19. BÖLÜM 🏬

100 47 41
                                    

Bölüm şarkımız;

Ufuk AYDEMİR ~ay tenli kadın

Bölüm sonunda görüşmek üzere

İyi okumalar canlarım  💜

Her insanın iyi veya kötü yanı olduğu gibi doğru ve yanlış olduğunu düşündüğü durumlar da vardır. Peki ya doğru ve yanlış kime göre değerlendiriliyor? Bana göre doğru olan davranış başkasına göre yanlış ise neden kabul görülmüyor?

Mesela 2 adamın birbirlerini ölesiye şekilde dövdüklerini düşünüyorum, ağızları burunları kan içinde, her bir tekme atışında diğerinin yüzü buruşuyor ağzına kadar dolan kanları yere püskürtüyor bitik bir şekilde karşılık vermeye çalıyor. Kimse bu durumu doğru bulmuyor değil mi? Yanlış olarak adlandırılıyor. Hatta cezası bile bulunmakta. Peki ama boks maçları neden doğru bir davranış olarak kabul görülüyor? İnsanlar bu işten hem para kazanıyor hemde olabildiğince dayak atıyorlar.

Boks doğru ama adamların yaptığı kavga yanlış değil mi? İşte bu durum kime göre? İkisi de aynı şiddet, biri sadece para için yaparken diğeri hırsından yapıyor. Birinin cezası varken diğerinin ödülü var.

Fakat bu dünyada kabul görmüş bir gerçek var. Tüm dünya da değişmeyen bir gerçek, herkes tarafından kabul gören bir gerçek.

Hırsızlık yapmak yanlış!

Hırsızlığın her türlüsü yanlış, ister sadece silgi çal istersen bir torba dolusu altın. İşin içine çalmak giriyorsa her ikisininde sonucu aynı,

Hırsızlık.

Küçük veya büyük, değerli veya değersiz birşey yok. Habersiz alınan veya yapılan her şeyin sonucu hırsızlık.

Şu anda Gecenin yapmak üzere olduğu şey gibi.

Duvarın üzerinde siyah kar maskesini yüzüne geçiren kıza bakarken şok içinde kalmıştım. Belki de Geceden her şeyi bekleyebilirdim ama hırsızlık?

Asla.

Neden? Neyi? Niçin? Ne zaman? Diye düşünmek için zaman yoktu, ne yapmam gerektiğini hızlı bir şekilde düşünmeli, işin ciddiyetini kavramalıydım.

Bu olay diğer olaylar gibi değildi,

Beyin süzgecinden geçirdiğim düşüncelerimden yalnızca ikisi hayatta kaldı.

Ya şu anda Geceyi arkamda bırakıp, hiçbir bir şey olmamış, görmemiş gibi yurda gidip sorunsuz günler geçirecektim,

Ya da

Gecenin yanına gidip kendimi belli ederek hesap soracaktım. Amacının ne olduğunu öğrenmeye çalışacaktım. Ve belkide vazgeçirmeye.

Ben daha düşüncelerime cevap bulamadan ayaklarım çoktan Gece'nin olduğu yere doğru adımladı. Belki beynim için zaman yoktu fakat kalbim çoktan seçimini yapmıştı.

"Gece?"

Sessizliği bıçak gibi kesen sesim duvarın üzerinde ki bedenini kaskatı kesti. Eldivenini düzelten eli hava dondu ve bakışlarını ağır çekimdeymiş gibi yavaşca yüzüme çevirdi. Maskeli yüzünden sadece gözleri görünüyordu. Gözleri ilk defa bu kadar saydam bir şekilde, duvarsız şekilde gözler önündeydi. Yavaşça açtı kapattı. Sanki burada olmamı beklemiyor veya hayal görmek istiyor gibi bir hali vardı.

Hoş bende onu burada, bu şekilde görmeyi beklemiyordum!

"Umut?"

Adım dudaklarından fısıltı şekilde döküldü. Ben kafamı yukarı kaldırıp duvarının üzerindeki bedenine bakarken o aşağıdaki bedenime bakıyordu. Ne aşağı inip yanıma gelmek için adım atıyordu ne de diğer tarafa villaya girmek için adım atıyordu. Arafta kalmış gibiydi.

ZırVanaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin