım"dedim bileğini tutup.Elinin sıcaklığı beni ısıtınca ayağa kalktı ve elimi sıktı.

"Aslında ben pek sevmem...ama senin için gelirim"dedi ve montunu giydi.Bende giyinip kuşanıp suratsızca oturan Cenk'e gülümsedim.Dışarı çıktık ki ben soğukla birlikte titredim.

"Hadi kartopu savaşı"diye cırladım ve elime kar alıp Berke'nin kafasına isabet ettyim.Ama eliyle yüzünü kapatıp daha büyüğünü attı.Camdan bizi izleyen Cenk'i görünce görmemiş gibi devam ettim.Ağzıma gelen karla Berke'nin peşine koştum.Sonunda yerde kayıp yuvarlanınca Berke yanıma gelip beni kucağına aldı.Tam o sırada Berke'ye gelen büyük bir kartopuyla Cenk'e döndüm.Bize doğru gelince ben yere inip Berke'ye gülmemek için zor duruyordum.Yüzündeki karları temizleyince Cenk'e gidip kar atmaya çalıştım ama beceremedim.

"Beceriksizler"deyip güldü Cenk.

Berke'yle birbirimize bakıp Cenk'e kocaman bir kar attık ki isabetli olmuştu.

-------

Eve zar zor girmiştik.Ben bir süre aralarından çekilince onlar çocuk gibi oynamışlardı.Çocukluklarını böyle geçirmedikleri belliydi.Çok mutluydular.Cenk ise böyle hiç gülmemişti.Şimdi ikiside koltuğa kurulmuş benden çay bekliyorlardı.

"Şifayı kaptınız he"deyip çaylarını koydum.Cenk öksürüp Berke burnunu çekince odamdan örtü getirip üstlerini örttüm.

"Hadi yatın bende şurayı ısıtmaya çalışıyim"şöminenin etrafındaki odunları yakıp bende orda kendime yatak kurdum.Yer yatağım şöminenin yakının da olduğu için sıcaktı.Uykuya dalıp bugünkü kar topu savaşımızı düşündüm...

--------

Dün geceki haberle çok sevinmiştim.Okullar tatildi!Uyanıp hasta çocuklara baktığımda Berke uyuyordu.Cenk ise yoktu.Ayağa kalkıp odasına doğru yürüdüm.

Kapı aralıktı ve fısıldayarak konuşan Cenk'e kulak verdim.

"Bugün beni de öldürmüştün hatırlıyor musun?"derin bir iç çekti sonra daha da sesini kısarak"Ben hala yeşil gözlerini,kahverengi saçlarını hatırlıyorum..."dedi.Bu sefer burnunu çekip resmini öptü"Sen o gün bana bir şey demiştin.Benden kimseye bakma diye.Ben hala sözümdeyim.Senden başkasını görmedi hiç gözüm..."

Yazacak bir şey bulamayıp uzun bir süre düşündüm bi ara.Neyse oylayıp okuyanlara minettarım :) :* :)Yorum hakkında bir şey demiyeceğim yazmamakta kararlısınız...

TESADÜFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin