Bugün Shawn'in düğünü vardı, zorla da olsa mahalleri barıştırdığım için her isteyen elini kolunu sallayarak gelebiliyordu.
Gülümün evinde hazırlanıyorduk şu an, kendisi baya karizmatik olmuştu.
"Güzel oldun ha." Gülümseyerek bana yaklaştı.
"Sen daha güzel oldun gülüm." Dudaklarına küçük bir öpücük kondurup geri çekildim.
"Gidek mi ?"
"Gidek bebeğim." Aşağı kata inip ayakkabılarımızı giyindik. Kapıyı açıp sokağı kontrol ettim.
"Çıkalım kimse yok." Hızlı adımlarlar ilk ben çıktım o da arkamdan kapıyı kitleyip geldi.
Tespihimin taşlarla oynarken düğün yerine doğru ilerlemeye başladık.
"Bebeğim bir gün bizde evleniriz değil mi ?" Bunu hiç beklemiyordum amına koyayım.
"Neden olmasın gülüm."
"Geri zekalı Shawn evlendiğine göre biz kesin evleniriz."
"Doğru." Düğün alanına yaklaştıkça müzik sesi kendini daha da belli ediyordu.
"Mavişim mavişim mavilendim kapına kilitlendim." Gülerek içeri girdik. Shawn bağırarak söylediği şarkıyı bırakıp yanımıza geldi.
"Selamın aleyküm abı."
"Aleyküm selam."
"Eğleniyorsun bakıyorum." Gülerek söylemişti Zayn.
"Prova abi." Biraz daha konuşup iznimizi alıp işine geri döndü Shawn. Son şeyleri yetiştirmeye çalışıyordu, gelin hanımın gelmesine az kalmıştı galiba.
"Zayn, aşkım gel oturak." Cevap verme gereği duymadan bize ayırtılmış masaya doğru ilerledi. İkimizde oturup sessizce beklemeye başladık.
"Halay başı olma hayallerin hala devem ediyor değil mi ?" Halay başı olmak istediğini saatlerdir başıma kakıp duruyordu.
"Tabi lan."
"Olursun inşallah ne diyim." Işıklar sönüp loş bir ışık yayıldı salona.
Gelin ve damat gelip ilk danslarını yaptılar. Dans bitince "Erik Dali" eşliğinde karşılıklı oynamaya başladılar.
Şarkı bitince gelin ve damat'a ayrılmış masaya oturdular. Mahallenin abileri olduğumuz için aşkım ve ben tebrik etmek için yanlarına gittik.
"Nihariye baya güzel olmuşsun kız." Nihariye bizim mahalleden, Shawn bizimkinin mahalledendi.
"Eyvallah abi." Beni dürtükleyen bedene dönüp "Ne oldu" anlamında kafamı salladım.
"Liam, ben halay istiyorum."
"Tamam gülüm dur."
"Biz sızı bırakalım o zaman." Cevaplarını beklemeden beni sürüklemeye başlayan Zayn'e baktım. DJ Yılmaz'ın yanına gidip kulağına bir şeyler fısıldadı, ben de o sirada yerimize oturdum. Saniyeler sonra hoparlörden son ses halay çalmaya başladı, benimkinden tam beklenecek şekilde kendi yöresinden açtırmıştı.
"Tello Tello Can" eşliğinde pisttin ortasına ilerledi. Eline mendilini alkol oynamaya başladı. Yanına bizim mahalleden Yusuf abi, onun yanında benimkiler. Kısa süre içerisinde de zaten bütün salon halaya kalkmıştı.
Benimki kendisi fena halde kaptırmıştı halay başı olmak için doğmuş lan adam.
Gülsüm teyzenin zılgıtıyla ortalık daha da coşmuştu. Kaş göz yapıp beni çağırmaya çalışan Zayn'e döndü gözlerim. Hayır demeye çalışıyordum, sonuçta bir ağırlığım vardı.
"Gelmek istemiyorum." Zayn öyle tatlı bir bakışla bana baktı ki şu an soyunmamı istese yapardım galiba.
"Geliyorum." Hızla yerimden kalkıp koluna girdim. Uzunca oynayıp yerimize döndük.
"Mutlu oldun mu gülüm ?"
"Oldum."
"Seni seviyorum biliyon dimi ?"
"Biliyom, seni seviyorum bende."
*
Soru
１. Nihariye ismini beğendiniz mi ?
２. Tayfun ve Ramazan sevgili olsunla mi ?
