"Günaydın~"
Başımın altındaki yastığı alıp neşeyle ciyaklayan Marlene'nin kafasına fırlattım.
"Sabah sabah fazla neşelisin ve bu sinir bozucu!"
Bataniyemi kafama geçirip süratla tekrar bana dönen yastıktan saklandım.
"Hadi Caroline kalk."
"Beni şuraya gömseniz?"
Başımı yastığıma gömdüğüm için sesim boğuk çıkmıştı. Yastığım tutulup çekilince yüzüm direkt yatağıma yapışmıştı. Ağır adımlarla kalkıp üzerime birşeyler geçirmek için dolabımın önüne geçtim ve üzerime rahat birşeyler geçirip saçlarımı yaptım.
"Şu gelmek istemeyene bak. Utanmasan gelin topuzu yapacaksın."
Huysuzca Lily'e dil çıkarıp tamamen hazır olduğumuzda da çıkmıştık. Ortak salona indiğimizde James ve Sirius'un kanepeye yaslanmış bir şekilde sohbet ettiklerini gördüm. Sirius herzamanki gibi siyah ağırlıklı ve deri ceket giyinmişti.
"Lilyçiçeğim~ çok güzel görünüyorsun."
"Sağol Potter. Hadi gidelim."
Lily, James'in hevesle konuşmasına alel acele cevap verince istemsiz bir şekilde James için üzülmüştüm. Aslında Lily asla başkalarının duygularını önemsememezlik yapmaz ama James'in ona sadece takıntılı olduğunu ve aşkının gerçek olmadığını düşünüyor. E hayatında onu hiç ciddi görmediğim için hak vermiyor değilim. Lily'i sadece ulaşılmaz olduğu içinde seviyor olabilir.
"Sen bunların buluşmasına neden geldin ki?"
Sirius bana bakarak konuşunca alayla ona baktım.
"Sen neden geldiysen bende o yüzden geldim mankafa."
Göz devirmişti.
"E hadi kan çıkmadan gidelim."
James'in konuşmasıyla Hoagsmead'e gitmek üzere yola koyulduk.
☆★☆
"Oraya - asla - girmem."
"Oraya - asla - girmem."
Sirius işe aynı anda bastırarak kurduğumuz cümleden sonra, James bize sinirle bakmıştı. James'in bizi sokmaya çalıştığı yerin dışı bile vıcık vıvık aşk kokarken içine girebileceğimi hiç düşünmüyüyordum.
"Tamam gelmeyin o zaman siz!"
"Hayır Caroline beni yanlız bırakma."
"Seni yemeyeceğim Lily, alt taraf bi çay içeceğiz."
James kırgınca konuşunca Lily şaşırmıştı ve ne diyeceğini bilemeyerek ona baktı.
"Kırılacağını düşünmemiştim ben sadece..."
"Kırılmadım ki!"
James şakaya vurup gülsede kırıldığını hissetmiştim. Ortamı daha fazla germemek için fedakarlık yapmam gerekecekti.
"Neyse, girelim bari."
Onaylamam ile James Lily'i alıp Madam Puddifoot'un Çay Dükkânı'na girdi. Lily'nin bir erkekle daha önce ciddi birşekilde hiç randevuya -ne kadar anlaşma için olsa dahi- çıkmadığını bildiğim için tek bırakmak istemiyordum. Yoksa burada çok gereksiz bir konumdaydım. Olmasamda olurdu yani.
"Ne çabuk indirdin gardını. Ben oraya asla girmem."
Sirius'un arkasına geçip onu itmeye çalıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love To Hate U ˢⁱʳⁱᵘˢ ᵇˡᵃᶜᵏ
FanfictionOkul yıllarının en başından beri nedensiz bir şekilde kendisinden nefret eden Sirius Orion Black'e karşılık vermekten çekinmeyen Caroline Alis Martinez'in yıldızları asla barışmaz. Birbirlerine verdikleri zarar yetmiyormuş gibi binalarından sürekli...
