Bölüm 22

45.2K 2.3K 49
                                    


Yuvarlanıyordum ve canım çok acıyordu. Bir yerlere tutunmak istesem de elime gelen çimenleri kopardığımla kalıyordum. İstemsizce attığım çığlığım artık boğazımda takılıp kalmıştı. Sırtıma çarpan taşın acısıyla durabildim ve gözlerimi açmaya korkuyordum. Acı dolu bir inleme koptuğunda dudaklarımdan aynı anda gözlerim de yaşarmıştı. Derin derin nefes almak isteyip te alamayınca içimin de acısı eklendi sırtıma. Ben en son ne zaman düştüğümü hatırlamazken bunu da bir daha unutamayacağımı biliyordum. Gözlerimi açtığımda gökyüzünü görememiştim ağaçların dallarından Korhan'ın acıyla " Fulya" diye bağırması yaşaran gözlerimde ki yaşların akmasına neden olmuştu. Ses veremiyordum ona neyse ki adım sesleri yakınlaşmıştı. Koşuyordu galiba ve en sonunda görüş alanıma girmişti

" Fulya, iyi misin birtanem" deyip kollarına aldı hemen, elleriyle saçlarımı yüzümden çekti ve alnımdan, yanaklarımdan, dudağımdan öptü beni; kendinden uzaklaştırıp vücudumu gözleriyle taradığında zorla konuştum

" İyiyim ben merak etme"

" Çok korktum çığlığını duyunca, yüreğime iniyordu, neden seslenmedin bana seni alırdım"

Ellerini yavaşça ittim ve ayağa kalkmaya çalışırken kaşlarını çattı bana

" Dur ne yapıyorsun?" dedi ve aynı anda kucağına aldı beni

" Korhan indir ben yürüyebilirim"

" Fulya seni yerde öyle görünce yüreğime indiriyordun ve hala konuşuyor musun?"

Kucağında ben varken bile zorlanmadan benim yuvarlandığım yolu çıkabiliyordu. Başımı onun omuzuna dayadım ve nefretle bana bakan kızı gördüm

" Korhan siz konuşuyordunuz ben böldüm galiba, ama zaten bunun için gelmiştim arkandan. Kıskandım seni"

Dudaklarını alnıma bastırdı. Arkamızdan gelen Burcu'nun söylendiğini de duyabiliyordum

" Evet herkesin içinde zorla konuşmaya çağırınca buraya geldim bağırdığımda sesim duyulmasın diye çünkü kendimi tutmakta zorlanıyorum artık. Demek kıskanıyorsun beni, hııım çok mu seviyorsun beni ki kıskanıyorsun?"

Kafamı omuzundan kaldırarak gözlerinin içine bakıp

" Çok, çok seviyorum ve çok kıskanıyorum seni ama hanım bir kız olarak pek çaktırmamaya çalışıyorum. Gerçi bu düşüş var olan tüm karizmamı alıp götürdü ya neyse"

Korhan gülünce hafifçe sarsıldım kolunda ve yüzüm acıyla kasıldı sırtımın acısından ve anında Korhan'ın da yüzü gerildi

" Hemen hastaneye gidiyoruz"

" Yok yok önemli bir şeyim yok gitmeyelim"

Dudaklarını dudaklarıma bastırarak susturdu beni ve bende sesimi çıkarmadım daha ve biraz daha gittikten sonra sonunda ev görünmüştü. Bahçeye girdiğimiz anda bütün gözler üzerimize çevrilmişti. Feridun amca yüksek sesle

" Korhan, Fulya ya ne oldu?" diye bağırınca hepsi etrafımızı sarmıştı

" Yuvarlandı bahçede onu hemen hastaneye götürüyorum"

" Tabi hemen gidelim" diyen Feridun amcanın yüzündeki ifade kendimi kötü hissetmeme neden olmuştu. Feridun amca seslendi

" Filiz çabuk gel hastaneye gidiyoruz"

İçeridekilerde anında teker teker dışarı çıkmaya başlayınca utançtan kıpkırmızı olmuştum. Etrafımızı halka gibi sarmışlardı ve ben hala Korhan'ın kucağındaydım Filiz yenge ve Elif telaşla bana bakmaya başladılar

ŞANS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin