Bölüm Sonu Bosu

374 40 3
                                    

Sabah giyinip okula gittim. Okul başta normal geçti ama öğleden sonra ingilizce dersimiz vardı. İngilizce öğretmeni ile aramız çok kötü durumdaydı, gerçi davranışlarından dolayı tüm okul ondan nefret etmeye başlamıştı.

-Uğur kalk,

-Evet, öğretmenim..

Önüme bir ingilizce şiir koydu ve bana bakarken sırıttı. Yanında başka bir bayan öğretmen vardı. Bu kadını tanıdım, diğer 2 ingilizce öğretmenlerinden biriydi ve müdür yardımcısıydı. Önüme koyduğu şey rönesans zamanından bir şiirdi.

-Bizim için okurmusun , telaffuzları anlattığım şekilde söyle korkma seviyen yeterli başarabilirsin.

Şerefsiz planını anladım, şikayetler üzerine bu kadın onu denetlemeye geldi. Eğer güzel bir şekilde okursam iyi bir öğretmen olduğunu söylemiş olurdum ve paçasını kurtarıp övgü bile alırdı. Güzel okumazsam sınıftaki herkesin benimle dalga geçeceğini biliyor ve kibrim yüzünden böyle bir şey yapmayacağımı düşünüyordu. Peki bu oyunu iki kişide oynayabilir.

-..........

...........

..............

Ben şiiri okudukça hocanın yüzü değişti. İlk kızardı ve sonra morardı. Şiiri aslında ingilizce okudum ama ingiliz köylüsü gibi yerel lehçeler kullandım, telaffuzların hiç biri müfredatta öğrettiği gibi değildi.

Aslında akıcı düzgün bir şekilde okudum ve sınıftakiler bir şey fark etmedi ama öğretmenler farklıydı. Birinin gözü bana dikildi ve merakla parladı, diğerinin yüzü mosmor ve patlamak üzere volkan gibiydi. Şiiri oldukça bir kaba dilde okumaya devam ettim ama bitiremeden.

-Yeterrrrrrrrrrr! Bu ne sana böyle mi öğrettim, yüz karasısın, bir haltı bile beceremiyorsun.

-Hocam, sakinleşin.

-Sus, ingilizceden geçemeyeceğinden emin olacağım...

Biraz sonra kendini kaybettiğini fark etti ve donup yavaşça arkasına döndü. Kadın öğretmen kısık gözlerle bakıyordu.

-Hocam, özür dilerim biraz kendimi kaybettim. Ama normal de böyle değilim cid....

-Bence oldukça normal bu kadar kaba biri ancak bu kadar kaba bir şekilde öğretebilir. Raporum için yeterli....

Kadın herkesten özür diledi ve dışarıya çıktı. Bizim öğretmende arkasından koşuyor bin bir türlü bahane söylüyordu. Bitti....

-Berk; Ne oldu ?

-Elif; Ne okudun Uğur

....

Sınıfta merak ediyordu ve cevabımı beklediler.

Uğur; Sadece bir şiir okudum.

Sınıf; .........

Elif:......

Berk:.....

Aramızda muhabbet ettik ve konuştuk, öğretmen geriye gelmedi büyük ihtimallle bir daha da gelmezdi. Hatırladığım kadarıyla gecen hafta bir öğrenciye tokat atmıştı, ailesinin baskısı varsa ve şimdi bu olada eklenince, okul öğretmeni savunmazdı.

Telefonumun titrediğini fark ettim ve kontrol ettim. Sonia mesaj atmıştı.

-Sonia ; Özür dilerim annem öğrendi.

Öğlen yanımıza gelmemişti, merak etmiştim ama Mine özel döneminde sınıfta dinleniyor rahatsız etme dedi ve yanına gitmeme izin vermedi. Aslında annesinin bir şeyler bildiğini fark ettim, sonuçta kızını korumasız tek başına bırakacak biri değildi. Büyük ihtimalle biri biz evdeyken dışarıdan izlemesi için tutmuş bile olabilirdi.

Yeniden 1.Kitap 1/3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin