"Geri sür, bas çabuk!"

364 41 125
                                    

"Ben kullanırım arkaya geç senpai."

"En yakın destek ekibinden kamera kayıtlarını istemeliyiz. Şansımız varsa görüldüğü yerde onu bulabiliriz."

"Baygın bir bedeni taşıyorken çok uzaklaşamaz. Onu bulucaz."

"Dazai-san bize güveniyor...."

"Merak etme onu elbette yüz üstü bırakmıycaz."

"....sana güveniyorum Mark."

"Bekle ne?..... az önce ne dedin?"

"Dalga geçme de sür sersem!!"

"Pufşyfpydşhc hai hai Aku-senpai"

"Bana öyle seslenme dedim! Agh..... sağa dön.. o taraftan giriş yasak."

"Anlaşıldı senPAİ."

"Twain!!"

"Skcncllekepf Mark a ne oldu Aku-senpai?~"

"Dikkat et!!!!"

"Lanet-..."

Önlerinde beliren duvara çarpmamak için ani fren yaptı Twain.

"Lanet olsun! Bu da nerden çıktı?"

"Az önce burda değildi? Neler oluyor?.."

"Geri git. Çıkalım burdan."

"....çıkabiliceğimizi sanmıyorum..."

"Siktır... bunlar kim...."

"Twain eğil!!!"

Arabayı tarayan mermilerden kaçabilmeleri çok zordu. Bir an önce araçtan çıkmaları gerekiyordu yoksa patlıycaktı.

"Lanet olsun! !"

"Burdan çıkmak zorundayız!"

"Geri sür, bas çabuk!"

"İşe yaramaz patlıycak in arabadan!"

Araba patladığı sıra koca gümbürtü tüm sokağı sardı.
Mermi yağmuru kesildi...
Arabadan vaktinde indiler.. İndikleri sıra mermilerden biri Akutagawaya isabet etmişti.

"Lanet olsun.... kolum.."

"Akutagawa senpai!! Lanet olsun tutun bana!"

"Yürüyebilirim hadi!"

"Sana tutun dedim zamanımız yok hemen gitmeliyiz!"

"...agh.."

Birlikte ordan olabildiğince hızlı ayrılmaya çalıştılar..
Gidebilicekleri tek bir çıkış verdı ve orası da tutuluyordu....
Adamların olduğu yere silahlarla koştular. Mermileri bittiğinde ise artık tamamen savunmasızlardı. Yaptıkları pervasızcaydı ama kendilerini teslim edicek kadar alçak görmüyorlardı.

Yakalanıp sertçe vurularak bayıltılmalarının ardından bir araca bindirilip götürüldüler.
.

Nerede olduklarından bi haber kafalarındaki bezle oturtulmuş, elleri bağlı bir şekilde bekliyorlardı.
Adım sesleri önce kulaklarını sonra odayı doldurdu ve kesildiği sıra ikisi de büyük bir tekme yedi.

"Uyanın!"

"AGH!"

"Lanet olsun!"

"Uyanın dedim."

Karşılarındaki sesin sahibi onları tekmelerken ellerinden bağlıydılar ve hiçbirşey yapamıyorlardı.. Elleri çok sıkı bağlanmıştı, haraket ettirdiklerinde sert kelepçe bileklerini kesiyordu.

B-Day CakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin