Winx tutuşunca el eleğ

492 22 58
                                    

#İstanbul etiketinde 104. Sıradayız. Seviliyorsunuz, daha çok büyüme dileği ile 🧚

Batuhan: Kanka aman bizi rezil edecek bir şey yapma olur mu?

Berkay: Kim lan bu?

- Okuldan birisi, sanane?

Berkay bana sinirli bir şekilde dönünce omuz silktim.

- Kızın neyisin? Hiç bir şeyi, sanane.

Berkay dediği şeyin doğruluğunu kafasında tartı bir süre sonra asık suratla önüne döndü.

Berkay: Hayatıma sıçim

Kaan: Ben dokunmayınğ çok fenayammmğ, baykuş tünemiş binayaağ.

Diyerek Berkay'ın omuzuna elini attı.

Batuhan: Ya oğlum benim dün gece aklıma takıldı, biraz alakasız ama. Kaan ne zaman sevgili yapacaksın?

Kaan'ın gülen yüzü biraz soldu. Ama iki üç saniye, yerine buruk bir gülümsemeye bıraktı.

Kaan: Hiç bir zaman..

Ters giden bir şeyler vardı. Kaan mutlu değildi. Aşk acısı mı çekiyordu, öyleyse hiç belli etmiyordu. Başka bir şey vardı. Doğa da benim gibi düşünüyor olacak ki üzgünce Kaan'a ve bana baktı. Ona omuz silkip benimde bilmediğimi belirtip önüme geri döndüm.

Batuhan: Yengem olmicak yani, tamamen umut kes diyorsunuz.

Batuhan'ın dediği şeye Kaan güldü. Hayır, hala üzgündü. Ağzında bir şeyler geveledi ama kimsenin duyduğunu sanmıyordum. Benim dışımda... "Yenge mi?" Diyip gülmüştü. Mutsuzdu. Yerimde rahatsızca kıpırdandım. Neler olduğu hakkında bir fikrim yoktu.

Tarihçi: Arkadaşlar yavaş yavaş otobüslere binebilirsiniz. İsimlerinize bakmayı unutmayın.

Miray Ece: Farklı yerlere düştük kesin. Ay Allahım inş Demirin yanında olurum.

Doğa: Bişi olmaz ya herkes müze de bekler birbirini.

Batuhan: Aynen yapacak bir şey yok.

Herkes sırayla otobüs numarasına bakarken ben 2. Otobüste adımı görmüştüm.

- Galiba benim ki bu ve tekim ühü.

Kaan: Ben senin kalbindeyim aşko unutma.

O bana öpücük gönderirken bende ona gönderdim. Daha sonra diğerleri ile vedalaşıp otobüse girdim. Herkes yavaş yavaş oturmuşiken arkalara doğru ilerledim. Cam kenarında oturan ve telefonu ile uğraşan Arazı görünce gülümsedim ve direkt onun yanına doğru ilerledim.

- Oturabilir miyim?

Diye sordum. Gözleri anında bana dönerken yeşilleri ışık saçtı. Yanındaki koltuktan çantasını alıp ayaklarının oraya koydu ve oturmam için işaret verdi. Yanına heyecanla otururken yolculuğun pekte sıkıcı geçmiyeceğini anlamıştım.

Araz: Nasılsın?

- İyim, ya sen?

Araz: İyiyim.

- İyi.

Araz: İyi.

Ona baktım, pür dikkat beni izliyordu. Utanıp önüme geri döndüm ve kafamı geriye yasladım. Elimde ki telefon titreyince ekranı açmadan gelen mesaja baktım.

053# ### ####

053# ### ####: Bir şey söyle. 09:11

053# ### ####: Yapma bunu bana lütfen 09:12

Bela Mısınız Lan Siz?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin