Acı Serzeniş

26.Bölüm

Okuldan içeri girdim ve sınıfıma çıktım. Ateş hoca matematik dersine giremeyeceği için başka hoca gelecek galiba. Sınıfıma geldim ve sırama oturup diğerlerinin gelmesini bekledim. Bu gün okula tek gelmiştim biraz yürüyüp kafa dağıtmak için. Ezel ve Lavin de geldiğinde onlarda sıralarına oturdular ve ondan hemen sonra da hoca geldi ,hocaya baktığımda bir yerden ısırdı gözlerim hoca da bana dik dik bakıyordu, en son bakışlarını benden çekip kendini tanıtmaya başladı ve ben duyduğum isimle kalakaldım.

***

İnşaAllah Kızıl soyadının Ateş Kızıl ile bir ilgisi yoktur . Çünkü şuan karşımda Kenan Kızıl diye bir adam vardı ve Kızıl soyadı benim karşımda bu kadar çok çıkması hiç tesadüf gibi durmuyordu . Hocanın Ateş hoca ile bir bağlantısı olup olmadığını öğrenmek için tam soracaktım ki benden önce başka bir öğrenci aklımdakini okuyup sordu ,Kenan hoca derin bir nefes alıp sözlerine başladı. 

"Hayır çocuğum, benim Ateş hocanız ile bir alakam yok , kendisinin sadece bu okulda ben gelmeden önce sizin matematik hocanız olduğu söylendi." Derin bir nefes alıp tam yerime oturacaktım ki hocanın konuşması ile değil bildiği tıslaması ile yerime oturmaktan vazgeçip doğruldum.

"Daha bitmedi" hayır yani düzgün bir dil ile söyleyebilirsin neden tıslamaya ihtiyaç duyarsın ki. İçimden konuşmaya devam ederken Kenan hocanın seslenmesi ile sustum.

"Turuncu kız senden başlayalım" hocanın dediğini anlamadım.

"Af buyurun hocam anlamadım neye başlayacağım" Kenan hoca deri bir nefes alıp.

"Koşmaya turuncu kız, başla diyorum artık" hıh koşma derken ,beden dersindeyiz de benim mi haberim yok acaba. Neyse hoca istedi diye tam koşacak iken.

"Saçmalama turuncu kız şaka yapıyordum ,tabi ki de kendini tanıtmaya başlayacaksın." hocanın dediği ile herkes gülmeye başladı herkese sinirli bir bakış atıp kendimi tanıtmaya başladım.

"Ben İzel Kıran , 20 yaşındayım hocam , Ezel Kıran ikizim ve Lavin Kıran da kardeşim"  Lavine ve Ezel'e döndüm ve gülümsedim. İyi ki varlar diye geçirdim içimden.

Herkes kendini tanıttıktan sonra hoca bu gün ilk gün onun geldiği ilk gün olduğu için ders işlemeyip serbest bıraktı, herkes kafasını sırasına gömüp uykuya daldı ben de dahil olmak üzere.

Ders bitiş zili çaldı ve herkes çantasını alıp dışarı çıktı son dersimiz de bitmişti. Dışarıda gözümü gezdirdiğim de havanın çok güzel olduğunu ve Alihan'ın bizi almaya geldiğini gördüm. Hemen bizimkilere dönüp .

"Kızlar bu gün hemen eve gitmeyip dışarıda gezmeye ne dersiniz" önce bir düşündüler ama sonra onlara da cazip gelmiş olacak ki kafalarını salladılar. 

"E kim izin alacak babam dan , bence Lavin alsın babam ona kıyamaz." Ezel ile birlikte Lavin'e bakarken Lavin derin bir nefes alıp.

"Off okey tamam gene bana patladı, ben ararım babamı" deyip gülümsemeye başladı ve telefonu açıp babamı aramaya başladı. Çaldı çaldı ve açıldı.

"Alo kızım bir şey mi oldu?" Lavin babamın bu güzel endişesi karşısında gülümsedi ve sanki görebiliyormuşçasına hızla kafasını sallayıp.

