Eve giderken aklıma bir fikir geldi, daha yayına iki buçuk saatim vardı. Bir ara sokağa girdikten sonra maskemi taktım, görünüşümü değiştirdim. Kendi boyumu sabit bıraktım, Kahve rengi kısa saçlı ve kirli sakallı, koyu-kahve rengi gözlü 23-24 yaşlarında birine dönüştüm. Dağa doğru yürüdüm ve bir tırmanış yaptım.
Şehirden biraz uzaklaşınca hızlı bir şekilde koşmaya başladım, ilk başta zeminden dolayı kaysam da hemen toparlandım ve duruma alıştım. Telefonuma alarm kurmuştum, aynı yönde ne kadar hızlı koşabiliyorsam o kadar hızlı koştum. Normalden çok daha hızlıydım, bir araba hızında değildim ama 20km hızla koşuyordum, bir süre sonra yoruldum ama pes etmeyi reddetim. Bir süre sonra alarm çaldı. Biraz dinlenip geldiğim yönde geri koşmaya devam ettim. Bu hızlı koşu sınırlarımı anlamamı sağladı ve sanki doğru yolda olduğumu söyler gibi sistemden +1 hız statüsü ve +1 dayanıklılık geldi.
Duş aldıktan sonra günlük yayınımı yapma vaktim geldi. Yayını açtım, önceki eskizimi konuşup detaylarımı anlattım ve modellemeye başladım. Oda boyutu önceki taslaklarıma göre biraz daha büyüktü ve bu yüzden yayın biraz uzun sürdü ama izleyen sayım öncelerden sadece 2-3 kişi iken bu sefer 14 olmuştu. Bir çok kişini iltifat etmesi ve yorum yazması beni çok sevindirdi, herkese teşekkür ettikten sonra yayınımı bitirdim. Ailem gelince standart masaj seansımı yaptım ve günlük görevlerimden para kazanma hariç hepsini tamamladım.
Ertesi gün sabah egzersizimi yaptım ve okula gittim. Bu gün resim dersi vardı, hocamız kibar orta yaşlı bir adamdı. Bize küçük bir insan modelini ortaya koyduktan sonra insan anatomisini ve nasıl çizileceğini anlattı.
Bildiğim konular olsa bile tavrı ve işini sevmesi, öğretmeni mutlu bir şekilde dinlememi sağladı. Biraz sonra pratiklerimizi yaptık, çizimlerimizi teslim ettik ve zil çalınca çıktık. Dersler bittikten sonra okul çıkısında telefonum çaldı. Sonia arıyordu.
-Sonia; Alo, Uğur rahatsız ettim mi ?
-Uğur; Hayır, eşyalarımı daha yeni topladım.
-Sonia; Hmm, tamam bir şey konuşabilirmiyim.
- Uğur; Tamam, sınıfta bekliyorum.
-Sonia; Tamam, birazdan oradayım.
Beş dakika geçmemişti, Sonia sınıfa girdi.
-Uğur; Bir şey mi oldu Sonia ?
-Sonia; Şey, Uğur spor yaptığını söylemiştim.
-Uğur; Evet, biraz ilgileniyorum.
-Sonia; Peki, hangi salona gidiyorsun.
-Uğur; Aslında salona gitmiyorum evde çalışıyorum.
-Sonia; Anladım.
-Uğur; Bir şey mi oldu?
-Sonia; Şey, Annem kendimi savunmayı bilmenin her kızın görevi olduğunu söylüyor. Yani bir spor salonuna gitmemi istedi.
-Uğur; Anladım.
-Sonia; Yani iyi bir yer bilip bilmediğini soracaktım.
Sistem Bildirimi:
Anlık Görev; Her Kadın kendini savunmayı bilmeli. Sonia'nın dövüş sanatları öğrenmesine yardımcı ol. (Ödül; Mavi piyango bileti, 100dp, 5000p, Sonia ile ilişkilerini geliştir. Ceza: Sonia'nın kurbanlık kuzu olmasına izin ver.)
Ceza sisteminin olduğunu bilmiyordum ama ceza çok tuhaftı, Sonia'nın davranışlarından bazen tuhaflıklar sezsemde cezayla birleştirince başının dertte olduğunu düşündüm. Sonia'yı böyle bırakırsam nasıl kendime bir erkek diyebilirdim ki. Aklımda seçenekleri değerlendirdim ve ikimiz için en iyi spor Tekvando'ydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeniden 1.Kitap 1/3
FantasyBir tasarımcı, devrim yaratacak bir proje için okyanusta bir tesise davet edilir. Bu projenin sonu olmasını beklemiyordur ve bir anda uyandığında çocukluğuna geriye dönmüştür ve artık yalnız değildir. Bir çok doğa üstü olay ve daha önce hiç görmediğ...