"Hayır baba birşey olmadı biz İzel ve Ezel ile biraz dışarıda gezmek istiyorduk haber vermek ve izin almak için aramıştık" babam deri bir nefes verip .

"Peki kızım siz nasıl isterseniz ,ama kendinize dikkat edin olur mu? " hep birlikte gülümseyip beraber konuşmaya başladık.

"Tamam baba dikkat ederiz görüşürüz öpüyoruz." telefonu kapattık ve dışarı doğru yürümeye başladık ve bize doğru Alihanı görmem ile onu haber etmeyi unuttuğum aklıma geldi, kızlara döndüm ve gitmelerini söyledim.

"Alihan biz kızlar ile birlikte gezeceğiz biraz sen eve git" o da kafasını sallayıp geri arabasına doğru sürmeye başladı. 

Kızlar ile bir kafeye gidip oturduk ve menünün gelmesini bekledik. Bir tane kız geldi ve bizden siparişleri alıp gitti . Hep birlikte oturuyorken bir kızın bağırma sesi geldi kafeden ,kızlar ile birlikte sesin geldiği yöne bakarken Lavin'in kalkıp oraya doğru gittiğini gördüm ve biz de kalkıp Lavin'in yanına gittik.

Lavin'den 

Bu adamları biliyordum bizi yetimhanede döven adamlar. Oradaki kızı görünce aklıma kendim geldim ,bana da aynısını yapmışlardı. Tam gidip adama tokat attım ki bileğimi birinin tutması ile vurmadım ,kafamı bileğimi tutan kişiye çevirdiğimde hiç bu kadar şaşırmamıştım şua karşım da Ali duruyordu ama asıl sorun o değil bileğimi çok sinirli bir şekilde tutmasıydı. Hemen bileğimi ondan kurtarıp Ali ye döndüm.

"Ne yapıyorsun sen , neden bileğimi tutuyorsun ,bıraksaydı da haddini bildirseydim şu adamın." Ali daha sinirli bakıp konuşmaya başladı.

"Asıl sen ne yapıyorsun ,o benim amcam ,ayrıca onun ne suçu var da vuruyorsun." Olduğum yerde kalakaldım, nasıl yani benim psikoloğumun amcası beni döven bana bu zamana kadar acı çektire ve psikoloğa gitmeme sebep ola kişi amcası mıydı? Yoksa  o da mı onlardan , o da mı amcası gibi. Kulaklarımı kapatıp ağlamaya başladım. Hem de bütün acılarımı atmak istercesine , hıçkıra hıçkıra ağladım. Sonra bir hışımla kalkıp Alinin karşısına geçip tokat attım ve konuşmaya başladım.

"Sende mi onun gibisin, sende mi benim gibi yüzlerce kadının katili hayallerinin katilisin. Senden beklemezdim Ali, sen psikologsun bizim gibi kadınlar iyileştirmen gerekiyorken bizleri nasıl bu hale sokarsın. Nasıl yıkarsın hayallerimizi nasıl ,nasıl, nasıl" Ali kolumdan tuttu ve ona bakmamı sağladı.

"Neyden bahsediyorsun sen Lavin? , ne diyorsun açık konuş anlamıyorum. Ne hayal yıkması ne diyorsun sen?"  anlamazlıkdan geliyor ve bu beni çıldırtıyor.

"Anlamazlıkdan gelme ,yalan söylüyorsun sende onun gibisin" Alinin gözlerin de gerçekten şaşkınlığı gördüm ama iyi rol yapadabilir.

"Ne diyorsun Allah aşkına Lavin düzgün bir şekilde açıkla şunu" bunu söylemek ,güçsüzlüğümün sebebini dile getirmek çok zordu benim için ama yapmalıydım, güçlü olmak zorundaydım bu adamın karşısın da ağlayamazdım.

" Bu piç var ya... Bizi yetimhanede döven ,tecavüz, taciz eden ve döven kişi senin amcan!"

***

Sınavlarım var kusura bakmayın bu günlük sadece bunun ile idare edin. Özür dilerim şimdiden.♥

Bölüm hakkında ki düşünceleriniz neler?